Tayvan, dünyanın en büyük çip üreticisi TSMC'nin ABD'deki yatırımlarını ve teknoloji transferini sınırlayacak yeni bir ihracat kuralını değerlendiriyor. Bu adımın temel amacı, Tayvan'ın yarı iletken alanındaki liderliğini korumak ve ABD'deki üretim kapasitesinin bu liderliği sulandırmasını önlemek olarak belirtiliyor.
Yeni düzenlemeyle birlikte, TSMC'nin en gelişmiş üretim teknolojisinin iki nesil gerisindeki teknolojileri ihraç etmesine izin verilmesi düşünülüyor. Mevcut durumda, Tayvan'ın belirlediği 'N-1' kuralı, bir nesil gerideki teknolojilerin ihracına olanak tanıyor. Ancak önerilen 'N-2' kuralı, özellikle en yeni çiplerin ABD'deki üretimine darbe vurabilir. Bu durum, TSMC'nin ABD'deki hızlı genişleme planlarını yavaşlatabilir.
Tayvan Ulusal Bilim ve Teknoloji Konseyi Başkan Yardımcısı Lin Fa-cheng'e göre, bu yeni politikanın hayata geçmesi durumunda, Tayvan'da geliştirilecek 1.2nm veya 1.4nm sınıfı bir üretim süreci, yurt dışına sadece 1.6nm sınıfı üretimlerin ihraç edilmesine izin verecek. Bu, teknoloji nesilleri arasındaki farkı daha da açacaktır.
Mevcut durumda, TSMC'nin Arizona'daki Fab 21'inin ilk aşaması, N4/N5 üretim teknolojileriyle çip üretebiliyor. Tayvan'daki fabrikalarda ise 3nm sınıfı (N3B, N3E, N3P gibi) üretimler mevcut ve 2nm sınıfına ait N2 üretim teknolojisiyle yüksek hacimli üretime başlanmak üzere. Fab 21'in ilk aşaması hali hazırda N-2 kuralına uyuyor. Ancak 2027'de devreye girecek Fab 21'in ikinci aşamasında 3nm sınıfı teknolojiler kullanılmaya başlandığında, bu tesis N2-2 kuralına uymayacak. Bu noktada, teknoloji nesillerinin sayım şekline göre durum farklılık gösterebilir.
Lin Fa-cheng, TSMC'nin Ar-Ge personelinin büyük çoğunluğunun hala Tayvan'da bulunduğunu ve bu durumun hükümetin gereklilikleriyle uyumlu olduğunu vurguladı. Bu mühendis ve bilim insanı yoğunluğu, gelecekteki süreç geliştirmenin yurt içinde kalmasını sağlarken, şirketin yurt dışındaki üretim kapasitesi ve Ar-Ge merkezlerinin de genişlemesine olanak tanıyor. Ayrıca, yarı iletken endüstrisindeki tüm yetkin personelin yasal denetim altında olduğu ve bunun fikri mülkiyet ile donanım korumasını insan sermayesine kadar genişlettiği belirtildi.
Ek olarak, TSMC'nin gelecekteki ABD yatırımlarının mevcut yasalar çerçevesinde inceleneceği ve belirli eşiklerin üzerindeki projelerin Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı (MOEA) Yatırım Komisyonu tarafından onaylanması gerekeceği ifade edildi.
