YouTube'un, kullanıcı yaşını yapay zeka ile tahmin etme ve bu sistemi ABD'de test etmeye başlaması, gizlilik uzmanlarında endişelere neden oldu. Şirketin bu adımı, daha geniş çaplı bir yaş doğrulama sisteminin önünü açıyor.
Ağustos ayının ilk yarısı boyunca YouTube, 18 yaşın altındaki kullanıcıları belirlemek için çeşitli sinyallerden yararlanacak. Bu süreçte yeni bir kullanıcı verisi toplanmayacak olsa da, sinyaller arasında bir kullanıcının aradığı video türleri, izlediği kategoriler veya hesabının kullanım süresi gibi faktörler yer alıyor.
Yapılan değerlendirme sonucunda 18 yaşın altında olduğu belirlenen kullanıcılara otomatik olarak bazı koruyucu önlemler uygulanacak. Bunlar arasında kişiselleştirilmiş reklamların devre dışı bırakılması, dijital iyilik araçlarının aktif hale getirilmesi ve zararlı olarak nitelendirilen içeriklerin tekrarlı görüntülenmesinin sınırlandırılması bulunuyor.
YouTube, bazı pazarlarda bu tür yaş tahminlerini bir süredir başarıyla uyguladığını belirtiyor. Ancak sistemin mükemmel olmadığı, yapay zeka tarafından yanlışlıkla genç olarak etiketlenen yetişkinler için bir itiraz süreci oluşturulmuş olmasıyla da anlaşılıyor.
Gizlilik uzmanlarına göre, bu itiraz süreci de bazı sorunları beraberinde getiriyor. Kullanıcıların yaşlarını doğrulamak için resmi kimlik, kredi kartı bilgisi veya selfie gibi bilgilerini göndermeleri gerekiyor. YouTube blogunda bu verilerin akıbeti hakkında net bir açıklama yapılmamış olması dikkat çekiyor. Bir yorum talebi üzerine YouTube, kimlik veya ödeme kartı verilerini reklam amaçlı saklamadığını belirtti.
Gizlilik uzmanları, bu tür verilerin başka amaçlarla saklanabileceği endişesini taşıyor. Şeffaflık eksikliği, kullanıcıların bu verilerin hangi diğer amaçlarla kullanılabileceği konusunda tahminde bulunmalarına neden oluyor ve veri sızıntısı veya ihlallerinin, kimliğinin gizli kalmasına önem veren kullanıcıları riske atabileceği belirtiliyor.
Uzmanlar, şirketlerin veri kullanımı konusundaki vaatlerine güvenmenin zor olduğunu ve YouTube'un, yaş doğrulama için topladığı verilerin nasıl saklandığı, üçüncü taraflarla paylaşılıp paylaşılmadığı ve ne kadar sürede silindiği gibi konularda daha şeffaf olması gerektiğini vurguluyor. Bu süreçte hassas kişisel bilgilerin paylaşılmasıyla ilgili rahatsızlığın anlaşılır olduğu ifade ediliyor.
Kullanıcı davranışlarının daha fazla izlenmesinin gizlilik açısından olumlu bir gelişme olmadığına dikkat çeken uzmanlar, en gizlilik dostu seçeneğin en az bilgiyi saklamak ve kesinlikle üçüncü taraflarla paylaşmamak olduğunu belirtiyor.
Selfie mi, Kredi Kartı mı: Hangisi Daha Riskli?
Veri saklama uygulamaları konusundaki şeffaflık eksikliğinin yanı sıra, YouTube'un yapay zeka yaş denetimlerinin ne kadar etkili olduğu konusunda da net bilgiler sunmadığı eleştirisi getiriliyor. Bu durum, teknoloji sektörü genelinde yapay zeka ürünlerinin abartıldığı bir ortamda tekrarlanan bir örüntü olarak öne çıkıyor. Uzmanlar, YouTube'un bu yapay zeka sistemi üzerinde herhangi bir dış denetim yapmadığını veya bu konuda bilimsel bir inceleme sunmadığını belirtiyor.
