Yapay zeka altyapı yatırımlarının hızlanmasıyla birlikte bellek çipleri talebinde yaşanan devasa artış, piyasada adeta bir fiyat krizi yarattı. Bellek fiyatları son dönemde %100'ün üzerinde bir artış gösterirken, bellek modülü üreticilerinin yeni ürün lansmanlarını ertelediği belirtiliyor. Normalde 2025'in ikinci yarısında piyasaya sürülmesi beklenen yeni bellek kitlerinin, bu durum nedeniyle 2026 yılına sarkması öngörülüyor.
Üreticilerin, arz sıkıntısının bellek fiyatları üzerindeki etkisini daha iyi gözlemleyebilmek adına yeni ürünlerini 2026'ya ertelediği ifade ediliyor. Bu ertelemelerin, popüler bellek kitlerinde gözlemlenen büyük fiyat artışlarının bir sonucu olduğu düşünülüyor.
Maalesef, bellek çipi tedariki konusunda yakın zamanda olumlu bir gelişme beklenmiyor. Üreticilerin RAM üretimini artırma yönünde bir planı olmadığına dair raporlar, kıtlığın önümüzdeki yıl ve muhtemelen 2027'ye kadar devam edeceğini gösteriyor. Uzmanlar, durumun değişmemesi halinde fiyatlardaki bu artışın bir on yıl sürebileceğini belirtiyor. Bellek modüllerindeki bu beklenen kıtlık ve beraberindeki fiyat artışları, küresel çapta tüketiciler tarafından doğrudan hissediliyor. Hatta Japonya'daki perakendeciler, stok sıkıntısı nedeniyle satış limitleri uygulamaya başladı.
Bellek çipi krizi yalnızca RAM ihtiyacı duyanlarla sınırlı kalmayacak. Yapay zeka kaynaklı GDDR7 teknolojisindeki kıtlık nedeniyle Nvidia'nın RTX 5000 Super serisi ekran kartlarının hiç piyasaya sürülmeyebileceği veya daha pahalı hale gelebileceği yönünde dedikodular var. Akıllı telefon üreticileri de artan bellek maliyetleri nedeniyle yeni cihazlarının fiyatlarında artış olabileceği konusunda uyarıyor.
Chip üreticileri, yapay zeka sektörünün devasa talebini karşılamak için DRAM üretim hatlarını HBM (Yüksek Bant Genişlikli Bellek) üretimine yönlendiriyor. En büyük DRAM üreticilerinin aynı zamanda NAND çipleri de üretmesi ve yapay zeka çiplerine öncelik vermesi, SSD ve hafıza kartı gibi depolama birimlerinde de kıtlık beklentisini artırıyor. Ancak yarı iletken endüstrisindeki mevcut belirsizlik ortamı, üreticilerin yeni fabrikalar kurma konusunda isteksiz olmasına neden oluyor. Özellikle yapay zeka balonuna dair yapılan tüm konuşmalar, şirketlerin yıllarca süren inşaat ve milyarlarca dolarlık yatırımla kurulacak yeni tesisleri, balonun patlaması ve talep kalmaması riskini alarak hayata geçirmek istememesine yol açıyor.