Teknoloji dünyasının önde gelen isimlerinden NVIDIA'nın CEO'su Jensen Huang, Çin ile Amerika Birleşik Devletleri (ABD) arasındaki ilişkilerde yeni bir arabulucu olarak öne çıkıyor. Nikkei'nin raporuna göre, Huang'ın bu rolü, daha önce bu pozisyonda bulunan Tesla'nın CEO'su Elon Musk'ın yerini alabileceği şeklinde yorumlanıyor.
Huang'ın bu konudaki ilk önemli başarısı, ABD yönetimini ikna ederek Çinli firmalar için özel olarak tasarlanan NVIDIA H20 yapay zeka (AI) çiplerinin ihracat lisanslarını almayı başarması oldu. Kısıtlamalardaki bu yumuşama ve NVIDIA'nın AI ekosistemindeki güçlü konumu, Pekin'in ABD ile olan iş ilişkilerinde iş liderlerini arabulucu olarak kullanma isteği doğrultusunda Huang'ı favori isimlerden biri haline getirdi.
2025 yılının başları, hem Huang hem de şirketi için zorlu bir başlangıç yapmıştı. ABD yönetimi tarafından getirilen ve çoğu ülkeye ileri düzey AI GPU'larının satışını engelleyen, yalnızca belirli ülkeler dışındaki satışları kısıtlayan yapay zeka yayılım kuralları, NVIDIA'yı olumsuz etkilemişti. Huang ve NVIDIA bu kuralları sert bir dille eleştirirken, Trump yönetiminin Çin'e özel H20 GPU satışını da sınırlama kararı ek bir darbe olmuştu.
H20 yasağı, NVIDIA'yı stoklarını silmeye ve hatta bazı raporlara göre bu GPU'nun üretim hatlarını durdurmaya zorlamıştı. Bu durumun ardından Huang, ABD hükümetini ikna etmek için bir lobi çalışması başlattı. Bu çabalar meyvesini verdi ve Huang Çin'i ziyaret ederken H20 ihracat lisansları için onay alındı.
Çin'deki temasları sırasında da yapmaya devam eden Huang, ülkenin yapay zeka alanındaki gücünü ve NVIDIA'nın buradaki işlerini överek olumlu bir izlenim bıraktı. Huang'ın ABD hükümetiyle olan bağlantıları ve H20 ihracat lisanslarını alma başarısı, Çinli yetkililerin de gözünde onu değerli kıldı. Nikkei'nin haberine göre bu durum, onu ABD ile Çin arasındaki köprü görevinde Elon Musk'ın yerini alabilecek bir konuma taşıyor.
Huang'ın ABD hükümetini H20 ihracat lisansları konusunda ikna etmesindeki temel argümanı, Çin'in yapay zeka ihtiyaçları için Amerikan donanımına bağımlı kalmasını sağlamaktı. Bu yaklaşım sonuç verdi ve Huang'ın ABD ile Çin arasında bir iletişim kanalı oluşturmasına ve Washington'daki ulusal güvenlik yanlılarına bir alternatif sunmasına olanak tanıdı. ABD'li politika yapıcılar, Çin ordusunun yeteneklerini artırmak için kullandığı ekipmanlara yönelik endişeler nedeniyle ulusal güvenlik kaygılarını, Çin'e yönelik AI çip kısıtlamalarının arkasındaki motivasyon olarak gösteriyor.
Bu tür kaygılar, aynı zamanda Tayvanlı TSMC tarafından üretilen ileri düzey çiplerin Çinli teknoloji devi Huawei'ye satışını ve Hollandalı ASML firmasının yüksek teknoloji EUV çip litografi ekipmanlarının Çinli çip üreticisi SMIC'e satışını da kısıtlamıştı.
Bu gerilimler arasında Huang'ın, Asia Society Policy Institute'ten Lizzi Lee'nin Nikkei'ye belirttiği gibi, bazı Çinli analistler tarafından "yıldız gücünü stratejik önemle birleştiren, Pekin'in ABD ile olan köprüsünü oluşturan kişi" olarak görüldüğü ifade ediliyor. Ancak, Huang'ın Çin'deki iş çıkarlarından, gelirinin büyük bir kısmını bu ülkeden elde eden ve önemli bir üretim varlığına sahip olan Musk'a kıyasla nispeten daha izole olduğu da belirtiliyor.