Uzmanlar, yapay zekanın yaş tahminlerinde hata yapma olasılığının yüksek olduğunu ve en iyi yaş tahmin teknolojilerinde bile her iki yönde yaklaşık iki yıllık bir hata payı bulunduğunu ifade ediyor. Bu durum, özellikle 16 ila 20 yaş arasındaki kullanıcıların yanlış yaş tahminlerine maruz kalma riskini artırıyor. İzleme alışkanlıkları sistemi olgunlaşmamış olarak algılayan kullanıcılar da bu hatalardan etkilenebilir.
Veri gizliliği risklerini artıran yapay zeka araçlarını piyasaya süren şirketler, özellikle YouTube gibi milyonlarca kişi için vazgeçilmez platformlarda, kullanıcı verilerinin toplanmasını minimize etmek ve kişisel verileri yeniden kullanıcı kontrolüne vermek için devlet veya federal düzeyde yasal düzenlemeleri savunan gruplar için önemli bir neden teşkil ediyor. Uzmanlar, yapay zeka ile yaş doğrulama sistemlerinden endişe duyan kullanıcıların, bu tür yaş doğrulama sistemleri için önemli gizlilik ve veri güvenliği önlemleri alınmasını yasama organlarından talep etmelerini öneriyor.
Uzmanlar, kapsamlı veri gizliliği yasalarının eksikliği nedeniyle, yapay zeka hatalarına itiraz etmek isteyen YouTube kullanıcılarının seçeneklerinin sınırlı olduğunu kabul ediyor. Bu seçeneklerin hepsinin olumsuz yönleri olsa da, özellikle selfie veya biyometrik yaş doğrulama araçları gibi hassas bilgilerin paylaşılmasının, ciddi gizlilik ve veri güvenliği önlemleri olmadan riskli olduğu belirtiliyor.
Biyometrik veri toplamanın, özellikle çevrimiçi kimliklerini gizli tutmak isteyen siyasi muhalifler veya istismar mağdurları gibi hassas kullanıcılar için rahatsız edici ve caydırıcı olabileceği ifade ediliyor. Kullanıcılerin artık hizmetlerden yararlanabilmek için biyometrik bilgiler veya resmi kimlik gönderme yükümlülüğüyle karşı karşıya kalabilecekleri ve bu durumun, YouTube'u gerçek isim kullanmadan veya bilgilerinin internet genelinde izlenmesine izin vermeden kullananlar için büyük bir değişim anlamına geleceği vurgulanıyor.
Biyometrik veri ihlallerinin diğer bilgi türlerindeki ihlallerden çok daha ciddi sonuçlar doğurabileceği ve bu nedenle selfie gibi biyometrik verilerin toplanması konusunda endişe duyulması gerektiği belirtiliyor. Ancak bu, her kullanıcı için selfie seçeneğinin en kötü seçenek olduğu anlamına gelmiyor. Her kullanıcının kendi risklerini değerlendirmesi ve kimliklerinin açığa çıkması veya finansal verilerinin açığa çıkması gibi farklı risklere karşı daha savunmasız olabileceği durumları göz önünde bulundurması gerekiyor.
Uzmanlar, platformların ve web sitelerinin yaş sınırlaması getirme baskısı arttıkça, insanların internetle olan ilişkilerinin daha köklü bir şekilde değişebileceğini öngörüyor. İçerik üreticilerinin yüksek kazançlar elde ettiği bir platformda, YouTube'un yapay zeka ile yaş kontrolleri, gelecekte her popüler hesabın kimliğinin ortaya çıkarılıp bilinen bir varlığa bağlanabileceği bir internetin habercisi olabilir.
Kimliğin gizlenmesinin mümkün olmadığı kötü bir duruma girildiğinde, bunun kullanıcıların siteyi kullanmanın en az zararlı yolunu bulmalarına nasıl yansıyacağı, kullanıcının kendi tehdit modeline bağlı olacağı belirtiliyor.