Milyonlarca müziksever için son dönemin en tartışmalı uygulama yasaklarından biri, kısa süreli TikTok krizinden bile çok, Apple App Store'dan kaldırılan Musi uygulamasının durumu oldu.
Uygulamanın sadık kullanıcıları, Musi'nin mahkemede Apple'ı yenip yeniden App Store'a döneceği umudunu taşıyor. Ancak dava, bir çözüme ulaşmak yerine son bir ayda daha da kızıştı. Şu anda her iki taraf da mahkemeden birbirleri aleyhine yaptırım talep ediyor.
Musi, kullanıcıların YouTube üzerinden reklamsız müzik dinlemesini sağlayan ücretsiz bir uygulama. Uygulama, Eylül 2024'te bir YouTube şikayetinin ardından App Store'dan kaldırıldı. Ancak Musi, alternatifleri Spotify gibi uygulamalardan daha iyi olduğunu düşünen sadık bir kullanıcı kitlesine sahip. Uygulama hala telefonlarında yüklü olan kullanıcılar servisi kullanmaya devam edebiliyor, ancak uygulamayı kaybedenler (örneğin telefon güncelleyince) veya yeni kullanıcılar için indirmek şu anda mümkün değil. Bu durum, Reddit gibi platformlarda her gün şikayetlerini dile getiren birçok kullanıcıyı üzüyor.
Musi için App Store'dan kaldırılma, şirketin varlığını tehdit eden bir durum oluşturdu. Apple ile mahkeme dışında çözüm bulma çabaları başarısız olunca dava açıldı. Müzik akışı uygulaması, Apple yasağının aslında YouTube'un talebiyle değil, Apple'ın müzik endüstrisindeki 'arkadaşları'nın talebiyle geldiğini iddia ediyor. Musi'ye göre müzik şirketleri, Apple'dan uygulamayı kaldıracak bir yol bulmasını istedi ve Apple da bunun üzerine daha önce kapanmış bir şikayeti yeniden açması için YouTube'a baskı yaptı.
Apple ise mahkemeye sunduğu bir dilekçede, Musi'nin bu 'komplo teorisi' ve diğer 'asılsız' iddialarının 'yanlış ve yanıltıcı' olduğunu, bu nedenle Musi aleyhine yaptırım uygulanması gerektiğini savundu.
Apple, "Keşif süreci, Musi'nin Apple'ın müzik endüstrisindeki 'arkadaşlarına' fayda sağlamak amacıyla Musi uygulamasını App Store'dan kaldırmak için plan yaptığına dair asılsız komplo teorisini tamamen çürütmüştür" argümanını kullandı.
Ancak Musi, Apple'ın yaptırım talebinin 'anlamsız' olduğunu belirterek karşı çıktı ve Apple'ın yaptırım kuralını 'yıldırma ve taciz taktiği' olarak kullandığı için asıl Apple aleyhine yaptırım uygulanmasını talep etti. Musi, Apple'ın yaptırım taleplerinin, 'en azından bir miktar güvenilir kanıt' varsa uygun olmayacağını belirtti ve kendi iddialarını destekleyen, Apple'ın kendi çalışanlarının dahili e-postalarını ve ifadelerine atıflar sundu.
Bu yaptırım tartışmasının büyük ihtimalle 30 Temmuz'a kadar, yani konuyla ilgili duruşma yapılana kadar çözüme kavuşması beklenmiyor. Apple, Musi'nin şikayetinin gerçekleri çarpıttığına ve o kadar yanıltıcı olduğuna mahkemenin katılacağını ve bu nedenle Musi'nin argümanlarının temelini oluşturan şikayetin tamamen reddedileceğini umuyor.
Ancak Musi, Apple'ın daha önce de yaptırım talep edip daha sonra bu talebini geri çektiğini, bunun 'asılsız' olduğunu anladıklarını iddia etti. Bu ikinci talebin de 'aynı derecede anlamsız' olduğunu mahkemeye göstermek için Musi, Apple'ın mahkeme dışında tutmaya çalıştığı iddia edilen dahili çalışan yazışmalarını kanıt olarak sundu.
E-postalar, Musi Kaldırma Sürecinin 'Karmaşık' Olduğunu Gösteriyor
Apple, müzik endüstrisi komplo iddialarının asılsız olduğunu ve herhangi bir uygulamayı herhangi bir sebeple kaldırabileceğini savunuyor. Ancak Musi, müzik endüstrisi paydaşlarının kaldırma talebinde bulunduktan sonra Apple'ın Musi'yi yasaklamak için bir sebep bulması gerektiğini ve bu sebep olarak bir YouTube şikayetinin 'uydurulduğunu' öne süren kanıtlar olduğunu belirtiyor.
