Ara

Ozempic Gibi İlaçlar Beyindeki ‘Yemek Düşüncelerini’ Susturuyor: Yeni Araştırma Ortaya Koydu

Yemekle ilgili takıntılı ve ısrarcı düşünceler olarak bilinen 'yemek gürültüsü', Ozempic gibi semaglutid içeren ilaçlarla önemli ölçüde azaltılabiliyor. Yeni bir araştırmaya göre, bu ilaçların kilo verme üzerindeki etkilerini daha da güçlendiren bu durum, bilim dünyasında heyecan yarattı.

Bu ilaçlar, vücudun doğal olarak ürettiği glukagon benzeri peptid-1 (GLP-1) hormonunu taklit ederek hücre yanıtlarını tetikleyen reseptör agonistleri olarak biliniyor. Temel işlevleri arasında iştahı azaltmak ve sindirimi yavaşlatmak yer alıyor. Beyin sinyalleşmesinin yanı sıra bağırsak ve diğer organların da bu süreçte rol oynadığı daha önce biliniyordu.

Avusturya'nın Viyana kentinde düzenlenen Avrupa Diyabet Çalışmaları Derneği Yıllık Toplantısı'nda, semaglutid geliştiricisi bir firmanın ve bir pazar araştırma şirketinin araştırmacıları, semaglutidin beyin üzerindeki etkileri ve bunun yemek gürültüsünü nasıl etkilediğine dair bulgularını sundu.

Araştırmada, kilo verme amacıyla semaglutid kullanan Amerika Birleşik Devletleri'ndeki 550 kişi incelendi. Katılımcıların yaş ortalaması 53'tü ve çoğunluğu kadındı. Katılımcıların büyük bir çoğunluğu (%81) ilacı en az dört aydır kullanıyordu.

Bulgular dikkat çekiciydi: Tedaviden önce katılımcıların %62'si sürekli yemekle ilgili düşünceler yaşadığını belirtirken, bu oran ilacı kullandıktan sonra sadece %16'ya düştü. Yemek hakkında fazla düşünme süresiyle ilgili oran da %63'ten %15'e indi. Farklı sorular kullanılmasına rağmen, bu düşüşler tutarlıydı. Kontrol edilemeyen yemek düşünceleri %53'ten %15'e, yemek düşüncelerinin olumsuz etkileri %60'tan %20'ye ve yemek düşüncelerinin günlük yaşamı engellemesi %47'den %15'e geriledi.

Bu etkileyici rakamların yanı sıra, katılımcılar ruh sağlığı, özgüven ve daha sağlıklı alışkanlıklar geliştirme konularında da iyileşmeler bildirdiler. Yemek gürültüsü, kilo verme sürecinde önemli bir engel oluşturabilir. Bu düşünceler, sağlıklı beslenme veya düzenli egzersiz planlarına bağlı kalmayı zorlaştırabilir ve genel iyilik halini olumsuz etkileyebilir.

Ancak bu sonuçların daha fazla veriyle desteklenmesi gerekiyor. Araştırma, doğrudan neden-sonuç ilişkisini göstermiyor, bilimsel testler yerine geriye dönük kişisel bildirimlere dayanıyor ve henüz hakemli bir dergide yayımlanmış değil.

Bu bulgular, Avusturya ve Almanya'dan araştırmacıların yakın zamanda yaptığı başka bir çalışmayla da ilişkilendiriliyor. Bu çalışmada, kilo verme amacıyla semaglutid ve benzeri ilaçlar kullanan 411 yetişkin incelendi.

Bu çalışmada da beyin sinyalleşmesiyle ilgili ilginç keşifler yapıldı ve ilaçların tipik olarak getirdiği kilo kaybı gözlemlendi. Katılımcıların %60'ından fazlası yemek isteklerinde azalma bildirdi ve yarısından fazlası iştahlarında bir düşüş olduğunu belirtti.

Daha da önemlisi, katılımcıların yaklaşık beşte biri tatlı ve tuzlu yiyeceklerin lezzetlerinin daha yoğun algılanmaya başladığını söyledi. Tatlı yiyeceklerin daha tatlı geldiğini belirtenler, isteklerinde azalma yaşama olasılığının %85 daha yüksek olduğunu ifade etti.

Almanya'daki Bayreuth Üniversitesi'nden endokrinolog Othmar Moser, "Bu ilaçlar sadece açlığı kontrol eden bağırsak ve beyin bölgelerinde değil, aynı zamanda tat tomurcuğu hücreleri ve tadı ve ödülü işleyen beyin bölgelerinde de etki gösteriyor" diye açıklıyor. "Bu, tatlılık veya tuzluluk gibi güçlü lezzetlerin algılanma şeklini incelikle değiştirebilecekleri anlamına geliyor. Bu da, sırasıyla iştahı etkileyebilir."

İlk çalışma Viyana'da Avrupa Diyabet Çalışmaları Derneği Yıllık Toplantısı'nda sunulurken, ikinci çalışma Diabetes, Obesity and Metabolism dergisinde yayımlandı.

Önceki Haber
Yapay Zeka Ürünü Proteinler Biyolojik Tehditlere Karşı Kalkanları Deliyor Olabilir!
Sıradaki Haber
Kadim Gizem Çözülüyor: Bataklık Ateşlerinin Bilimsel Sırrı 'Mikroşimşekler' Olabilir mi?

Benzer Haberler: