Tayvan açıklarında bulunan neredeyse kusursuz bir çene kemiği üzerinde yapılan analizler, gizemini koruyan ve bir zamanlar atalarımızın ilişki kurduğu kadim insan türü Denisovanlar hakkında yeni ipuçları sundu.
Bir zamanlar gezegenimizde yürüyen tek insan türü Homo sapiens değildi. Bu dünyayı, genomlarımızda izleri yazılı olan, uzun zaman önce kaybolmuş birden fazla akrabamızla paylaştık. Bunlardan en bilineni Neandertallerdi.
Ancak daha doğuda, başka bir akrabamız daha yaşamıştı: Denisovanlar. Kalıntılarının azlığı nedeniyle haklarında çok az şey bildiğimiz bu gizemli insan türüne ait önemli bir keşif yapıldı.
Arkeologlar tarafından Penghu 1 olarak adlandırılan bu çene kemiği, bugüne kadar tanımlanan 15'ten az Denisovan fosili içinde en bütünlüklü olanı ve Tayvan'da keşfedilen ilk örnek olma özelliğini taşıyor.
Denisovan kalıntıları daha önce adlarını aldıkları Sibirya'daki Denisova Mağarası'nda, Çin'de Tibet Platosu'ndaki Baishiya Mağarası'nda ve Laos'taki bir mağarada (bu sonuncusunun Neandertal olabileceğine dair şüpheler olsa da) bulunmuştu.
Bu kalıntıların çoğu ya kemik parçaları ya da dişlerden oluşuyor. Henüz tam bir Denisovan iskeleti tanımlanmadı. Genetik analizler onların birkaç yüz bin yıl önce Neandertallerden ayrıldığını öne sürse de, Asya'ya yayılmalarının veya nihai yok oluşlarının kesin zamanlaması belirsizliğini koruyor.
Denisova Mağarası'ndaki tortu katmanlarının tarihlendirilmesi, Denisovanların burayı 300.000 ila 50.000 yıl önce kullandığını gösteriyor. Şimdilik elimizdeki en iyi bilgi bu.
Ayrıca, modern insanlardaki Denisovan DNA kalıntılarına dayanarak, muhtemelen kalıntılarının işaret ettiğinden çok daha geniş bir alana yayıldıklarını biliyoruz.
On yılı aşkın bir süre önce Tayvan'ın batı kıyısının yaklaşık 25 kilometre açığında okyanustan çıkarılmasına rağmen, Penghu 1'in hikayesi, binlerce yıl boyunca içinde yattığı tortu kadar belirsizdi. İnsansı (hominid) ailesinin bir üyesine ait olmasının ötesinde, daha kesin bir kimlik belirlenememiş, DNA elde etme girişimleri başarısız olmuştu.
Şimdi ise Japonya'daki İleri Araştırmalar Lisansüstü Üniversitesi ve Kopenhag Üniversitesi liderliğindeki bir bilim ekibi, bu gizemi çözmek için farklı bir yöntem denedi ve başarılı oldu.
Araştırmaları DNA'ya değil, topluca antik protein analizi veya paleoproteomik olarak adlandırılan bir dizi tekniğe dayanıyordu. Bu süreç, eski kalıntıların kemik ve diş minesinden proteinlerin çıkarılmasını, kütle spektrometrisi gibi tekniklere tabi tutulmasını ve elde edilen verilerle bireyin profilini oluşturmayı içeriyor.
Olası kirleticileri ve potansiyel olarak yanlılığa yol açabilecek faktörleri ortadan kaldırdıktan sonra ekip, fosili Denisovanlar, Neandertaller, modern insanlar ve diğer büyük insansı maymunlarla karşılaştırmak için kullanılabilecek 2.218 amino asit kalıntısı sağlayan 22 protein belirledi. Karşılaştırma, çene kemiğinin gerçekten de insansı kökenli olduğunu doğruladı ve örneklenen binlerce amino asit dizisi varyantından ikisinin yalnızca Denisovanlara özgü olduğu anlaşıldı.
Ayrıca erkek cinsiyetine özgü proteinler de bularak Penghu 1'in on binlerce yıl önce yaşamış bir erkek Denisovan'a ait olduğunu ortaya çıkardılar. Bu birey, Denisova Mağarası'nın yaklaşık 4.000 kilometre güneydoğusunda ve Baishiya Mağarası'nın 2.000 kilometre güneydoğusunda yaşamıştı.
Penghu 1'in tam olarak ne zaman yaşadığını bilmiyoruz; şu ana kadar çene kemiğini tarihlendirme girişimleri 10.000 ila 190.000 yıl gibi geniş bir aralık verdi. Ancak kemik bize Denisovanların Neandertallere göre daha büyük azı dişlerine ve daha sağlam çene kemiklerine sahip olduğunu gösteriyor. Bu fark muhtemelen iki grubun 300.000 ila 400.000 yıl önce ayrılmasından sonra ortaya çıktı.
Araştırmacılar makalelerinde, "Penghu 1'in bir Denisovan çene kemiği olarak tanımlanması, modern insan genomik çalışmalarından elde edilen Denisovanların Doğu Asya'da yaygın olarak dağıldığı çıkarımını doğruluyor" diye yazıyor.
"Artık Avrasya'nın Geç Orta ila Erken Geç Pleistosen döneminde iki zıt insansı grubun bir arada yaşadığı açık: Küçük dişli, uzun ama narin çeneli Neandertaller ve büyük dişli, alçak ama sağlam çeneli Denisovanlar (bir popülasyon veya erkek özelliği olarak)."
Denisovanların kim olduğu ve nasıl yaşadıklarına dair kapsamlı bir resme belki de hiçbir zaman tam olarak sahip olamayacağız, ancak bu keşif, insanlık bulmacasının bu esrarengiz parçasını anlamaya bizi biraz daha yaklaştıran muhteşem bir bulgu.