Şili'de bulunan Vera C. Rubin Gözlemevi, gece gökyüzünü gözlemleyerek devasa miktarda veri topluyor. Gözlemevi, evrenin sırlarını çözmek için her gün yaklaşık 1000 fotoğraf çekiyor.
Teleskobun kalbinde yer alan kamera, tam 3200 megapiksel çözünürlüğe sahip. Bu devasa çözünürlük sayesinde çekilen her bir fotoğraf yaklaşık 6.4 GB boyutunda oluyor. Görüntüler, otomatik olarak yakınlardaki sunuculara gönderilerek teleskobun hızla bir sonraki gözlem alanına geçmesi sağlanıyor.
Projenin ana amacı, aynı bölgeleri on yıl boyunca tekrar tekrar gözlemlemek. Bu uzun soluklu çalışma sonucunda toplanacak veri miktarının en az 60.000 TB (terabayt) olacağı tahmin ediliyor. Ancak bazı faktörlere bağlı olarak bu miktarın 500.000 TB'a kadar çıkabileceği belirtiliyor. Bu, dijital dünyamızın ölçeğini zorlayan akıl almaz bir rakam.
Bu devasa veri yığınını depolamak ve yönetmek için gözlemevinde özel bir veri merkezi inşa edildi. Bu merkez, olası ağ sorunlarına karşı verinin en az bir aylık kısmını yerel olarak saklama kapasitesine sahip. Toplanan veriler, daha kapsamlı analizler için uzak bir araştırma merkezine iletiliyor.
Araştırmacılar, toplanan verilerdeki uzayın aynı bölgelerine ait yeni ve eski görüntüleri karşılaştırıyor. Bu karşılaştırmalar sayesinde yıldız patlamaları, asteroid hareketleri gibi zaman içinde meydana gelen önemli değişimler tespit ediliyor. Tanımlanan değişimler daha sonra ayrıntılı olarak inceleniyor.
Gözlemevi ekibi, böylesine büyük bir veri setinin analizinin zorluğunu göz önüne alarak, gök bilimcilerin analizi kolaylaştırmak için yapay zekadan faydalanabileceğini öne sürüyor. Yapay zeka, bu devasa veri havuzundaki desenleri ve değişimleri belirlemede kritik bir rol oynayabilir.
