Aralık 2019'da, Dünya'dan 300 milyon ışık yılı uzaklıkta, Başak Takımyıldızı'nda yer alan sıradan bir gökada aniden "uyandı". Onlarca yıl süren hareketsizliğin ardından, gökadanın kalbindeki kara delik etrafa ışık saçmaya başladı. Şimdiyse bu kozmik canavar, gökbilimcileri bu devasa gök cisimleri hakkındaki anlayışlarını yeniden değerlendirmeye iten bir davranış sergiliyor.
Gökadanın merkezindeki, "Ansky" olarak adlandırılan kara delik, artık neredeyse düzenli aralıklarla güçlü X-ışınları yayıyor. Bu tür patlamalar bilim dünyasında "yarı-periyodik püskürmeler" (Quasi-Periodic Eruptions - QPE) olarak biliniyor ve daha önce başka kara deliklerde de gözlemlenmişti. Ancak yeni araştırmaya göre, bu kara delikten gelen patlamalar, normalde gözlemlenenlerden 100 kata kadar daha güçlü. İlk olarak Şubat 2024'te uluslararası bir gökbilimci ekibi tarafından fark edilen bu olağanüstü davranış, bilim insanlarına uykudan yeni uyanmış gibi görünen ve tekrar sessizliğe gömülme belirtisi göstermeyen bir kara deliği eşi benzeri görülmemiş bir şekilde inceleme fırsatı sunuyor.
Araştırmacılar, bu kara deliğin QPE'lerine ilişkin gözlemlerini yakın zamanda bilimsel bir dergide yayınladılar. Bu keşif, sadece kara deliklere dair yeni bir bakış açısı sunmakla kalmıyor, aynı zamanda bu gizemli nesnelerin davranışları hakkındaki mevcut bilgileri de sorgulatıyor.
Yapılan açıklamalarda, bunun uyanmakta olan bir kara delikte bu türden bir olayın ilk kez gözlemlendiği vurgulanıyor. Bu nadir olayın, bir kara deliğin davranışını gerçek zamanlı olarak gözlemleme imkanı tanıdığı belirtiliyor.
SDSS1335+0728 adı verilen gökada, ilk olarak 2019 yılında beklenmedik bir şekilde parlamaya başlayarak dikkatleri üzerine çekmişti. O dönemde çeşitli uzay teleskoplarından elde edilen verilerle yapılan incelemeler sonucunda, bu parlamanın merkezdeki devasa kara deliğin aktif bir döneme girmesinden kaynaklandığı anlaşılmıştı.
Ancak Şubat 2024'te araştırma ekibi, farklı X-ışını uzay teleskopları tarafından yakalanan ve daha önce gözlemlenmemiş X-ışını patlamalarını (QPE'leri) tespit etti. Gökbilimciler genel olarak QPE'lerin, bir kara deliği çevreleyen ve "toplanma diski" adı verilen aşırı sıcak madde halkası ile yakınındaki bir yıldız veya daha küçük bir kara delik gibi başka bir cisim arasındaki etkileşimden kaynaklandığını düşünüyor.
Daha Güçlü ve Daha Uzun Süreli
Ancak Ansky'den gelen QPE'ler alışılmadık özellikler taşıyor. Araştırmacılara göre bu patlamalar, ortalama QPE'lerden 10 kat daha uzun sürüyor ve 10 kat daha parlak. Dört günden fazla süren her bir patlama, beklenenden tam yüz kat daha fazla enerji açığa çıkarıyor. Bu durum, kara deliklerin daha önce bilinmeyen ve mevcut modellere tam olarak uymayan bir yönünü gözler önüne seriyor.
Bu sıra dışı QPE'ler, bu tür olayların nasıl meydana geldiğini anlama çabalarına önemli katkılar sunabilir. Örneğin, mevcut teorilere göre QPE'lerin en yaygın tetikleyicisi, kara deliğin bir yıldızı parçalayarak kendi toplanma diskine katmasıdır. Ancak Ansky'de böyle bir olayın yaşandığına dair bir kanıt bulunmuyor. Bu da, gözlemlenen QPE'lerin ardında başka bir mekanizma olması gerektiğini düşündürüyor.
Bilimsel makaleye göre, X-ışını patlamaları, toplanma diskindeki küçük bir gök cisminin yörüngedeki maddeyi tekrar tekrar bozmasıyla tetiklenen enerjik şoklardan kaynaklanıyor olabilir. Bir diğer olasılık ise bu tekrarlanan QPE'lerin kütleçekimsel dalgalarla ilişkili olması. Gelecekteki daha gelişmiş gözlem teknolojileri, bu bağlantının doğrulanmasına yardımcı olabilir.
Şimdilik Ansky, kara delikler hakkındaki düşüncelerimizi yeniden şekillendiriyor. Araştırmacılar, Ansky üzerinde yapılacak çalışmaların, kara delikleri ve evrim süreçlerini daha iyi anlamamıza yardımcı olacağını ifade ediyor.