Onlarca yıldır yüksek tansiyon tedavisinde kullanılan ancak nasıl çalıştığı tam olarak anlaşılamayan hidralazin adlı ilaç, yeni bir çalışmayla ölümcül bir beyin kanseri türü olan glioblastom üzerinde umut vadeden etkiler gösteriyor.
ABD'deki bir üniversiteden araştırmacıların yürüttüğü çalışmada, hidralazinin insan ve fare hücreleri üzerindeki etkileri incelendi. Araştırmacılar, ilacın 2-aminoetanetiol dioksijenaz (ADO) adlı bir enzimi engellediğini keşfetti. Bu enzim, agresif glioblastoma beyin kanserlerinin gelişiminde rol oynadığı düşünülen önemli bir molekül olarak biliniyor.
ADO enzimi, vücudun oksijen seviyesindeki düşüşlere tepki vermesini sağlayan bir uyarıcı görevi görüyor. Oksijen azaldığında ADO, kan damarlarını daraltan bazı proteinlerin yıkımını tetikleyerek kan basıncını yükseltiyor. Ancak glioblastoma tümörleri, bu mekanizmayı kendi lehlerine kullanarak ADO enzimini daha fazla salgılıyor ve bu durum kanser hücrelerinin yayılmasına, daha uzun süre hayatta kalmasına ve strese daha dayanıklı olmasına yardımcı oluyor.
Bu çalışmaya kadar ADO enzimini hedef alan bir engelleyici bilinmiyordu. Hidralazinin ise ADO enzimini etkisiz hale getirerek bu zincirleme reaksiyonu durdurduğu anlaşıldı. Böylece kan damarlarının daralması engelleniyor ve kan basıncı düşüyor. Laboratuvar ortamında yapılan deneylerde, hidralazinin glioblastoma hücrelerinde ADO'yu bloke ederek tümör büyümesini durdurduğu gözlemlendi.
Bu bulgular henüz erken aşamada olsa da, glioblastoma gibi tedavisi zor beyin tümörlerinin yayılmasını kontrol altına almak için yeni tedavi yöntemlerinin geliştirilmesinin önünü açabilir. Ayrıca, hidralazinin yüksek tansiyon tedavisindeki etkinliğini de açıklayarak, ilacın mevcut kullanım alanlarında daha etkili hale getirilmesini sağlayabilir.
Araştırmacılar, hidralazinin etki mekanizmasının anlaşılmasının, gebelikle ilişkili yüksek tansiyon için daha güvenli ve hedefe yönelik tedavilerin geliştirilmesine olanak tanıyacağını belirtiyor. Bu durum, özellikle risk altındaki gebe hastaların iyileşme oranlarını artırabilir.
Sonuç olarak, bu yeni keşifler hem yüksek tansiyon hem de beyin kanseri için daha etkili ilaçların geliştirilmesine yol açabilir. Mevcut ilaçların etki mekanizmalarını anlamak, bilim insanlarına yeni tedaviler geliştirmede bir başlangıç noktası sunuyor. Gelecekte, bu yaygın ilacın glioblastoma gibi ölümcül hastalıkların tedavisinde yeni bir silah olarak kullanılması umut ediliyor.
Araştırmanın sonuçları önemli bir bilimsel dergide yayımlandı.
