Amerika Birleşik Devletleri'nde son yıllarda popülerliği hızla artan raket sporu pickleball, göz sağlığı açısından dikkat çekici bir tehlikeyi de beraberinde getiriyor. Yapılan yeni bir araştırmaya göre, bu sporla ilişkili göz yaralanmalarında endişe verici bir artış gözlemleniyor.
Pickleball, son dönemde dünya genelinde olduğu gibi Amerika'da da yoğun ilgi gören bir aktivite haline geldi. Tahminlere göre, sporla ilgilenenlerin sayısı 2024'te 19.8 milyona ulaşarak, bir önceki yıla göre %45, 2020'ye göre ise %311'lik bir artış gösterdi.
Ancak bu popülerlik artışı, beraberinde göz yaralanmalarında da yükselişe neden oldu. JAMA Ophthalmology adlı saygın bir bilimsel dergide yayımlanan çalışma, bu artan ilgiyle birlikte pickleball kaynaklı göz yaralanmalarının da yükselişe geçtiğini ortaya koydu.
Araştırmacılar, bu eğilimi incelemek için Amerikan Ulusal Elektronik Yaralanma Gözetim Sistemi (NEISS) verilerinden faydalandı. Bu sistem, tüketici ürünleriyle ilişkili yaralanmaları belgeleyen bir kamu kaynağıdır ve acil servisleri bulunan yaklaşık 100 hastaneden alınan örneklem verilerini toplar.
2005-2024 yılları arasındaki veriler incelendiğinde, pickleball ile ilişkili toplam 2.472 yaralanma tespit edildi. Bunların 73'ü göz yaralanmasıydı. Bu rakamlar, ülke genelinde bu dönemde yaklaşık 137.470 genel yaralanma ve 3.110 göz yaralanması olduğunu gösteriyor.
Özellikle dikkat çeken bir nokta ise, 2014 yılından önce pickleball ile ilişkili herhangi bir göz yaralanmasının rapor edilmemiş olması. Göz yaralanmalarının %88'inin ise 2022 ile 2024 yılları arasında meydana gelmesi, sorunun ne kadar yeni ve hızlı büyüdüğünü gösteriyor. Araştırmacılar, 2021-2024 yılları arasında göz yaralanmalarının yıllık ortalama 405 vaka arttığını hesapladı.
Göz yaralanmalarının yaklaşık %70'inin 50 yaş ve üstü oyuncularda görülmesi, yaşa bağlı kas kütlesi, kemik yoğunluğu veya denge değişikliklerinin bu yaş grubunu daha savunmasız hale getirebileceği ihtimalini gündeme getiriyor.
Yaralanma nedenleri arasında en yaygın olanı, topun göze isabet etmesi olarak belirtildi. Bunu düşmeler ve raketin çarpması izledi. Göz çevresinde oluşan kesikler (perioküler laserasyonlar) en sık görülen yaralanma türüydü. Daha hafif yaralanmalar arasında kornea çizilmeleri, iris iltihaplanmaları ve göz çevresi morlukları (kısaca 'kızıl göz') yer alıyor.
Görme yetisini tehdit edebilecek daha ciddi yaralanmalar ise gözün önünde kan birikmesi (hiphema), orbita kırıkları, retina dekolmanı (retina yırtılması) ve küre travması (göz küresinin duvarının yırtılması) olarak sıralandı.
Çalışma yazarları, pickleball'daki artışın “amatör oyuncuların” spora dahil olmasıyla desteklendiğini belirtiyor. Araştırmacılar, "Okyanus yaralanmalarındaki artış basitçe oyuncu sayısındaki artışı yansıtabilirken, amatör oyuncuların sınırlı deneyimleri, oyunun kurallarına aşinalıklarının az olması veya fiziksel kondisyonlarının daha düşük olması nedeniyle yaralanmalara daha yatkın olmaları da mümkün" şeklinde yorumda bulundu. Ancak bu hipotezi doğrulamak için daha fazla veriye ihtiyaç duyulduğunu eklediler.
NEISS verilerinin sadece örneklem hastanelerden alındığı ve ulusal verileri tam olarak temsil etmeyebileceği de çalışmada belirtildi. Ayrıca, acil servis yerine ayakta tedavi gören hastaların verilerinin de bu çalışmaya dahil edilmediği vurgulandı. Buna rağmen, araştırmacılar verilerin "endişe verici" bir eğilimi işaret ettiğini belirtti.
Çalışmanın yazarları, "Şu anda pickleball'da göz koruması konusunda resmi bir kılavuz bulunmuyor" ifadesini kullandı. Amerikan Oftalmoloji Akademisi, pickleball oyuncularının oyun sırasında koruyucu gözlük takmasını tavsiye etse de, bu önlemin pickleball organizasyonları tarafından zorunlu tutulmadığı veya teşvik edilmediği belirtildi.
Araştırmacılar, "Yaşa özgü risk faktörleri hakkında farkındalığın artırılması ve göz koruması için standartlaştırılmış öneriler oluşturulması, yaralanma oranlarını azaltmaya ve görme kaybını önlemeye yardımcı olabilir" diyerek sözlerini tamamladı.