Son araştırmalar, İngiltere'nin meşhur Stonehenge anıtındaki mavi taşların, sanılanın aksine, buzulların yardımıyla değil, tamamen insan gücüyle yaklaşık 200 kilometreden fazla bir mesafeden taşınmış olabileceğine işaret ediyor. Bu taşlar, anıtın iç halkasını oluşturan ve her biri 3,5 tona kadar ağırlığa sahip devasa yapılar. Bu, yaklaşık iki sedan otomobilin ağırlığına denk geliyor.
Bilim insanları, bu kadar büyük taşların bu kadar uzak mesafelere taşınmasının gerektirdiği insan çabasının küçümsenemeyeceğini belirtiyor. Bu durumun, Neolitik Çağ insanlarının inanılmaz bir planlama ve organizasyon yeteneğine sahip olduğunu gösterdiğinin altını çiziyorlar.
1924 yılında arkeolog William Hawley tarafından bulunan ve "Newall Boulder" olarak bilinen bir taş, başlangıçta bir buzul hareketiyle taşındığı teorisini gündeme getirmişti. Ancak son analizler, taşlar üzerindeki belirgin izlerin buzul aşınmasından ziyade insan eliyle yapılmış olabileceğini gösteriyor. Yapılan incelemelerde, taşlarda bulunan kenar hasarlarının erozyondan değil, bilinçli bir şekilde şekillendirilmiş olabileceklerini düşündüren özellikler taşıdığı belirtiliyor. Bu bulgulara göre "Newall Boulder"ın, aslında Craig Rhos-y-Felin adı verilen ve Galler'deki Preseli Dağları'nda bulunan bir kaya oluşumundan kopmuş olabileceği öne sürülüyor. Bu teoriyi destekleyen en önemli unsur ise taşın kimyasal yapısının, bulunduğu bölgeyle birebir örtüşmesi.
Bazı araştırmacılar ise bu bulgulara karşı çıkıyor. Farklı bir görüşe göre, mavi taşların Stonehenge'de bulunmasının en basit açıklamasının, buzullar tarafından batıya doğru taşınarak Salisbury Ovası yakınlarına bırakılmış olmaları ve daha sonra anıtı inşa edenler tarafından toplanıp kullanılmış olmaları olduğunu savunuyorlar. Ancak bu teoriyi destekleyenler, eğer taşlar kısmen de olsa buzulla taşınmış olsaydı, daha doğuda bu tür başka kaya örneklerinin de bulunması gerektiğini ve "benekli diyorit yelpaze taşlarının Narberth'in daha doğusunda tamamen yokluğunun insan taşımacılığı lehine güçlü bir kanıt teşkil ettiğini" vurguluyorlar.
Bu devasa taşların tam olarak nasıl taşındığı hala bir muamma. Ancak geçen yıl yayımlanan bir başka araştırma, anıtın merkezindeki "Sunak Taşı"nın da İskoçya'dan yaklaşık 750 kilometre gibi inanılmaz bir mesafeden taşınmış olabileceğini ortaya koymuştu. Eğer insan taşımacılığı hipotezi doğru çıkarsa, Stonehenge insanlığın sadece kas gücü ve ekip çalışmasıyla başardığı inanılmaz mühendislik ve beceri örneklerinden biri olarak tarihteki yerini alacak.