Yapay zeka teknolojisi, hayatımızın her alanına hızla nüfuz ederken, beraberinde önemli tartışmaları da getiriyor. Özellikle sanat ve içerik üretimi alanında, gerçek içerik ile yapay zeka tarafından üretilen içerik arasındaki çizginin bulanıklaşması, pek çok sanatçıyı ve yaratıcı profesyoneli endişelendiriyor. Bu endişelere son olarak eğlence devlerinden Disney'in CEO'su Bob Iger de katıldı. Iger'in, ikonik karakterlerinin ve hikayelerinin yapay zeka tarafından kötüye kullanılması ihtimali üzerine ABD yönetimi ile görüşmeler yaptığı bildiriliyor.
Disney CEO'su Bob Iger, Yapay Zeka Endişelerini Beyaz Saray'a Taşıdı
Wall Street Journal'ın haberine göre, Disney CEO'su Bob Iger, son dönemde ABD yönetimi yetkilileriyle bir araya gelerek, yapay zekanın şirketin tanınmış karakterlerini istismar etmesi ve fikri mülkiyet haklarını ihlal etmesi konusundaki artan endişelerini dile getirdi. Görüşmelerde, yapay zeka sistemlerinin, özellikle ikonik karakter ve hikayelerin izinsiz kopyalanması durumunda yaratabileceği riskler masaya yatırıldı. İçerik üreticisinin onayı olmadan çoğaltılan bu içeriklerin, uygunsuz ve sorumsuz kullanımlara yol açabileceği endişesi, görüşmelerin ana gündem maddelerinden biri oldu.
Bu kaygılar yalnızca Disney ile sınırlı değil. Kısa bir süre önce, Hollywood'dan pek çok tanınmış sanatçı ve yönetmen de benzer endişelerle bir araya gelerek, yapay zekanın yaratıcı endüstriler için oluşturduğu tehditlere dikkat çeken bir mektup kaleme almıştı. Bu girişim, ABD yönetiminin resmi bir yapay zeka politikası taslağı hazırladığı haberleri üzerine hız kazanmıştı. Sanatçıların çabaları sonuç verdi ve yüzlerce sanatçıdan destek toplanabildi. Ayrıca, bazı projelerde, etik ve sorumlu bir yapay zeka kullanım standardı belirlemek amacıyla, lisanslı ve onaylı içeriklerle eğitilmiş yapay zeka araçları kullanıldığı da biliniyor.
ABD yönetimi, mevcut yasaları ve düzenlemeleri yeniden şekillendirebilecek, içeriğin nasıl kullanıldığını yeniden tanımlayabilecek bir yapay zeka stratejisi üzerinde çalışıyor. Teknoloji şirketleri teknolojinin daha geniş bir uygulama alanı bulmasını isterken, sanatçılar yapay zekanın izinsiz ve bu kadar serbestçe içerik yaratma özerkliğine sahip olmaması gerektiğine inanıyor. Bu aracın yaratıcı eserlerin yerini alması ve içerik üreticilerinin geçim kaynaklarını tehdit etme eğilimi, sektörde kalıcı bir endişe kaynağı yaratmış durumda.
Gerginliklerin artmasıyla birlikte hukuki adımlar da atılmaya başlandı. Disney ve Universal gibi dev şirketler, yapay zeka görüntü oluşturma araçlarını eğitmek için telif hakkıyla korunan görselleri kullandığı gerekçesiyle bazı yapay zeka şirketlerine dava açtılar. Yapay zeka şirketlerinden henüz resmi bir açıklama gelmemiş olsa da, bu durum yapay zeka ve fikri mülkiyet arasındaki çatışmanın yükselişini ve eğlence sektöründe teknolojinin hızla ilerlemesinin yarattığı korkuyu açıkça ortaya koyuyor.