Bilim insanları, Amerika Birleşik Devletleri'nde bulunan ve dünyanın en bilinen süpervolkanlarından biri olan Yellowstone'un sır perdesini araladı. Süpervolkanın yer altındaki gizemli magma haznesinin üzerinde adeta bir 'kapak' görevi gören yapıyı keşfettiklerini duyurdular.
Jeologlar ve yer bilimcilerden oluşan bir ekip, uzun süredir merak edilen bu derin magma 'kapağının' nihayet bulunduğunu iddia ediyor. Bu kapak, volkanik sistemin yüksek basıncını ve sıcaklığını yer altında tutmaya yarıyor.
Yeni modellere göre, bu değişken yapı Yellowstone kalderasının kuzeydoğu kesiminin yaklaşık 3.5 ila 4 kilometre altında yer alıyor. Görünüşe göre bu kapak, sürekli olarak küçük gaz çıkışlarına izin vererek büyük bir patlamayı engelliyor.
Bilim insanları bu durumu, volkanın sakin bir uykudayken düzenli nefes alıp vermesine benzetiyor. Eğer süpervolkanın 'boğazındaki' hava akışı yeterince kısıtlansaydı, bir noktada patlayıcı bir 'horlama' sesi duyulabilirdi.
Neyse ki, magma kapağı bir nevi basınç düzenleyici gibi çalışarak iç basıncı göreceli olarak sabit tutuyor ve süpervolkanın nispeten derin bir uykuya dalmasını sağlıyor.
"On yıllardır Yellowstone'un altında magma olduğunu biliyorduk ama üst sınırının tam derinliği ve yapısı büyük bir soru işaretiydi" diyen bilim insanları, "Bulduğumuz şey, bu haznenin kapanmadığı; birkaç milyon yıldır orada durduğu ancak hala dinamik olduğu yönünde." şeklinde ekliyor.
Güncel çalışmalar, Yellowstone kalderasının kuzeydoğu kısmının hemen altında, Dünya kabuğunda bir magma haznesi bulunduğunu destekliyor. Ancak bu haznenin tam olarak ne kadar derin olduğu ve ne kadar magma içerdiği hala tartışmalı konular. Bu belirsizlik, süpervolkanın bir sonraki ne zaman patlayacağını tahmin etmeyi zorlaştırıyordu.
Ekip, bölgenin yer altını görüntülemek için yeni bir yöntem geliştirdi. Bu teknik, sallantılı bir kamyondan yere sismik dalgalar göndererek kaya katmanlarından nasıl geçtiklerini gözlemlemeye dayanıyor. Yüzlerce sismometre ile toplanan bu dalgalar, Dünya kabuğundaki katmanların bir modelini oluşturmak için kullanıldı.
Bu yöntem sayesinde, Yellowstone kalderasının altındaki magma haznesinin üst kısmına ait "ilk süper net görüntüler" elde edildiği belirtiliyor.
Yüzeyin yaklaşık 3.8 kilometre altında, gönderilen sismik dalgalar ani bir sınırla karşılaştı. Artık kaya içindeymiş gibi değil, daha yavaş hareket ediyorlardı. Bu yavaşlama, 3 ila 8 kilometre derinlikte süperkritik akışkanlar (sıvı ve gaz arasındaki çizginin belirsizleştiği yüksek basınçlı ve sıcaklıklı akışkanlar) ve magma karışımıyla dolu çamurlu bir ortamdan geçtiklerini gösteriyordu.
Bilim insanları bu sınırı, "magma haznesinin keskin bir şekilde tanımlanmış üst kısmı" olarak yorumladı.
Modellere göre, bu magma kapağının yarısı uçucu maddelerin kabarcıklarıyla dolu. Ancak kapak sadece biraz gözenekli olduğu için 'kendi kendini kapatan' bir yapı olarak kabul edilebilir. Bu durum, sadece çok küçük miktarlarda gazın dışarı çıkmasına izin vererek altındaki basıncın genel olarak sabit kalmasını sağlıyor.
Kapağın altında, magma haznesinin üst kısmının çoğunlukla süperkritik su ve fırsat bulursa patlayıcı şekilde püskürme eğiliminde olan riyolit magmadan oluştuğu görülüyor. Böyle bir patlamayı durduran tek şey, üst kabukta bulunan tortunun giderek soğuyup kristalleşmesiyle oluşan bu minimal sızıntılı magma kapağı.
Ekip, "Haznenin üst kısmındaki toplam gözenekliliğin (yaklaşık yüzde 14) tipik patlama gözenekliliğinin oldukça altında olduğu düşünüldüğünde, sonuçlarımız bu kaldera oluşturan volkanik sistemin bir dinlenme durumunda olduğuna dair önceki değerlendirmelerle uyumlu" sonucuna varıyor.
Bilim insanları ayrıca, "Görünüşe göre sistem, mineral kristalleri arasındaki çatlaklar ve kanallar aracılığıyla gazı etkin bir şekilde boşaltıyor. Yellowstone'un bol miktarda hidrotermal özelliği (gayzerler vb.) magmatik gazlar yaydığı için bu durum mantıklı" şeklinde açıklıyor.
Başka bir deyişle, Yellowstone kalderasının yüzeyindeki tüm bu aktivite (gayzerler, sıcak su kaynakları) endişe verici olmaktan ziyade, aslında rahatlatıcı bir işaret olarak görülüyor.
Yellowstone süpervolkanı, son iki milyon yılda üç kez son derece büyük, patlayıcı püskürmelerle yüzeye çıktı. Bir sonraki patlamanın ne zaman olacağı bilinmiyor, bunun başlıca nedeni gizli magma haznesi hakkında yeterince bilgi sahibi olmamamız veya sistemi etkileyebilecek tektonik plakalar gibi diğer jeolojik güçleri tam olarak anlamamamız.
İyi haber şu ki, son kanıtlar Yellowstone'da büyük bir süper püskürme riskinin azaldığını gösteriyor. Bu da muhtemelen yakın zamanda manzarayı yok edecek bir öfke nöbeti beklemediğimiz anlamına geliyor.
Gayzerler turistlerin önünde patlamaya devam etse ve küçük deprem sürüsü zaman zaman bölgeyi sallasa da, araştırmalar genellikle volkanın bir dinlenme durumunda olduğunu gösteriyor. Amerika Birleşik Devletleri Jeoloji Araştırmaları Kurumu'ndaki bilim insanları, önceki patlamaların zamanlamasına dayanarak yıllık süper püskürme riskini yaklaşık yüzde 0.00014 olarak tahmin ediyor.
Yellowstone'un 'nefes alan' magma kapağı, hep birlikte bir rahatlama nefesi almamızı sağlıyor.
Bu çalışma bilimsel bir dergide yayımlandı.