Bundan 70 yıl önce, 1954 yılında Ann Hodges adında bir kadın, öğleden sonraki uykusu gökten düşen bir göktaşı tarafından bölünerek ulusal çapta tanınır hale geldi. Alabama'da yaşayan Hodges, bir insanı vuran ilk belgelenmiş göktaşı vakası olma özelliğini taşıyor. Şans eseri sadece kalçasından hafifçe yaralandı.
Yakın zamanda, Georgia eyaletinin McDonough kentinde bir evin çatısını delerek içeri giren küçük uzay taşları, yaklaşık 4 metre mesafeden bir adamın yanından geçerek zemini deldi. Bilim insanlarına göre 4.56 milyar yıl önce oluşan bu parçalar, o adamın ölümden döndüğü anlardan biriydi.
Hodges'ın başına gelen bu olağanüstü olay, aradan geçen 70 yıldan fazla zamana rağmen hala büyük bir merak uyandırıyor. Göktaşının sergilendiği Alabama Doğal Tarih Müzesi yetkililerinden Mary Beth Prondzinski, bu olayın çok bilinmeyen yerel efsanelerden biri olduğunu belirtiyor.
Hodges'ı vuran ve Hodges Göktaşı olarak da bilinen bu meteor, 1685 Toro adlı asteroitten kopmuş olabilir. NASA tarafından "Dünya Yakını Asteroid" olarak sınıflandırılan 1685 Toro'nun yörüngesi Dünya'ya oldukça yakındır ve büyüklüğü Manhattan adası civarındadır. Bir göktaşı, uzayda Güneş etrafında dönen kayalık bir cisimdir. Bu cisim veya parçası Dünya atmosferine girdiğinde meteor olur, yere çarptıktan sonra ise göktaşı olarak adlandırılır.
30 Kasım 1954 öğleden sonra, Sylacauga, Alabama sakinleri gökyüzünde parlak bir iz gördüklerini bildirdiler. O dönemde hem atom bombası tehdidi hem de uçan dairelere dair korkular varken, kasaba halkının 911'i araması şaşırtıcı değildi. Hatta bazıları bunun bir uçak kazası olduğunu düşünüyordu.
Ann Hodges, eşiyle birlikte Oak Grove bölgesinde bir ev kiralamıştı. İlginç bir şekilde, evin tam karşısında gökyüzünden düşen bir kuyrukluyıldızı tasvir eden neon bir tabelaya sahip Comet Drive-In Tiyatrosu bulunuyordu.
34 yaşındaki Hodges, o öğleden sonra annesiyle evdeydi. Göktaşı, 30 Kasım öğleden sonra saat 14:46'da Hodges'ın evinin çatısını delerek içeri girdi. Prondzinski'nin ifadelerine göre, Hodges o sırada koltukta battaniyesinin altında uyuyordu ve bu durum muhtemelen hayatını kurtarmıştı. Göktaşı, evin içine girip bir radyoya çarptıktan sonra Hodges'ın kalçasına düştü.
Anneleri, çığlığı duyduğunda kızının yardımına koştu. Olayın ardından ne Hodges ne de annesi tam olarak ne olduğunu anlayabildi. Prondzinski, "Tek bildiği bir şeyin kendisine çarptuğuydu. Yaklaşık 3.8 kilogram ağırlığındaki göktaşıyı bulduklarında, nasıl oraya geldiğini anlayamadılar," diye açıklıyor.
Göktaşı, demir ve nikelden oluşan, taşçıl bir göktaşının bir türü olan kondrittir. Smithsonian Dergisi'ne göre göktaşının yaşı yaklaşık 4.5 milyar yıl olarak tahmin ediliyor.
Meteor atmosferimize girerken parçalanmış, bir parçası Hodges'ı vurmuş, diğer parçası ise birkaç kilometre ötede bulunmuştu. Çiftçi Julius Kempis McKinney, ikinci parçayı at arabasıyla giderken bulmuş ve ev ile araba alacak kadar paraya satmıştı.
Komşular ve polis hemen Ann Hodges'ın evine akın etti. Prondzinski, "Kısa sürede tüm kasaba ne olduğunu görmek için evin etrafını sarmıştı. O günlerde Facebook yoktu ama haberler hızla yayıldı," diye ekliyor.
Eve bir doktor ve polis çağrıldı. Belediye başkanı ve polis şefi, göktaşının girdiği tavan deliğini tespit ettiler. Meteorın çarpmasıyla Hodges'ın kalçasında 'greyfurt büyüklüğünde' bir morluk oluştu. Hodges hastaneye kaldırıldı, ancak bu ciddi bir yaralanmadan ziyade yaşadığı travma ve yaşadığı kalabalık nedeniyleydi. Hodges sakin ve özel bir insandı, şöhretten hoşlanmıyordu.
Eşi Eugene işten eve geldiğinde evinin kalabalıkla çevrili olduğunu gördü. Eğer göktaşı radyoya çarpmadan direkt Hodges'ın üzerine düşseydi, muhtemelen bacağını veya belini kırabilirdi, hatta ölümcül olabilirdi.
