Ara

Yıldızlardan Gelen Esrarengiz Atımlar: Uzaylı İhtimallerini Yeniden Gündeme Getirdi mi?

Yakındaki yıldızların ışığında sıra dışı, ani nabız sinyalleri tespit edildi ve bu durum bilim insanlarının kafasını karıştırdı. Uzaylı zekası arayışına odaklanan yeni bir araştırma, bu gizemli sinyalleri ortaya koyuyor.

Tespit edilen atımlar sırasında yıldızlar, saniyenin çok kısa bir bölümünde belirgin şekilde sönükleşip ardından yeniden parlaklaştı. Bu durum, bir şeyin yıldızın önünden geçerek ışığını kısmen engellediğini düşündürüyor. Elbette bu, uzaylıların uzay gemileriyle yakınlardan hızla geçtiği anlamına gelmiyor, ancak sinyali tespit eden araştırmacı tarafından masada bırakılan çeşitli olası açıklamalardan biri de bilinmeyen bir uzaylı etkinliği.

Emekli bir bilim insanı, yıllardır 30 inçlik bir teleskop kullanarak 1.300'den fazla Güneş benzeri yıldızı uzaylı zekası (SETI) belirtileri aramak için inceledi. Bu arayış, yıldızlardan gelen ışık değişimlerini ölçerek yapılıyor.

Bu yoğun çaba, 14 Mayıs 2023'e kadar sıra dışı hiçbir bulgu getirmedi. O tarihte, Büyük Ayı takımyıldızında, Dünya'dan yaklaşık 102 ışık yılı uzaklıktaki HD 89389 adlı bir yıldızın ışığında iki hızlı ve özdeş atım tespit edildi.

Bir araştırmada belirtildiğine göre, “1.500 saatten fazla yapılan aramada bu gibi tek bir atım bile daha önce bulunmamıştı.”

Bilim insanı, daha önceki yıldız ışığı gözlemlerine ait verileri kontrol etti ve 2019 yılında HD 217014 (51 Pegasi) adlı bir yıldızın ışığında da benzer bir çift atım sinyalinin kaydedildiğini buldu. Araştırmasını tamamladıktan sonra, 18 Ocak 2025'te başka bir yıldızın (HD 12051) ışığında üçüncü bir çift atım olayı daha tespit etti. Bu atım sinyalleri şu anda açıklanamıyor.

Ancak, araştırmada yer almayan başka gökbilimciler, atımları potansiyel uzaylı etkinliğine bağlama konusunda dikkatli olunması gerektiğini vurguluyorlar.

Geçmişte, başlangıçta uzaylı varlıklara atfedilen, ancak aslında doğal fenomenler olduğu ortaya çıkan astronomik keşiflerin bir geçmişi olduğunu belirten uzmanlar, bu 'yıldız ışığı atımlarının' uzaylıların temas kurma çabası olduğuna dair kesin konuşmaktan kaçınmak gerektiğini söylüyorlar.

Uzmanlar ayrıca, optik, radyo veya başka türden olsun, herhangi bir uzaylı iletiminin bir tür bilgi içermesini bekleyeceklerini ekliyorlar. Çünkü akıllı uzaylıların boş sinyalleri uzaya göndermek için bu kadar zahmete ve masrafa katlanmayacaklarını düşünüyorlar.

Sinyaller hem düzenli, basit (iki atım) hem de tekrar eden görünürken, bunun bir uzaylı toplumunun yıldızlararası telgraflar gönderme çabası değil, astrofiziksel bir fenomen olma olasılığının daha yüksek olduğu görüşü hakim.

Yine de, HD 89389'dan gelen ışık atımları araştırmaya göre 'garip'. Yıldızın ışığı, saniyenin onda biri gibi bir sürede yaklaşık dörtte bir oranında azaldı. Araştırmaya göre, bilinen hiçbir fenomen yıldızın kendi parlaklığının bu kadar çabuk değişmesine ve normale dönmesine neden olamazdı.

Gece gökyüzünde yıldızları düzenli olarak engelleyerek parlaklıklarının titreşmesine neden olan Dünya'nın içinde ve çevresinde birçok nesne bulunuyor. Ancak araştırmacı, uçaklar, kuşlar, uydular ve meteorlar gibi yıldızları gölgeleyen bilinen nedenlerin bu atımları açıklamadığını buldu. Örneğin, uçaklar ve asteroitler gibi nesneler genellikle yıldızın tüm ışığını engeller, ancak HD 89389 hiçbir zaman tamamen kaybolmadı.

Dahası, bilim insanı yıldızların fotoğraflarını çekerken aynı zamanda yaydıkları fotonları da ölçüyor ve bu fotoğraflar genellikle bir yıldızın ışığını engellemiş geçen uyduları yakalar. Ancak HD 89389'un fotoğraflarında atımları açıklayacak görünür hiçbir şey yoktu.

“Bu karelerin hiçbirinde hiçbir şey bulunmadı, bu da atımların kaynağının ya görünmez olduğunu, örneğin bazı atmosferik etkiden kaynaklandığını ya da tespit edilemeyecek kadar uzakta olduğunu düşündürüyor” deniyor araştırmada.

Olası açıklamalardan biri, bir uzaylı zekasının (ETI) etkinliği olabilir, ancak yıldızların parlaklığının ne kadar hızlı değiştiği göz önüne alındığında, bu etkinliğin (göreceli olarak konuşursak) Dünya'ya yakın olması gerekir.

“Yıldızın ışığını modüle eden her ne ise, Dünya'ya nispeten yakın olmalı, bu da herhangi bir ETI etkinliğinin Güneş sistemimiz içinde olması gerektiğini ima ediyor” sonucuna varılıyor.

Araştırma, atımların çeşitli potansiyel nedenlerini inceledi, ancak birçok soru yanıtsız kaldı. Uzaylıların yanı sıra, masada bırakılan olası açıklamalar arasında uzay-zaman dokusundaki dalgalanmalar olan kütle çekimsel dalgalar ve görülmeyen bazı uzay nesnelerinden yıldız ışığının kırınımı yer alıyor.

“Daha fazla ve daha iyi veriye ihtiyaç var, tıpkı yerdeki teleskop dizileri kullanılarak toplanabilecek veriler gibi” deniyor. “Bu yeni kaynaktan elde edilecek veriler veya başka yaklaşımlardan gelen bilgiler, bu gizemi çözmenin tek yolu olabilir.”

Önceki Haber
Assassin's Creed Shadows İçin Büyük Haber: İlk DLC ve Co-op Modu Detayları Ortaya Çıktı
Sıradaki Haber
Zalman, Uçak Motoru Tasarımlı Yeni CPU Soğutucuları ZET Serisini Tanıttı

Benzer Haberler: