ABD Başkanı Donald Trump, Intel'in CEO'su Lip-Bu Tan ile Beyaz Saray'da bir araya geldi. Bu görüşme, Trump'ın daha önce Tan'ı şirketin Çin yüksek teknoloji sektöründeki yatırımlarından kaynaklanan çıkar çatışmaları nedeniyle istifaya çağırmasının ardından gerçekleşti. Trump, görüşmeyi 'ilginç' olarak nitelendirerek, önümüzdeki günlerde hem kendi kabine üyelerinin hem de Tan'ın şirketin geleceği üzerine görüşmeler yapacağını ve gelecek hafta bir teklif sunacaklarını belirtti.
Trump, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Intel'den Sayın Lip-Bu Tan ile Ticaret Bakanı ve Hazine Bakanı ile birlikte bir görüşme gerçekleştirdim. Görüşme çok ilginç geçti. Kendisinin başarısı ve yükselişi harika bir hikaye. Sayın Tan ve kabine üyelerim önümüzdeki hafta birlikte vakit geçirecek ve bana öneriler getirecekler. Bu konuya gösterdiğiniz ilgi için teşekkürler!" ifadelerini kullandı.
Donald Trump ve Lip-Bu Tan'ın görüşmede neleri ele aldığına dair resmi bir açıklama yapılmadı. Ancak Tan'ın Çin yüksek teknoloji sektörüne yatırım yapan şirketlere sahip olmasının yanı sıra, ABD hükümeti ve dünyanın en büyük teknoloji şirketlerinden birinin başkanı arasında birçok önemli konu bulunduğu tahmin ediliyor.
Intel, günümüzde dünyanın önde gelen çip üreticilerinden biri olsa da, üretim teknolojisi liderliğini TSMC'den geri almak için büyük çaba sarf ediyor. Şirket, milyarlarca dolarlık zararla mücadele ederken, üretim kapasitesi yatırımlarını kısmak ve Ar-Ge bütçelerinde bir miktar indirim yapmak zorunda kalabilir. Fabrika üretimi için gereken devasa maliyetler göz önüne alındığında, Intel'in bu yatırımlarını geri kazanmak ve ürünlerini rekabetçi fiyatlarla sunabilmek için üretimini üçüncü taraflara genişletmesi gerekiyor.
Yaşadığı zorluklara ve zararlara rağmen Intel, küresel ölçekte lider bir çip üreticisi olmaya devam ediyor. ABD merkezli operasyonları, uzay, savunma ve diğer kritik sektörlere ileri düzey üretim kapasiteleri sunarak ülkenin ulusal güvenliği için de büyük önem taşıyor. Ayrıca, güçlü Ar-Ge faaliyetleri ile ABD'nin bilimsel inovasyon liderliğini korumasında da etkili bir rol oynuyor.
Öte yandan, Intel'in büyük ölçekli işten çıkarmalar yapması, ABD'li mühendislik yeteneklerini etkileyerek ülke üzerinde de bir takım olumsuz sonuçlar doğurabiliyor. Çin'e hem gelir hem de tedarik zinciri açısından büyük ölçüde bağımlı olan Intel'in, mevcut durumda ABD'li şirketlerin yöneticileri arasında konuşulan Çin teknolojisi firmalarına olan bağımlılığı azaltma stratejileri, potansiyel çıkar çatışmalarını ele alma ve gelecekteki gümrük vergileri veya ihracat kısıtlamaları gibi konuları da gündeme getirdiği düşünülüyor.