Teknoloji devi Palantir'in CTO'su Shyam Sankar, ABD'nin Çin'e olan bağımlılığını sonlandırması gerektiğini ve bunun için ilk adımın bu bağımlılığın bir sorun olduğunun kabul edilmesi olduğunu belirtti. Sankar'ın bir köşe yazısında dile getirdiği görüşlere göre, ABD ve Çin arasında zaten bir ekonomik savaş yaşanıyor ve diğerlerinin de bu gerçeği görmesi gerekiyor. Ancak Sankar, birçok iş liderinin hala bu durumu reddettiğini ve Çin'in "barışçıl yükseliş" söylemine körü körüne inandığını ifade etti.
Yazıda, Nvidia CEO'su Jensen Huang'ın daha önce yaptığı açıklamalara da değinildi. Huang, "Çin şahinciliği" etiketinin Amerikalılar için gurur kaynağı değil, utanç kaynağı olması gerektiğini ve "bunu biz ya da onlar şeklinde düşünmek zorunda olmadığımızı, bizimle ve onlarla birlikte olabileceğini" söylemişti.
Nvidia CEO'sunun bu felsefesini değerlendiren Palantir CTO'su, "Çin'e olan bağımlılığımızı sonlandırmanın ilk adımı, bir sorunumuz olduğunu kabul etmektir" diye yazdı. Sankar, "Kendi sonumuzu finanse ettiğimizi belirten 'Çin şahincilerini' kınayan 'yararlı aptallar' olarak kalmaya devam edebiliriz. Ya da her alımın ve yatırımın hangi sistemin hayatta kalacağını belirleyeceği bir ekonomik savaşın içinde olduğumuz gerçeğine uyanabiliriz" şeklinde devam etti.
Sankar, Huang'ı doğrudan "yararlı aptal" olarak adlandırmasa da, Nvidia CEO'sunun yorumlarına atıfta bulunmasıyla bu ima açıkça ortada. Nvidia CEO'su, en güçlü çipler üzerindeki ihracat kısıtlamalarına her zaman karşı çıkmış ve bu tür bir adımın ABD'ye ters tepebileceğini, çünkü Huawei gibi Çinli şirketlerin küresel standartları belirlemesine olanak tanıyacağını belirtmişti.
Bunun yerine Huang, çiplerinin Çin'de kolayca bulunabilir olmasını istiyor ki Amerikan teknolojisi küresel yapay zeka teknolojisinin bel kemiği haline gelebilsin. Ancak belirtmek gerekir ki Çin, bir zamanlar Nvidia'nın en büyük ihracat pazarıydı ve %95 pazar payına sahipti. İhracat kısıtlamaları ve iki küresel rakip arasındaki devam eden ticaret savaşı nedeniyle bu oran sıfıra düşmüş durumda.
Sankar'ın bu konudaki görüşü ise, Çin'in, güvenilir yerli rakipler geliştirene kadar yabancı şirketleri kendi hedefleri doğrultusunda kullandığı yönünde. Ardından bu şirketler, küresel pazarı daha ucuz ürünlerle dolduracakken, aynı zamanda Pekin orijinal yabancı işletmelerin Çin pazarına erişimini sınırlamak için adımlar atıyor. Ancak Sankar, suçu yalnızca Çin'e yüklemiyor.
Amerikan Şirketleri Suç Ortağı
Amerikan şirketleri, Apple, Tesla, Intel, General Motors, Procter & Gamble ve Coca-Cola gibi devlerin ülkede yoğun yatırım yapmasıyla Çin'in büyümesinde inkar edilemez bir rol oynadı. Bu büyük nakit, teknoloji ve bilgi akışı, Çin'in küresel üretimin lideri haline gelmesini sağladı. Hatta bazı uzmanlar, şirketlerin ucuz iş gücü nedeniyle değil, en son teknolojiyi inşa etmek için gerekli tedarik zincirinin zaten mevcut olduğu tek yer olduğu için Çin'de kaldıklarını söylüyor.
Sankar, ABD'nin bu gelişmeyle yüzleşmesi ve ihmal ettiği sanayi üssünü yeniden inşa etmesi gerektiğini savunuyor. Washington'ın Çin ile ticareti tamamen durdurmak zorunda olmasa da, alternatif piyasalar ve tedarik zincirleri oluşturarak Pekin'in taleplerine uymak zorunda kalmamak için adımlar atması gerekiyor.
Palantir CTO'su, ABD harekete geçmezse mevcut durumun daha da kötüleşeceğini savunuyor, ancak hala bunu görmeyi reddeden oldukça fazla insan var. Bu noktada Upton Sinclair'in şu sözünü alıntıladı: "Bir adamın anlaması zor olan bir şeyi anlaması, maaşının anlamaması üzerine kurulu olduğunda zordur."
Ancak bu uzun ve meşakkatli bir yol olacak, özellikle de pek çok kişi halihazırda Çin'den gelen ucuz mallara alışmış durumda. Ancak yalnızca bu farkındalıkla Amerika Birleşik Devletleri, Pekin'in küresel üstünlükte ABD'yi geçme hedefine karşı egemenliğini sürdürmek için acı verici ama gerekli adımları atabilir.