Ara

Uzayın Gözü Hubble 35. Yılını Kutluyor: İşte Paylaşılan Muhteşem Kareler

Hubble Uzay Teleskobu bu hafta 35. yaşını kutluyor. Ancak teleskop hediye almak yerine, Mars'tan uzak galaksilere kadar evrenin dört farklı köşesinden sunduğu büyüleyici manzaralarla bizlere adeta bir hediye veriyor.

Bu, NASA ve Uzay Teleskobu Bilim Enstitüsü'nün on yıllardır sürdürdüğü bir gelenek. 24 Nisan 1990'da Discovery uzay mekiğiyle Dünya yörüngesine fırlatılan Hubble'ın yıl dönümünü özel görüntüler yayınlayarak kutluyorlar.

Hubble, ilk başlarda sorunlu bir başlangıç yapmıştı. Yörüngesine yerleştirildikten sonra, 2.4 metre çapındaki ana aynasında bir üretim kusuru olduğu keşfedildi. Ancak 1993'te gerçekleştirilen ilk servis görevi sırasında astronotlar, bu kusuru düzelten donanımlar takarak Hubble'ın görüntü keskinliğini büyük ölçüde iyileştirdiler.

O günden bu yana Hubble'ın gözlemleri astronomide devrim yarattı. Ötegezegenler, kara delikler, evrenin erken dönemi, karanlık enerji ve kozmosun hızlanan genişlemesi gibi birçok alanda önemli keşiflere katkı sağladı.

NASA, Hubble'ın bugüne kadar yaklaşık 1.7 milyon gözlem yaptığını, yaklaşık 55.000 gök cismine odaklandığını ve bu gözlemler sonucunda 22.000'den fazla bilimsel makale yayımlandığını belirtiyor.

Tüm bu keşifler ve yayınlanan etkileyici görüntüler, Hubble'ı halk nezdinde de oldukça popüler hale getirdi.

2003'teki Columbia mekiği faciası, NASA'nın Hubble için planlanan onarım görevlerini askıya almasına yol açmıştı. Ancak teleskobun potansiyel kaybına yönelik kamuoyundaki tepki üzerine, uzay ajansı son bir servis görevini onayladı. Bu görev 2009 yılında gerçekleştirildi.

O zamanlar NASA, teleskobun beş ila on yıl daha hizmet vermesini bekliyordu. Hubble bir kez daha beklentileri aşarak, yörüngede herhangi bir onarım yapılmadan 16 yıl daha aktif kaldı.

Bugün yayınlanan görüntüler, Hubble'ın geniş gözlem yeteneğini sergiliyor:

Mars görüntüleri, gezegenin Dünya'ya yörüngesinde en yakın olduğu zamana denk gelen geçtiğimiz Aralık ayının sonlarında çekildi. Görüntülerde gezegenin parlak turuncu Tharsis platosu ve sönmüş yanardağları, kuzey kutup buzulu ve ince su buzu bulutları yer alıyor.

Yine Aralık ayında çekilen başka bir Hubble görüntüsü, Dünya'dan 5.200 ışık yılı uzaklıkta devasa bir yıldız oluşum bölgesi olan Rosette Bulutsusu'nun küçük bir bölümüne odaklanıyor. Görüntüde, tozla karışık karanlık gaz bulutları siluet halinde görülüyor.

Hubble ekibi ayrıca, bulutsunun daha geniş ölçekli bir görüntüsünü de yayımlayarak kozmik bağlamı destekledi.

Ocak ayında Hubble, Dünya'dan 4.500 ışık yılı uzaklıkta adeta kozmik bir güve gibi süzülen NGC 2899 gezegenimsi bulutsusunun bir fotoğrafını çekti. Toz ve gazın renkli bulutları, görüntünün merkezindeki yıldızdan yayılan radyasyon ve yıldız rüzgarları tarafından şekillendirilmiş.

Hubble, Mart ayında NGC 5335 sarmal galaksisinin yeni bir görüntüsünü de elde etti. Görüntü, galaksiyi kesen ve gazı merkeze doğru yönlendirerek yeni yıldızların oluşumunu körükleyen çubuk şeklinde bir yapıyı ortaya koyuyor. Galaksinin kenarlarında düzensiz yıldız oluşum akıntıları girdap gibi dönüyor.

Son yıllarda Hubble'da zaman zaman aksaklıklar yaşanıyor ve bir arızanın onu kalıcı olarak devre dışı bırakması an meselesi. Bu süreçte, 2021'de fırlatılan ve Hubble'ın yedi katı daha fazla ışık toplama yeteneğine sahip olan James Webb Uzay Teleskobu (JWST) ön plana çıkıyor.

Hubble'dan farklı olarak JWST evreni esas olarak kızılötesi ışıkta gözlemliyor. Hubble'ın kızılötesinden ultraviyoleye kadar geniş bir spektrumda gözlem yapma yeteneğine sahip değil. Ayrıca JWST, Dünya'dan bir milyon mil uzaktaki bir kütleçekim denge noktasında konumlandığı için Hubble gibi uzayda tamir edilemiyor.

Gelecekteki Gözlemevleri arasında yer alan Yaşanabilir Dünyalar Gözlemevi (Habitable Worlds Observatory - HWO) ise evreni görünür ve ultraviyole ışıkta inceleyecek ve Hubble'ın görüntülerinden önemli ölçüde daha keskin görüntüler üretecek. Bu gelecekteki görevin ana hedeflerinden biri, uzak yıldızların yörüngesinde potansiyel olarak yaşanabilir, Dünya benzeri gezegenleri tanımlamak olacak. HWO da robotik servis düşünülerek tasarlanacak. NASA'nın mevcut planları, Yaşanabilir Dünyalar Gözlemevi'ni en erken 2040'larda fırlatmayı öngörüyor.

Önceki Haber
Roma İmparatorluğu'nda Bir Gladyatörün Aslan Saldırısına Uğradığına Dair İlk Fiziksel Kanıt Keşfedildi
Sıradaki Haber
Otomobillerin Beyni Olacaklar: Intel'den Yeni Nesil Güçlü Çipler Yolda

Benzer Haberler: