Mars gezegeninin yamaçlarında beliren ve 'tekrarlayan yamaç çizgileri' (RSL) olarak bilinen bu karanlık, mevsimsel izlerin gizemi giderek aydınlanıyor. Bu ilginç oluşumların, donmuş mevsimsel buzların çözülmesiyle oluşan tuzlu suyun akıntısı mı yoksa kuru kumun yer değiştirmesi mi olduğu uzun süredir merak ediliyordu.
Kesin neden hala tam olarak bilinmese de, devam eden araştırmalar bu manzaralı fenomene dair yeni ipuçları sunuyor. Avrupa Uzay Ajansı'nın (ESA) ExoMars İz Gaz Yörünge Aracı (TGO), geçtiğimiz yıl Noel arifesinde Apollinaris Mons volkanının yamaçlarında bir toz çığından kaynaklanan çizgilerin görüntülerini yakaladı.
TGO'nun Renkli ve Stereo Yüzey Görüntüleme Sistemi (CaSSIS) tarafından elde edilen bu görüntüde, çarpma kraterlerinin soluk bir kümelenmesi ve yamaçların alt kısmındaki karanlık izler görülüyor.
Bu izler, yakın zamanda Nature Communications dergisinde yayımlanan ve "Mars'ta Yamaç Çizgilerini Toz, Kum ve Rüzgarın Belirlediği" başlığını taşıyan bir araştırmanın da odağındaydı.
Bern Üniversitesi Uzay ve Yaşanabilirlik Merkezi'nden (CSH) bir araştırmacı olan Valentin Tertius Bickel'ın da belirttiği gibi, son jeoistatistiksel kanıtlar, RSL'lerin mevsimsel olmayan, "kuru" faktörlerden kaynaklanabileceğini gösteriyor.
Ancak Bickel, karanlık çizgi oluşumunun hızı ve belirli faktörlere bağlı olarak ne sıklıkla meydana geldiğine dair doğrudan, nicel ölçümlerin henüz eksik olduğunu savunuyor.
Bu amaçla, TGO tarafından kaydedilen ve bilim insanlarının 2013 ile 2017 yılları arasında meydana gelen meteor çarpmalarından kaynaklandığını belirlediği çizgiyi inceledi.
Valentin, NASA'nın Mars Keşif Yörünge Aracı (MRO) tarafından 2006 ile 2024 yılları arasında çekilen iki milyondan fazla çizgi görüntüsünü analiz etmek için makine öğrenimi yöntemlerini kullandı. Bu çizgilerin, meteoroid çarpmaları, Mars depremleri ve rüzgarlar gibi mevsimsel olmayan, kuru etkenlerle ilişkili olduğu düşünülüyor.
Bu analizler sonucunda, on dokuz yıllık süreçte bu özelliklerin çoğunun beş belirgin noktada yoğunlaştığını gösteren bir "çizgi nüfusu" ortaya koydu. Ayrıca, yıllık oluşan çizgilerin yaklaşık %0.1'inin meteoroid çarpmaları ve Mars depremleri gibi olaylardan kaynaklandığını belirledi.
Bickel, bir ESA basın bülteninde yaptığı açıklamada, "Toz, rüzgar ve kum dinamiklerinin, yamaç çizgilerinin oluşumunda ana mevsimsel etkenler gibi göründüğünü" belirtti.
"Meteoroid çarpmaları ve depremlerin ise yerel olarak belirgin, ancak küresel olarak nispeten önemsiz etkenler olduğu anlaşılıyor."
Bu sonuçlar, Mars'ta karanlık çizgilerin oluşmasına neyin neden olduğu konusundaki tartışmayı sonlandırabilecek önemli kanıtlar sunuyor. Ayrıca, Mars iklimini hem mevsimsel hem de mevsimsel olmayan şekillerde şekillendiren dinamik kuvvetler hakkında da içgörü sağlıyor.
ESA'nın ExoMars İz Gaz Yörünge Aracı proje bilimcisi Colin Wilson, "Bu gözlemler, Mars'ta bugün neler olup bittiğine dair daha iyi bir anlayış geliştirmemize yol açabilir" dedi. "Dinamik bir Mars'ı ortaya koyan uzun vadeli, sürekli ve küresel ölçekli gözlemler elde etmek, mevcut ve gelecekteki yörünge araçlarının temel hedeflerindendir."
Özellikle gezegenin çevresinin dinamiklerini anlamak, bilim insanlarının Mars hakkında sorduğu en temel soruları yanıtlamaya yardımcı olabilir.
Bunlar arasında, yüzey suyunun nasıl ve ne zaman kaybolduğu, nereye gittiği ve bir zamanlar orada yaşamın gelişip gelişemediği gibi sorular yer alıyor.
Bu soruları yanıtlamak, şu anda Mars'ı keşfeden beş uzay ajansının işlettiği dokuz görevin ana hedefidir. Yüz yıla varmadan insanlı görevler planlanırken, daha fazla robotik görev de planlanmaktadır.