Ara

Uçuş Sırasında Karşılaşılan Yaygın Ama Tehlikeli Olmayan 4 Arıza Tipi

Uçak yolcuları için en ürkütücü anlardan biri, tahmin edilemeyen ani bir alçalma yaşadıkları zamandır. Bir yolcunun ifadesiyle, "Uçak kazasına yaklaşabileceğimiz en yakın an budur." Ancak bu tür durumların, modern havacılık teknolojisi ve sıkı güvenlik protokolleri sayesinde, düşündüğümüz kadar tehlikeli olmadığını bilmek önemlidir.

Uçuş sırasında yaşanan teknik sorunlar, havacılığın doğal bir parçasıdır. Pilotlar bu tür durumlar için kapsamlı eğitim alırlar. Hava araçları, yedekli sistemlerle donatılmıştır ve uyarı sistemleri pilotları olası sorunlar hakkında bilgilendirir. İşte bu güvenlik önlemleri sayesinde, teknik sorun yaşayan uçuşların büyük çoğunluğu, trajik haberlere yol açmadan güvenli bir inişle son bulur.

İşte uçuş sırasında duyabileceğiniz veya deneyimleyebileceğiniz, kulağa korkutucu gelen ancak aslında ustaca yönetilen dört arıza türü ve bunların nasıl ele alındığı:

1. Klima ve Basınçlandırma Sorunları

Nedir?

Uçaklar, genellikle 10.000 metre (yaklaşık 36.000 feet) irtifalarda uçar. Bu yüksekliklerde, atmosfer dışı hava insan yaşamı için elverişsizdir; sıcaklıklar -55°C civarındadır ve solunabilir hava bulunmaz. Bu nedenle, uçak kabinlerindeki hava basıncı, ortalama 2.400 metre (yaklaşık 8.000 feet) rakımdaki gibi bir basınç seviyesinde tutulur. Bu, motorlardan alınan havanın klima sistemi ile soğutulup kabine verilmesiyle sağlanır. Eğer bu sistemde bir aksaklık yaşanırsa veya kabin basıncı herhangi bir nedenle yükselmeye başlarsa, mürettebat bunu bir basınçlandırma sorunu olarak değerlendirir ve önleyici prosedürleri derhal uygular.

Ne Hissedilebilir/Görülebilir?

Ani ve kontrollü bir alçalma (bu durum yolcular için dramatik hissettirebilir), kulaklarda basınç değişimi ve bazen de oksijen maskelerinin düşmesi yaşanabilir. Oksijen maskeleri genellikle kabin basıncı yaklaşık 4.300 metreye (yaklaşık 14.000 feet) aştığında otomatik olarak iner. Ani bir alçalma yaşandığında, maskelerin kullanılmaması durumunda bile, bu durum genellikle güvenli bir şekilde yönetilir.

Pilotlar Ne Yapar?

Kabin basıncıyla ilgili bir sorun tespit edildiğinde, pilotlar hemen oksijen maskelerini takar, acil durum ilan eder ve acil durum alçalma listesini takip ederek uçağı mümkün olan en kısa sürede yaklaşık 3.000 metreye (yaklaşık 10.000 feet) indirirler. Ardından, genellikle uçuş rotasını değiştirerek en yakın havalimanına iniş yaparlar.

2. En Korkulan: Motor Arızaları

Nedir?

Çift motorlu yolcu uçakları, tek bir motorla güvenli bir şekilde uçacak şekilde tasarlanmıştır. Ancak tek motor arızaları dahi ciddi bir durum olarak ele alınır ve pilotlar bu senaryolar için düzenli olarak simülatörlerde pratik yaparlar. Çift motor arızaları ise son derece nadirdir. Örneğin, 2009 yılında yaşanan "Hudson Mucizesi" olarak bilinen olayda, iki motor da kuş çarpması nedeniyle durmuş, ancak uçak New York'taki Hudson Nehri'ne başarıyla indirilmiş ve can kaybı yaşanmamıştır.

Ne Hissedilebilir/Görülebilir?

Yüksek bir ses, titreşim, motordan çıkan kıvılcımlar, yanık kokusu veya ani bir sessizlik hissedilebilir. Bu durum, uçağın geri dönmesine ve acil durum ekiplerinin karşılamasına neden olabilir. Son dönemde yaşanan motor arızalarıyla ilgili haberlerde, yaşanan bu tür durumların ardından dahi uçakların güvenli bir şekilde iniş yaptığı görülmüştür.

Pilotlar Ne Yapar?

Uyarı sistemleri tarafından bilgilendirildikten sonra, pilotlar arızalı motoru tespit eder ve ilgili listeyi takip ederler. Liste genellikle sorunlu motoru kapatmayı, uygun bir irtifaya inmeyi ve seyir halindeyken rotayı değiştirmeyi veya kalkış sonrası bir durumsa kalkış yapılan havalimanına geri dönmeyi gerektirir. Bir motor arızası diğer sistemleri de etkilese bile, mürettebat uyarılar zincirini yönetmek için eğitilmiştir. Örneğin, 2010 yılında yaşanan bir olayda, mürettebatın olağanüstü çabası sayesinde uçak Singapur'a güvenli bir şekilde indirilmiştir.

3. Hidrolik Sorunları ve Uçuş Kontrolleri

Nedir?

Uçağın birçok uçuş kontrol yüzeyi, birden fazla hidrolik veya elektrik sistemi sayesinde hareket eder. Bu sistemlerden biri arızalandığında (örneğin, uçağın dönüşünü sağlayan sol kanattaki kanatçık çalışmadığında), yedekli sistemler sayesinde uçak uçmaya devam edebilir çünkü diğer kanattaki kanatçık hala işlevsel olacaktır.

Mürettebat, özel kontrol listelerini kullanarak ve hız, mesafe ile iniş konfigürasyonunu ayarlayarak güvenli bir iniş sağlarlar.

Ne Hissedilebilir/Görülebilir?

Mürettebatın sorunu gidermesi için daha uzun bir bekleme süresi, kalkış yapılan havalimanına geri dönüş veya normalden daha hızlı bir iniş yaşanabilir. Geçtiğimiz aylarda bir bölgesel uçuş, hidrolik sorunu nedeniyle acil iniş yapmak zorunda kalmıştır.

Pilotlar Ne Yapar?

Uyarı sisteminin tespitinden sonra, pilotlar bir kontrol listesi uygular, iniş konfigürasyonuna karar verir ve en uygun ve en uzun pisti talep ederler. Ayrıca, olası bir duruma karşı acil durum hizmetlerini de hazır bulundururlar.

Bu tür durumlar için gerekli tüm kaynaklar, geçmişte yaşanan aşırı olaylardan (örneğin, tüm hidrolik sistemlerin devre dışı kaldığı bir olay) çıkarılan dersler sayesinde modern uçak tasarımlarına ve eğitim programlarına entegre edilmiştir.

4. İniş Takımı ve Fren Sistemi Sorunları

Nedir?

Yolcu uçaklarının iniş takımları, uçuşun büyük bir bölümünde gövde içinde saklıdır ve iniş öncesinde açılır. Tekerleklerde bulunan fren sistemi, araçlardaki gibi uçağın iniş sonrası hızını düşürmeye yarar. Çok sayıda hareketli parçadan oluştuğu için bazen iniş takımları düzgün bir şekilde açılıp kapanmayabilir veya fren sisteminin etkinliği azalabilir.

Ne Hissedilebilir/Görülebilir?

Önleyici bir geri dönüş, kabinin potansiyel bir zorunlu iniş için hazırlanması veya kabin ekibinden inişten hemen önce "darbe için hazırlanın" talimatı alınabilir. Bunlar korkutucu olsa da, bir şeyler planlandığı gibi gitmezse alınan önlemlerdir. Bu yılın başlarında bir uçuş, iniş takımlarıyla ilgili bir sorun nedeniyle geri dönmüş ve yolculara iniş sırasında "başlarını eğmeleri" talimatı verilmiş, ancak uçak güvenli bir şekilde iniş yapmıştır.

Pilotlar Ne Yapar?

Pilotlar uzun kontrol listeleri kullanır ve sorunu gidermek için bakım mühendisleriyle iletişim kurabilirler. Ayrıca, iniş takımlarını indirmek ve frenleri devreye sokmak için yedek sistemler mevcuttur. Aşırı durumlarda, pilotlar en uzun pisti kullanmak veya iniş takımlarının açılmaması durumunda uçağı karın üzerine indirmek zorunda kalabilirler.

Genel Bakış

Uçuş sırasında yaşanan çoğu arıza, uçuşu güvende tutmak amacıyla bir dizi savunma mekanizmasını tetikler. Kontrol listeleri, kapsamlı eğitimler ve yılların deneyimi, birden fazla yedekli sistem ve sağlam tasarım ile desteklenir. Ve bu uçuşlar genellikle yaşanan o olay gibi, hafif bir sarsıntıyla yerde son bulur. Ani bir alçalma veya acil bir iniş, felaket anlamına gelmez; genellikle güvenlik sisteminin (uçak + mürettebat + kontrol listesi + eğitim + yedeklilik) tam olarak görevini yerine getirdiğini gösterir.

Önceki Haber
Nintendo'nun Gizemli Kısa Filmi Pikmin Evrenine Bağlı! Yeni Proje Yolda Mı?
Sıradaki Haber
Synology Geri Adım Attı: NAS Cihazlarında Üçüncü Parti Disk Desteği Geri Geldi!

Benzer Haberler: