Uzun yıllardır sağlıklı kiloyu ölçmek için başvurduğumuz Vücut Kitle İndeksi (BMI) yönteminin, düşündüğümüzden çok daha eksik ve yanıltıcı olabileceği ortaya çıktı. Yeni bir araştırma, bu popüler yöntemin gelecekteki sağlık risklerini tahmin etmede yetersiz kaldığını gözler önüne seriyor.
Florida Üniversitesi'nden yapılan son nüfus araştırması, BMI'nin, kilo ile ilişkili sağlık risklerini öngörmede yetersiz kaldığını gösterdi. Araştırmacılar, on yıllardır bilinen ancak daha az kullanılan başka bir yöntemin, yani Biyoempedans Analizi (BIA) tekniğinin, BMI'ye göre çok daha güvenilir sonuçlar verdiğini belirtti.
BIA ile ölçülen yüksek vücut yağ oranına sahip bireylerin, daha düşük vücut yağ oranına sahip olanlara kıyasla kalp hastalığından ölüm riskinin yüzde 262 oranında arttığı tespit edildi. Oysa kişinin boyu ile kilosunu karşılaştıran BMI skorları, ölüm oranıyla anlamlı bir ilişki göstermedi.
Çalışmaya dışarıdan yorum yapan bir kardiyolog, "Bu çalışmanın gösterdiği riskin büyüklüğü inanılmaz. Yıllardır belki de bu kadar doğru olmayan bir göstergeyi, BMI'yı kullanıyor olmamız korkutucu" ifadelerini kullandı.
BMI, uzun zamandır uluslararası birçok sağlık kuruluşu tarafından obezitenin standart bir ölçüsü olarak kabul görmüştü. Ancak son yıllarda dünya genelindeki araştırmacılar, vücut yapısı, yaş, cinsiyet veya etnik farklılıkları dikkate almayan BMI ölçümlerini sorgulamaya başladı. Hatta bazı sağlık kuruluşları doktorlara BMI kullanımını azaltmalarını tavsiye etti.
Sağlık hizmetleri araştırmacısı ve çalışma ekibi, acil ihtiyaç duyulan bir alternatifi önerdi: BIA. Bu yöntem, vücut yağını doğrudan ölçüyor ve bir dakikadan daha kısa sürede, taşınabilir, uygun maliyetli bir cihazla gerçekleştirilebiliyor.
BIA cihazları, vücut dokusuna zayıf bir elektrik akımı göndererek kas ve yağ oranını belirliyor. Bu teknoloji 1980'lerden beri ticari olarak mevcut olsa da, modern fitness takip cihazları ve akıllı saatler BIA sensörlerini son zamanlarda bünyelerine katmaya başladı.
Florida Üniversitesi'nin ulusal düzeydeki temsili çalışması, bu 25 yıllık teknolojinin, bir sağlık göstergesi olarak BMI'dan daha doğru olduğunu ortaya koydu. 15 yıl boyunca süren araştırmada, BIA ile yüksek vücut yağına sahip yetişkinlerin, düşük vücut yağına sahip olanlara göre herhangi bir nedenden dolayı ölme olasılığının yüzde 78 daha fazla olduğu gözlemlendi. Buna karşılık, yüksek BMI seviyeleri, tüm nedenlere bağlı ölümlerle herhangi bir anlamlı ilişki göstermedi.
Çalışmanın baş yazarı, "Bu çalışma oyunun kurallarını değiştiriyor. BMI bu testte başarısız oldu" diyerek bulguların önemini vurguladı. BMI'nın hesaplaması basit ve kolay olsa da, ciddi sınırlamaları var. Örneğin, kaslı bireyler bazen fazla kilolu veya obez olarak sınıflandırılabiliyor. Diğer yandan, normal BMI'ya sahip ancak yüksek vücut yağ yüzdesi olanlar, metabolik sendrom veya tip 2 diyabet gibi ek sağlık riskleriyle karşı karşıya olabileceklerinin farkında olmayabiliyorlar.
Araştırmacılar, BIA'nın daha doğru bir alternatif olduğunu ve ölçüm yapan cihazların tıp kliniklerinde düzenli olarak kullanılabilecek kadar uygun fiyatlı ve kompakt olduğunu savunuyor. Ekip, sonuçlarının daha büyük ve çeşitli gruplarda doğrulanması durumunda, BIA ile vücut yağ yüzdesini ölçmenin standart bir uygulama haline gelmesinin muhtemel olduğunu öngörüyor.
Araştırmacılar, "Bu veriler, doktor muayenehanesinde daha iyi tartışmaları ve herkesin sağlığını iyileştirme hedefiyle halk sağlığı girişimlerini yönlendirecektir" sonucuna vardı. Çalışma, Annals of Family Medicine dergisinde yayınlandı.