Musi'nin avukatının sunduğu ayrı bir dilekçede, Apple'ın Musi'ye binlerce sayfa belge gönderdiği, ancak kilit Apple çalışanlarından herhangi bir belge göndermediği, bu belgelerin daha sonra mahkeme zoruyla elde edildiği belirtildi. Musi'ye göre tam da bu çalışanların yazışmaları, Apple'ın dahil olduğu iddia edilen 'arka kapı planını' gösteriyor.
Belki de en dikkat çekici olanı, mahkeme kararıyla elde edilen belgeler arasında Apple'ın üst düzey hukuk direktörlerinden birinin e-postaları yer alıyor. Bu direktörün, Apple'ın normal uygulama anlaşmazlığı sürecinin dışında hem Sony Music hem de Ulusal Müzik Yayıncıları Birliği ile Musi uygulaması hakkında 'önemli görüşmeler' yaptığı belirtildi.
İddialara göre, bu direktör Nisan 2024'te Sony Music Entertainment'tan bir yöneticiden bir e-posta aldı. Yönetici, Apple'dan Musi uygulamasını App Store'dan kaldırmak için 'bir yol belirlemesine' yardım istiyordu. Bir ay sonra, Apple direktörü Sony yöneticisiyle bir görüşme planladı ve dört gün sonra başka bir Apple avukatı, görünüşe göre YouTube ile bir toplantı ayarlanmasını talep etti. Musi'ye göre kanıtlar, bu toplantının bir hafta içinde gerçekleştiğini gösteriyor.
Musi'nin avukatı, Apple'ın bundan sonra ne olduğunu açıklayabilecek 'iki kilit Apple tanığının' ifadesini engellemeye çalıştığını da belirtti.
Bu tanıklardan biri, Musi uygulamasını kaldırma kararından 'sorumlu çalışan' olarak işaret edilen Apple'ın şirket içi avukatıydı. Diğeri ise Apple'ın YouTube ile ilişkiler müdürüydü ve müzik yayıncılarıyla yapılan görüşmelerden kısa süre sonra Apple ve YouTube arasında 'Musi uygulaması hakkında bir görüşme ayarlamaktan sorumluydu'.
YouTube ilişkiler müdürü ifadesinde, YouTube yetkilisinin Musi aleyhindeki sözde açık şikayetten haberdar olmadığını doğruladığını söyledi. Görünüşe göre YouTube, Apple'ın 2023 şikayetinin yanıt verilmezse çözülmüş sayılacağına dair e-postalarını hiç almamıştı. Musi bu durumda şikayetin kapandığını savunurken, Apple şikayetin hiç kapanmadığını ve YouTube'un Apple ulaştığında konuyu ele almaya istekli olduğunu iddia ediyor. Musi bu detayların çok önemli olmadığını belirtse de, YouTube'un App Store'dan gelen iletişimi almaması fikrinin o kadar zorlama olduğunu ki mahkemenin böyle bir senaryonun mümkün olup olmadığını değerlendirmesi gerektiğini öne sürdü.
Musi, "Apple'ın, YouTube'un yanıt vermemesinin sebebinin Apple e-postalarını almadığı olduğu iddiası anlamsızdır. YouTube'un bu e-postaları almadığı iddiası oldukça şüphelidir" diye belirtti.
Musi, Apple'ın bunun App Store'dan uygulama kaldırma için tipik bir protokol olmadığını, aksine müzik yayıncılarının Apple'a beğenmedikleri bir uygulamadan kurtulması için baskı yapmasının sonucu olduğunu bildiğini iddia ediyor. Musi'ye göre, daha sonra yasağı destekleyen bir mektup gönderen müzik yayıncılarıyla iletişimini sürdüren Apple hukuk direktörü, Sony'ye gönderdiği bir e-postada kaldırma işlemini 'karmaşık bir süreç' olarak tanımlayarak bunu kabul etti.
Mahkemenin yaptırım kararları konusunda hangi tarafı daha ikna edici bulacağı belirsiz, ancak Apple davada Musi'yi sorunlu taraf olarak göstermeye çalışıyor. Apple, uygulamanın daha önce başka şikayetlere de konu olduğunu ve hatta Musi'nin bir keresinde "App Store'a yeniden erişim sağlamak için Universal Music Group temsilcisi gibi davrandığını" iddia etti. Musi'nin eleştirmenlerine göre uygulama, sanatçılara ödeme yapmadan YouTube üzerinden müzik akışı yaparak 'parazit gibi' davranıyor.
Uygulamanın App Store'a dönüp dönmeyeceğini merak eden Musi kullanıcıları için, bu mahkeme savaşının sonu yakın zamanda gelmeyecek gibi görünüyor. Eğer Apple yaptırım talebini kaybeder ve Musi'nin en son düzenlenen şikayetiyle yüzleşmek zorunda kalırsa, jüri davası Ocak 2026'dan önce başlamayacak. Bu arada, dava sürerken Musi'nin destek ekibi Reddit'te aktif kalmaya ve aniden erişimini kaybeden kullanıcılara yardımcı olmaya çalışıyor.
