Arkeologlar, İsa Gölü (Galile Denizi) yakınlarında yaklaşık 1.400 yıllık, Bizans dönemine ait nadir bir hazine keşfetti. Bulunanlar arasında altın sikkeler ve mücevherler yer alıyor.
Keşfedilen hazinede 97 adet saf altın sikke ve inci, yarı değerli taşlar ve cam gibi materyallerle süslenmiş küpeler de dahil olmak üzere onlarca mücevher parçası bulundu. Ekipler, bu defineyi Golan Tepeleri'nin eteklerinde yer alan antik Hippos (Sussita) şehrini incelerken ortaya çıkardı.
Kazı çalışmasının eş direktörlerinden ve Hayfa Üniversitesi'nden arkeolog, bulunan bu hazinenin bölgede o döneme ait bulunan en büyük beş altın define hazinesinden biri olduğunu belirtti. Sikkelerin yanı sıra mücevherlerin ve küçük para birimlerinin de bulunması, hazineyi daha ilginç ve nümizmatik açıdan önemli kıldığını ifade etti. Bu tür bir buluntu, Hippos'ta ilk kez gerçekleşiyor.
Define, büyük bir taş ve iki antik duvarın yanında yürüyen bir metal dedektörü kullanıcısı tarafından Temmuz ayında keşfedildi. Cihazın aşırı tepki verdiğini ve ardı ardına altın sikkelerin ortaya çıktığını aktardı.
Sikkeler, Bizans İmparatoru I. Justin'in (518-527) saltanatından İmparator Heraklius'un erken saltanatına (610-613) kadar uzanan farklı imparatorlara ait. Bazı sikkelerin üzerinde kumaş kalıntıları olması, hazinenin bir zamanlar bezle sarılmış olduğunu gösteriyor.
Bulunan sikkeler arasında Bizans İmparatorluğu'na ait yüksek altın içeriğine sahip büyük sikkeler olan solidus'lar, solidus'un yarısı değerindeki semissis'ler ve solidus'un üçte biri değerindeki tremissis'ler bulunuyor.
Yaklaşık 1.400 yıllık altın sikkeler ve mücevherlerin neredeyse yeni gibi görünmesinin nadir bir deneyim olduğunu dile getirdi.
Sikkelerden biri özellikle nadirdi; muhtemelen 610 yılında Kıbrıs'ta o dönemin generali Heraklius'un ve oğlu tarafından, imparator IV. Phokas'a karşı başlatılan isyan sırasında basılmıştı. Genç Heraklius'un zaferiyle kurulan Bizans Heraklius hanedanı, 610'dan 711'e kadar hüküm sürdü.
Kazının nümizmatisti (para uzmanı), bu bulgunun dönemin siyasi ve ekonomik tarihine önemli bir katman eklediğini belirtti.
Hazineyi neden gömüldüğü bilinmiyor, ancak tarihsel kayıtlar, 7. yüzyılda Hippos'un çalkantılı bir yer olduğunu gösteriyor. 614 yılında, bugünkü İran ve Orta Doğu ile Orta Asya'nın bazı bölgelerini kapsayan Sasani İmparatorluğu orduları, Bizans Filistin'ini işgal etti. Bölgedeki Hristiyan şehirlerin sakinleri, yabancı askerler ilerlerken servetlerini gizlemişti.
Bölge uzun yıllar boyunca yoğun çatışmalara sahne oldu. 614 saldırısı sırasında Kudüs düştü, ancak Bizanslılar yaklaşık 15 yıl sonra bölgeyi geri aldı. 636'da ise Müslüman orduları bölgeyi yeniden ele geçirdi. Hippos bu dönemde geriledi ve 749'da Celile'de meydana gelen bir depremin ardından terk edildi.
İlk yarısında, Sasani ve Müslüman fetihlerinin o dönemde yaygın bir kaos yarattığı için altın ve bronz sikkelerin en çok acil durum define olarak saklandığı belirtildi. İnsanların korktuğu ve bu nedenle nispeten çok sayıda define, özellikle de para sakladığı ifade edildi.
Araştırmacılar, yeni keşfedilen hazineyi analiz etmeyi planlıyor. Bu analizler arasında sikkelerin okunması, mücevherlerin belgelenmesi ve buluntuları bölgesel bir bağlama oturtacak derinlemesine araştırmalar yapılacak.
Define ne zaman sergileneceği henüz bilinmemekle birlikte, bazı müzelerin bu buluntuyla ilgilenebileceği tahmin ediliyor.
