Bilim insanları, güç kaybetmeden esneyebilen ve bükülebilen çığır açıcı bir batarya geliştirdiğini duyurdu. Bu keşif, giyilebilir teknoloji, akıllı tıbbi cihazlar ve insansı hareketlere sahip robotlar için yeni kapılar aralıyor.
Araştırmayı yürüten ekibin açıklamasına göre, bu yeni bataryanın dokusu "biraz macun gibi". Malzeme, örneğin bir 3D yazıcıda istenen şekli vermek için kullanılabiliyor. Bu durum, tamamen yeni bir teknoloji türünün önünü açıyor.
Geleneksel bataryalar genellikle boyut/esneklik ile güç arasında bir denge kurmak zorunda kalır. Ancak bu yeni araştırmada, cihazların enerji ihtiyaçlarından bağımsız olarak negatif ve pozitif yükleri barındırabilen ve iletebilen malzemeler kullanarak bu sorun aşıldı.
Bilim insanları, bataryaların günümüzde elektronik cihazların en büyük ve genellikle en hantal bileşeni olduğunu belirtiyor. Yumuşak ve uyumlu bir batarya ile tasarım sınırlarının ortadan kalktığını, bataryanın elektroniğe tamamen farklı bir şekilde entegre edilebileceğini ve kullanıcıya uyarlanabileceğini vurguluyorlar.
Araştırmacılar, bataryanın aktif bileşenlerini (pozitif ve negatif yüklü kısımlar) organik bir malzeme olan modifiye edilmiş linyitten üretti. Bağlantı noktaları metalik olsa da, bataryanın geri kalanıyla esnek kalabilecek kadar küçük nanografit ve gümüş nanotellerden yapıldı. Bu sayede ortaya, su balonu gibi davranan, genel şeklini koruyan, bol miktarda malzeme tutan ve aynı zamanda esnek kalan bir batarya çıktı.
Geliştirilen bu batarya konsepti, insülin pompaları, kalp pilleri ve işitme cihazları gibi potansiyel uygulamaların yanı sıra, kullanıcının vücuduna uyum sağlayan giysilere entegre edilebilen e-tekstiller ve yumuşak bir şekilde bükülüp esneyebilen yumuşak robotlar gibi alanlarda büyük yenilikler getirebilir.
İletken plastikler (konjuge polimerler) ve kağıt üretiminin bir yan ürünü olan linyit bazlı bu yumuşak batarya, 500'den fazla kez şarj ve deşarj edilebiliyor ve performansını koruyabiliyor. Ayrıca, iki katına kadar gerildiğinde bile aynı şekilde çalışmaya devam ediyor.
Araştırmacılar, konseptin şu anda 0.9 volt gibi düşük bir gerilimde çalıştığını (çoğu batarya minimum 1.5 volt civarındadır) belirterek, bataryanın henüz mükemmel olmadığını kabul ediyorlar. Ancak, gerilim kapasitesini artırmak için yeni kimyasal bileşikler üzerinde çalıştıklarını ifade ettiler.
Uzmanlar, sıvı formdaki bataryaların potansiyel riskler açısından da değerlendirilmesi gerektiğini, özellikle kullanılan malzemelerin zehirli olmaması ve insan cildiyle uzun süreli temas için güvenli olması gerektiğini ekliyor.
