Bilim dünyası, kurbağaların yumurtlama yerine doğrudan yavru 'kurbağacık' dünyaya getiren üç yeni tür keşfederek heyecan verici bir buluşa imza attı. Bu nadir görülen canlılar, kurbağa ve bukalemun familyasında bilinen canlıların yalnızca %1'inden azı tarafından sergilenen canlı doğum yeteneğiyle dikkat çekiyor.
Keşfedilen bu üç yeni tür, daha önce tek bir tür olarak kabul edilen ve 'ağaç kurbağaları' olarak da bilinen Nectophrynoides cinsine ait. Bu cins, yumurtlama ve larva evresini (kurbağa yavrusu) atlayarak doğrudan yavrularını dünyaya getirmesiyle biliniyor. Araştırmacılar, bu yeni türlerin daha küçük ve parçalanmış popülasyonlara sahip olabileceğini ve ek koruma önlemlerine ihtiyaç duyabileceğini belirtti.
Bu keşiften önce, bilinen 7.000'den fazla kurbağa türünden yalnızca 17'sinin canlı doğum yaptığı biliniyordu ve bunların 13'ü de zaten Nectophrynoides cinsindeydi. Bu yeni çalışma, bu sayıya üç yeni tür daha ekleyerek durumu daha da ilginç hale getiriyor.
Tanzanya'nın Doğu Yayları ve Güney Yaylaları'nda bulunan bu kurbağalar üzerinde yapılan detaylı incelemeler, daha önceki genetik çalışmalarının da işaret ettiği gibi, bölgedeki kurbağaların aslında dört farklı türe ayrıldığını ortaya koydu. Bu türlerden üçü daha önce bilim dünyasına tanıtılmamıştı. Yeni tanımlanan Nectophrynoides saliensis, Nectophrynoides luhomeroensis ve Nectophrynoides uhehe türleri, daha önce bilinen N. viviparus türüne benzese de, genetik yapıları, kafa şekilleri ve omuzlarındaki bezlerin konumundaki ince farklılıklarla ayrılıyor.
Müzelerde korunan yüzlerce kurbağa örneği, bu türlerin tanımlanmasında önemli rol oynadı. Bilim insanları, eski örneklerin bile hangi popülasyonlara ait olduğunu belirleyebilmek için gelişmiş moleküler analiz yöntemlerini kullandı. Bu sayede, 120 yıl öncesine ait örneklerin bile doğru türlere atanması mümkün oldu.
Daha önce tek bir geniş yayılıma sahip tür olarak bilinen bu kurbağaların, aslında daha sınırlı ve parçalanmış yaşam alanlarına sahip birden fazla türden oluşması, türlerin korunma statüsünü yeniden değerlendirmeyi gerektiriyor. Yakın bir akrabası olan Nectophrynoides asperginis türünün 2009 yılında, bir baraj inşaatı ve mantar hastalığı salgını sonrası neslinin tükendiği düşünüldüğünde, bu yeni keşiflerin koruma çabaları açısından aciliyeti daha da artıyor.
Yaşam alanları olan ormanların hızla yok olduğu ve iklim değişikliğinin etkilerine maruz kaldığı Tanzanya'daki bu bölgeler, bu eşsiz kurbağalar için büyük risk taşıyor. Gelecekte yapılacak araştırmalar, her bir türün tehdit altında olup olmadığını belirlemeye ve etkili koruma stratejileri geliştirmeye yardımcı olacak.