Ara

Otonom Elektrikli Kamyonlar Kendi Kendine Şarj Oluyor: Lojistik Zincirinin Zayıf Halkası Ortadan Kalkıyor

Küresel ticaretin ve lojistiğin giderek daha karmaşık hale geldiği günümüzde, ürünlerin raflara ulaşması veya online siparişlerin kapımıza gelmesi büyük bir operasyon gerektiriyor. Bu sürecin önemli bir kısmı halihazırda otomatize edilmiş durumda.

Her ne kadar otonom binek araçlar hala yaygınlaşmamış olsa da, dünya genelindeki bazı büyük limanlarda yükleme ve boşaltma işlemleri neredeyse tamamen insansız yapılıyor. Aynı zamanda, lojistik süreçlerinde kullanılan araçların elektrikliye geçişi hızlanıyor, bu da küresel emisyonların azaltılmasına yardımcı oluyor.

Ancak bu otomatik ve elektrikli lojistik hayalinin tek bir insana bağımlı noktası vardı: şarj etme. Araçları prize takma eylemi hala insan eliyle gerçekleştiriliyordu. Bu durum değişiyor. İsveç'teki bir test tesisinde, bir robotik şarj çözümleri şirketi, otonom elektrikli kamyon üreten bir firma ile iş birliği yaparak tamamen otomatik ve temassız bir şarj sistemini başarıyla sergiledi. Bu geliştirme, zaman, para ve hatta can güvenliği açısından önemli kazanımlar vadediyor.

İnsansız Limanlar

Limanlar, devasa vinçlerin 150 metreyi aşan yüksekliklere ulaştığı, 30 tonluk kargo konteynerlerini taşıdığı ve gemilerden depolama alanlarına veya karayolu/demiryolu bağlantılarına sürekli hareketin olduğu etkileyici ve genellikle tehlikeli yerlerdir. Bazı ileri teknoloji limanlarda, bu süreçlerin tamamı otonom olarak yürütülüyor. Bir şirket yetkilisinin belirttiğine göre, dünyanın en gelişmiş liman terminallerinden bazıları tamamen otomatiktir ve neredeyse hiç insan personeli barındırmaz.

Liman gibi tesislerde insan faktörünü ortadan kaldırmak, maliyetleri düşürür ve iş güvenliğini artırır. Çünkü bu tür çalışma ortamları, ortalama iş yerlerine göre çok daha tehlikelidir. Ancak bu otomasyon zincirindeki tek eksik halka, elektrikli araçların şarj edilmesiydi. Otonom yük taşıyıcılar şarj istasyonuna kendi kendine gidebilir, ancak prizi takmak için hala yardıma ihtiyaç duyuyorlardı. İşte tam bu noktada robotik şarj çözümleri devreye giriyor.

İnsansız Priz

Robotik şarj çözümleri üreten şirketin ortaya çıkışı, kurucu ortaklarından birinin 2017 yılında bir otonom taksi operatörünü ziyaret etmesiyle başladı. Araçların kendi kendine gittiğini ancak şarj için bir insanın müdahale ettiğini gördüğünde, bu basit görünen işlemin bile hala insana bağlı olmasından şaşkınlık duyduğunu belirtti.

Sekiz yıl sonra, bu şirket dünya genelinde 50'den fazla otomatik şarj cihazı kurdu ve binlercesini kurmayı hedefliyor. Şirket başlangıçta otonom taksi operatörlerini hedeflese de, elektrikli araç filolarının ve limanların artan otomasyonu nedeniyle asıl ilgi bu alanlardan geliyor.

Şirketin robotik şarj cihazı, 'robotik vekil' olarak adlandırılıyor. Bu sistem, bir şarj fişini tutan bir kolu hareket ettirmek için yapay zeka ve görüntü işleme tabanlı bir sistem kullanıyor. Kol, altı serbestlik derecesine sahip ve makine öğrenmesi sayesinde yeni araçlar ve şarj cihazlarıyla arayüz oluşturmayı büyük ölçüde kendi kendine öğreniyor. Tüketici araçlarından ticari kamyonlara kadar her şeyi kapsayacak şekilde yeterli yüksekliğe ve açıya ulaşabiliyor. Farklı şekil ve boyutlardaki fişlerle de çalışabiliyor.

En büyük zorluklardan biri bazı araçlardaki manuel şarj portu kapakları. Bu durum, robotik kola dijital bir uzantı eklenmesini gerektirmiş. Sistem, şarj portu kapağını açabilir, fişi takabilir ve tekrar kapatabilir, böylece araç üzerinde herhangi bir değişiklik yapılmasına gerek kalmıyor.

Otonom Kamyonları Otomatize Etmek

Dünya genelinde birçok şirket elektrikli kamyon taşımacılığını geliştirmeyi vadediyor. Ancak çok azı bu araçları fiilen kullanıyor. Otonom elektrikli kamyon üreten bir İsveçli firma, bu araçları her gün kullanıma sokan şirketlerden biri. Sürücüyü denklemden çıkararak bir adım daha ileri gidiyorlar.

Fütüristik görünümlü, kabinsiz otonom elektrikli taşıma (AET) araçları, çoğu durumda kendi kendine gidiyor. Ancak uzaktaki operatörler tarafından yönetilen 'kontrol kuleleri' aracılığıyla insani bir desteğe sahipler. Burada, bir kişi birden fazla kamyonu denetleyebilir, güvenli çalışmayı sağlayabilir ve yolda meydana gelen beklenmedik durumları yönetebilir. Bu şekilde, tek bir kişi uzaktan birden fazla kamyonu çalıştırabilir ve yalnızca manuel müdahale gerektiğinde bağlanır.

Şirket yetkilisi, aynı iş gücüyle ne kadar çok araç kullanabilirlerse, verimliliğin o kadar yüksek olacağını belirtiyor. Bu firma, deneme aşamasındaki operasyonlarını uzaktan denetleyen birden fazla kontrol kulesine sahip. Amerika Birleşik Devletleri'ndeki bir tesiste, otonom forkliftler otonom kamyonlara kargo yüklüyor ve buzdolabı gibi ürünler insansız taşınıyor.

Şu anda, AET araçları sahada bulunan bir operatör tarafından manuel olarak şarj ediliyor. Bu küçük bir görev olsa da, bu sürecin otomatikleştirilmesinin ezber bozucu olabileceğini belirtiliyor.

Yetkililer, günümüzde şaşırtıcı derecede çok sayıda kamyonun boş durduğunu veya boş sefer yaptığını söylüyor. Bunun bir kısmı zayıf lojistik planlamadan kaynaklansa da, önemli bir kısmı insan faktöründen ileri geliyor. Otonom elektrikli kamyonlarla taşımacılık sisteminin daha sürdürülebilir, daha verimli, daha dayanıklı ve kesinlikle daha güvenli hale getirilebileceği düşünülüyor.

İnsanların döngüden çıkarılması, araçların 7/24 çalışmasını sağlayabilir ve yalnızca bataryalarını doldurmak için duraklayabilirler. Kendi kendine şarj olan, kendi kendine giden kamyonlar, devasa bataryalar taşımak zorunda kalmadan daha uzun mesafeli teslimatlara da olanak tanıyabilir. Düzenli şarj durakları yapsalar bile, bu kamyonlar yasal veya fiziksel olarak yalnızca operatörlerinin çalışabildiği kadar uzun süre çalışabilen insan kontrollü makinelere göre daha yüksek bir kullanım oranına sahip olabilir.

Bu, işletmeler için önemli maliyet tasarrufu sağlayabilir ve her şey elektrikli olduğu için çevresel potansiyel de güçlüdür. Kara taşımacılığının, bugün dünyanın toplam CO2 ayak izinin yaklaşık %7'sini oluşturduğu ve ağır vasıta elektrikli taşımacılığın tam da bu sorunu çözmeyi hedeflediği belirtiliyor.

Entegrasyon ve Gelecek Potansiyeli

Robotik şarj çözümleri şirketi ile otonom elektrikli kamyon üreticisinin bu ilk birleşimi, İsveç'in Sandhult kentinde bulunan ve on yılı aşkın süredir her şekil ve boyutta sürücüsüz araçlar için güvenli bir test alanı olan bir otomasyon test tesisinde gerçekleşti.

Bu fiziksel bağlantı, sadece bir otomatik şarj cihazının bir otomatik kamyona bağlanmasıyla, yalnızca Amerika Birleşik Devletleri'nde otoyollarda seyreden yaklaşık 3 milyon dizel motorlu kamyonla karşılaştırıldığında küçük bir adımdır. Ancak bir yerden başlamak gerekiyor. Bu teknolojiyi daha açık yollara taşımak nihai hedef olsa da, kontrollü lojistik merkezleri ve limanlar harika bir ilk adımdır. Buralarda kullanım senaryosunun daha basit olduğu, yola aniden fırlayan hayvanlar, çocuklar veya bisikletliler gibi beklenmedik durumların olmadığı belirtiliyor.

İki firmanın sistemlerini birbirine bağlamanın ne kadar karmaşık olduğu sorulduğunda, yazılım entegrasyonunun basit olduğu ancak kamyonun uyumlu hale gelmesi için 'bazı uyarlamalar' gerektiği ifade edildi. Özellikle bu demo için geçici bir çözüm geliştirmek zorunda kaldıklarını belirttiler.

Görünüşe göre, en azından geçici çözümler bulmak şimdilik insanlar için güvenli bir iş olmaya devam edecek.

Önceki Haber
CERN'den Çığır Açan Gelişme: Antimadde Artık Avrupa Yollarında Taşınabilecek!
Sıradaki Haber
Anno 117 Pax Romana Ön İncelemesi: Roma İmparatorluğu'nda Şehir Kurmak Büyüleyici Ama Sabır İstiyor

Benzer Haberler: