Aldığınız REM uykusu süresi, hafızanızdaki hangi detayların saklanacağını etkileyebilir. Yeni bir beyin çalışması bu iddiayı ortaya koyuyor.
Daha önceki araştırmalar uykunun hafızayı güçlendirdiğini gösterse de, uyku sırasında hafızaların içeriğinin nasıl şekillendiği sorusu daha karmaşık bir konu olmuştur. Şimdi ise bir araştırma, uyku döngüsündeki farklı evrelerde geçirilen zamanın, hafıza depolamanın bu yönünü etkileyebileceğini düşündürüyor.
Uyku döngüsü dört evreden oluşur: hızlı göz hareketi (REM) uykusu ve yavaş beyin dalgalarıyla karakterize edilen "derin uyku" dahil olmak üzere üç non-REM evresi. Araştırmacılar, bu uyku evrelerinin hafızalarımızı nasıl etkilediğini incelemek için 32 sağlıklı genç yetişkinden, beyin aktiviteleri elektroensefalografi (EEG) ile kaydedilirken 96 kelime-resim çiftini öğrenmelerini istedi. EEG, beyin yüzeyindeki beyin dalgalarını izler.
Gönüllüler daha sonra gece boyunca uyurken EEG ile izlendi ve ertesi sabah hafıza testleri yapıldı. Araştırmacılar, "temsili benzerlik analizi" adı verilen bir teknik kullanarak uyku öncesi ve sonrası beyin örüntülerini karşılaştırdı. Bu veriler, bilim insanlarının belirli resimlerle ilişkili detaylı hafızalara (örneğin, bir beagle köpeği fotoğrafı) ve daha geniş, kategorik hafızalara (örneğin, tüm hayvan resimlerini kapsayan) odaklanmasını sağladı.
Çalışmanın ilk yazarı, beyin aktivitesiyle ilişkili hafızaların uyku öncesinden sonrasına nasıl değiştiğini EEG ile izleyebildiklerini belirtti. Ekip, uyku sonrasında bireysel resimlerle ilişkili beyin dalgalarının zayıfladığını, buna karşılık daha geniş kategori sinyallerinin ise sabit kaldığını keşfetti.
Bu değişim, derin uykunun toplam uyku süresindeki payına kıyasla REM uykusunun daha fazla olduğu durumlarda daha belirgindi. Araştırmacılar, bu örüntünün, REM uykusunun beynin yeni hafızaları zaten bilinenlerle ilişkilendirmesine yardımcı olurken, yavaş dalga uykusunun bu hafızaları daha detaylı hallerinde tutmaya yardımcı olduğunu öne sürüyor.
Araştırmacılar, insanlar aynı şeyleri hatırlasalar bile, bu hafızaların ardındaki beyin örüntülerinin değiştiğini ekledi. Bu durum, uykunun sadece hafızaları güçlendirmekle kalmayıp, aynı zamanda beyindeki temsil edilme biçimlerini de yeniden düzenleyebileceğini gösteriyor. REM ve yavaş dalga uykusunun bu süreçlere farklı şekillerde katkıda bulunduğu düşünülüyor.
Bu sonuçlar, hafıza pekişmesinin – beynin yeni hafızaları stabilize etme ve yeniden düzenleme süreci – hem koruma hem de dönüşüm içerdiği kanıtlarına ekleniyor. Beyin, deneyimlerin hafızalarını tam olarak yaşandığı gibi saklamak yerine, doğruluk ile genelleme arasında bir denge kurarak uyku sırasında onları ince bir şekilde yeniden yapılandırıyor olabilir. Araştırmacılar, bu ayrımın, beyindeki bilgi ağlarının zamanla nasıl geliştiğini açıklamaya yardımcı olabileceğini belirtti.
Ancak bu örüntü, derin uyku ve REM uykusunun birbirine karşıt çalıştığı anlamına gelmiyor. Bunun yerine, iki evre, hafızanın farklı yönlerini destekliyor. Bu bulgular, genel bilgileri ve gerçekleri içeren hafızalar ile belirli deneyimlerin hafızaları gibi farklı hafıza türlerinde REM ve yavaş dalga uykusunun tamamlayıcı bir rol oynadığına işaret ediyor.
Düzenli uyku programlarını sürdürmenin bu süreçleri desteklemeye yardımcı olabileceği, çünkü iyi uyku kalitesinin genel olarak sağlıklı bilişsel işlevlerle bağlantılı olduğu belirtildi. Daha uzun REM dönemlerinin, bu çalışmanın vurguladığı hafıza dönüşümünü teşvik edebileceği öne sürüldü.
Bununla birlikte, araştırmacılar bulguların neden-sonuç ilişkisi yerine sadece bir ilişkiyi gösterdiğini belirtti. EEG'nin, bu değişiklikleri yönlendiren beyin bölgelerini tam olarak tanımlamayı engellediği ve kafatasının içine yerleştirilen elektrotlarla alınan kayıtlarla birleştirilmesinin, etkiyi oluşturan devreleri netleştirebileceği ifade edildi. Gelecekteki çalışmaların, uyku sırasında belirli hafızaları yeniden etkinleştirmeyi (örneğin, önceki öğrenmeyle bağlantılı sesleri veya ipuçlarını tekrar çalarak) veya belirli uyku evrelerini kesintiye uğratarak, insanların öğrendiklerini ne kadar esnek kullanabileceklerini değiştirip değiştirmediğini görmeyi deneyebileceği belirtildi.