Yeni bir araştırma, çocuk yataklarının uyku sırasında beyin gelişimine zarar verebilecek kimyasallar yaydığını ortaya koydu. Bu keşif, çocukların kendi yatak odalarındaki güvenliği hakkında ciddi endişelere yol açıyor.
Bir üniversite ekibinin liderliğindeki araştırma, 6 ay ile 4 yaş arasındaki 25 çocuğun yatak odalarındaki kimyasal konsantrasyonlarını ölçtü ve yeni satın alınmış 16 yatağı kimyasal izler açısından analiz etti.
Araştırmacılar, yatakların dayanıklılığını ve yangın direncini artırmak için kullanılan maddeler de dahil olmak üzere yarı-uçucu organik bileşikleri (SVOC'ler) aradılar. Bu SVOC'lerin daha önce çocukluk astımı ve bilişsel problemler gibi sorunlarla ilişkilendirildiği biliniyor.
Araştırmacılar, birçok yatağın çocukların beynine zarar verebilecek kimyasallar içermesinin endişe verici olduğunu belirtiyor. Uzmanlar, özellikle bebekler ve küçük çocuklar için uykunun beyin gelişimi açısından hayati önem taşıdığını vurguluyor.
Bir uzman, "Bu, üreticiler ve politika yapıcılar için bir uyandırma çağrısıdır. Çocuklarımızın yataklarının güvenli olduğundan ve sağlıklı beyin gelişimini desteklediğinden emin olmalıyız" diyor.
Çocukların yatak odalarında iki düzineden fazla farklı türde SVOC tespit edildi. Konsantrasyonlar, yatak, yatak takımları ve yataktaki oyuncaklar gibi uyku mikro çevrelerinde daha yüksekti.
Yeni yataklar üzerinde yapılan testlerde, ekip vücut ısısı ve ağırlığının kimyasal emisyonları nasıl artırabileceğini de simüle edebildi.
Araştırma, çocuklara yönelik riskin spesifik olarak miktarını belirlemiyor. Kimyasalların birbiriyle nasıl etkileşime girdiği, vücuda ne kadar kolay girdikleri veya girdikten sonra sağlığımızı nasıl etkileyebilecekleri hakkında henüz yeterince bilgiye sahip değiliz.
Ancak net olan bir şey var: Bu durum, genç ve henüz gelişmekte olan beyinler için bir endişe kaynağı. Tris(2-kloroetil) fosfat adı verilen alev geciktiricilerden biri, araştırmanın yapıldığı ülkede aslında yasaklanmış durumda.
Bir başka uzman, "Bu kimyasalların, kanıtlanmış yangın güvenliği faydası olmadığını ve yanıcılık standartlarına uymak için gerekli olmadığını bildiğimiz halde, hala çocuk yataklarında bulunması endişe verici" yorumunda bulunuyor.
Ekip, yastıklar, battaniyeler ve yatak koruyucuları gibi yatak takımlarının belirli SVOC'lerin sayısını artırdığını tespit etti ve ebeveynlere bu kaynakları (ve oyuncakları) sınırlamalarını önerdi. Çocuklarının yatak takımlarını daha düzenli yıkamanın da riski azaltmaya yardımcı olabileceğini belirtiyorlar.
Araştırmacılar ayrıca, güvenlik standartları kuruluşlarını ve üreticileri, güvenli maddeler konusunda daha sıkı yönergeler geliştirmeleri ve bunlara uymaları konusunda sorumluluk almaya çağırıyor.
İnsan olarak hala gelişimlerinin ilk aşamalarında olmalarının yanı sıra, çocuklar yetişkinlere göre daha fazla uyur, daha hızlı nefes alır ve ciltleri daha geçirgendir. Bu da uyku ortamlarını özellikle önemli hale getiriyor.
Uzmanlar, "Ebeveynler, çocuklarını güvenli ve rahat olduklarını bilerek uykuya yatırabilmelidir" diyor.
Araştırma, bilimsel bir dergide yayımlanan iki makalede yer alıyor.