Hava Kuvvetleri, göktaşının kökenini belirlemek için el koydu. Bazıları bunun bir uçan daire olduğunu düşünüyordu. Göktaşının meteor olduğu anlaşıldıktan sonra Hodges'lar, mülkiyet hakkı için uzun bir hukuki süreç yaşadı. Ev sahibi, göktaşının kendisine ait olduğunu iddia etti. Hodges ise "Sahip olmak istiyorsan dava etmelisin. Tanrı'nın bana gönderdiğini düşünüyorum, sonuçta beni o vurdu!" demişti.
Dava bir yıl sürdü ve ev sahibi 500 dolara anlaştı. Ev daha sonra yandı ve yerine bir mobil park yapıldı.
Hodges, bir gecede şöhret oldu ve hatta bir yarışma programında yer aldı. Prondzinski, "15 dakikalık bir üne kavuştu. Birçok fotoğraf çekimi yaptırdı. Garry Moore'un 'I've Got a Secret' programına davet edildi, jüri onun ne iş yaptığını veya başına ne geldiğini tahmin etmek zorundaydı," diyor.
Hodges, kiliselerden, çocuklardan ve eğitimcilerden göktaşı hakkında sorular soran mektuplar aldı ancak hiçbirine cevap vermeyerek tüm yazışmaları avukatına bıraktı. "Çok sessiz, çok özel bir insandı. Şöhretten hiç hoşlanmazdı," diye ekliyor Prondzinski.
Hodges, göktaşını Alabama Doğal Tarih Müzesi'ne bağışlamaya karar verdi. Prondzinski, "Göktaşını eline aldığında tüm bu durumdan çok sıkılmıştı. 'Alın sizde kalsın,' dedi," şeklinde açıklıyor. Hodges'ın tek talebi, müzenin avukatlık masraflarını karşılamasıydı.
Prondzinski, göktaşının Hodges ile eşi Eugene arasında sorunlara yol açtığını da belirtiyor. Eşi, göktaşından para kazanmak istiyordu ancak bir alıcı bulamadı. Çift, 1964'te boşandı. Ann Hodges, 1972'de 52 yaşında böbrek yetmezliğinden hayatını kaybetti.
Hodges, bir göktaşı tarafından vurulduğu belgelenen ilk kişidir. Yakın zamanda Georgia'da bir adam ölümden kıl payı kurtuldu. Prondzinski, "Onu bir göktaşı vuran ve hayatta kalıp hikayesini anlatabilen tek kişi. Bu nedenle göktaşının değeri bir milyon doların üzerinde değerlendiriliyor," diyor.
Florida Eyalet Üniversitesi'nden gökbilimci Michael Reynolds, bir insanın aynı anda hem fırtınaya, hem yıldırım çarpmasına hem de kasırgaya yakalanma şansından daha az bir ihtimalle göktaşı tarafından vurulacağını belirtiyor.
Hodges'ın vurulmasından bu yana geçen yıllarda birkaç yakın kaçış vakası yaşandı. En son 26 Haziran'da, ABD'nin güney eyaletlerinde gökyüzünde bir ateş topu görüldü ve McDonough, Georgia'daki bir evin çatısını delerek yere düştü. O evde yaşayan adam, sanki silah sesi duymuş gibi bir ses duyduğunu belirtti.
Georgia Üniversitesi'nden araştırmacı Scott Harris, "Muhtemelen üç ses aynı anda duydu. Biri çatıyla çarpışma sesi, diğeri sonik patlamanın bir konisi ve üçüncüsü de zemine çarpma sesiydi," diyor. Harris, kayaçları incelediğinde göktaşının 4.56 milyar yıl önce oluşmuş olabileceğini, yani Dünya'dan daha eski olduğunu tespit etti. Göktaşı hala üniversitede inceleniyor.
Dünya her gün 100 tondan fazla uzay tozu ve enkazı ile karşılaşıyor. NASA'ya göre, yılda yaklaşık bir kez araba büyüklüğünde bir asteroid Dünya atmosferine giriyor ancak yere ulaşmadan yanıp yok oluyor. Bir uzman, her yıl Dünya'ya yaklaşık 6.100 göktaşı düştüğünü, bunun yaklaşık 1.800'ünün karasal alanlara düştüğünü tahmin ediyor. Bu göktaşlarının çoğu tespit edilmiyor, ancak nadiren Hodges'ın göktaşında olduğu gibi kamuoyunun dikkatini çekiyor.
Örneğin, 1992'de 11 kilogramlık bir göktaşı New York'ta kırmızı bir Chevrolet Malibu'nun üzerine düşmüş, 2013'te ise Rusya üzerinde patlamıştı. 1888'de bir göktaşının bir adamı öldürüp bir başkasını yaraladığına dair de kanıtlar bulunuyor. Arizona'daki yaklaşık 1.6 kilometre genişliğindeki Meteor Krateri, büyük bir göktaşının etkisini göstermektedir.
Prondzinski, Hodges'ın hikayesinin yıllardır popülerliğini koruduğunu ve insanların müzeye gelip bu hikayeyi filmler, oyunlar ve hatta çizgi romanlar için kullanmak istediklerini belirtti.
