Ara

LSD Keşfiyle İlgili Gizem Çözüldü: Üniversite Öğrencisinden Önemli Mantar Buluşu

Amerika Birleşik Devletleri'ndeki bir üniversite öğrencisi, psychedelic ilaç LSD'ye benzer kimyasallar üreten ve uzun süredir bilim insanlarının aradığı gizemli bir mantar türünü keşfetti.

Çevre mikrobiyolojisi eğitimi alan öğrenci, bu önemli keşfi yaygın olarak bilinen ve halk arasında "sabah sefası" (morning glory) olarak adlandırılan bitkilerin üzerinde yaptı. Özellikle "Heavenly Blue" gibi popüler sabah sefası çeşitlerinde bu mantarın izlerine rastlandı. Bu bitkiler, doğal olarak ergot alkaloidleri adı verilen bir kimyasal sınıfını içeriyorlar.

Ergot alkaloidleri, bilindiği üzere genellikle sadece mantarlar tarafından üretilen bileşiklerdir. 1930'larda İsviçreli kimyager Albert Hofmann, LSD'yi sentezlemek için çavdar üzerinde bulunan bir mantar türünü (Claviceps purpurea) kullanmıştı. Hofmann, sabah sefası bitkilerinin yerel kültürlerde halüsinojenik amaçlarla kullanıldığını öğrendiğinde, bu bitkilerde de benzer kimyasallar üreten bir mantarın olması gerektiğinden şüphelenmiş, ancak o dönemde bu mantarı tespit edememişti.

Öğrenci, tam da Albert Hofmann'ın zamanında bulamadığı, uzun süredir varlığına dair hipotezler üretilen bu mantarı ararken keşfi gerçekleştirdi. Şu anda araştırmacılar, potansiyel tıbbi değeri olabileceği düşünülen bu mantarı laboratuvar ortamında en verimli şekilde nasıl yetiştirebileceklerini inceliyorlar.

Öğrenci, keşifle ilgili yaptığı açıklamada, "Bu fırsatla karşılaşabildiğim için gerçekten şanslıyım. İnsanlar bu mantarı yıllardır arıyordu ve bir gün doğru yere baktım, işte oradaydı" dedi.

Sabah sefası bitkisinin psikoaktif özelliklerini ilk fark edenler, yerli Mezoamerikan kültürleri olmuştu. Albert Hofmann, bu bitkinin kültürel önemini bilerek içindeki sorumlu kimyasalları belirlemişti. Bulduğu ergot alkaloidlerinin daha önce sadece mantarlardan geldiği biliniyordu, ancak Hofmann'ın bitkinin üzerinde bir mantar bulma çabaları o dönemde sonuçsuz kalmıştı.

Geçmişteki araştırmalar, farklı sabah sefası türlerinde ergot alkaloidleri üreten başka mantarların varlığını ve ana sabah sefası türü üzerinde de bu kimyasalları üreten mantarların olduğuna dair moleküler kanıtları ortaya koymuştu. Ancak mantarın kendisinin kimliği netleşmemişti.

Şimdi yayımlanan yeni çalışma ile uzun süredir aranan bu mantar nihayet tanımlandı. Öğrenci, mantarın izlerini bitkinin tohum kılıflarında fark ettiğini belirtti. Ekip üyeleri, mantardan aldıkları DNA örneğini analiz ederek, bunun daha önce diğer sabah sefası türlerinde bulunan mantarlarla akraba yeni bir tür olduğunu tespit etti. Yeni türe, mantarın uzun süre gizli kalmış doğasına atıfta bulunarak Periglandula clandestina adı verildi.

Araştırmacılar, P. clandestina'nın yüksek miktarda ergot alkaloidi üretmede oldukça verimli olduğunu gözlemledi. Bu kimyasalların bitkiyi otçullara karşı koruyarak simbiyotik bir ilişki kurmasına yardımcı olduğu düşünülüyor.

Diğer yandan, ergot alkaloidleri tarım için bir sorun oluşturabilir. İnsanların tükettiği gıdaları ve hayvan yemi olarak kullanılan otları kirleterek hem insan hem de hayvan sağlığı için risk taşıyabilirler. Örneğin, LSD'nin sentezinde kullanılan C. purpurea mantarının yol açtığı tahıl kirliliği, "ergotizm" adı verilen, kangren, kasılmalar, çift görme ve halüsinasyon gibi ciddi belirtilere neden olan bir hastalığa yol açmıştı.

Ancak ergot alkaloidleri, migren gibi çeşitli rahatsızlıkların tedavisinde kullanılan ilaçların üretiminde de önemli bir rol oynar. Bu nedenle, yeni keşfedilen bu mantarın hem tıp hem de tarım alanında potansiyel uygulamaları olabileceği düşünülüyor.

Araştırmada yer alan bilim insanları, "Pek çok madde zehirli olabilir, ancak doğru dozda uygulandığında veya moleküler yapısı değiştirildiğinde faydalı ilaçlara dönüşebilirler. Bu bileşikleri inceleyerek, potansiyel yan etkilerini nasıl aşabileceğimizi anlayabiliriz. Bunlar hem tıp hem de tarım için büyük önem taşıyan konular" şeklinde değerlendirmede bulundu.

Albert Hofmann da LSD'yi ilk sentezlediğinde aslında mantarın tıbbi özelliklerini araştırıyordu. Maddenin güçlü psikoaktif etkilerini ise, yanlışlıkla cildine damlaması sonucu fark etmiş ve daha sonra bilerek alarak bu etkiyi doğrulamıştı.

Önceki Haber
AMD'nin Yeni Ekran Kartı Merak Uyandırdı: RX 9060 XT'nin 8GB Versiyonu Neden Sınırlı Dağıtıldı?
Sıradaki Haber
Bakışlarınızdaki Bilimsel Sır: Heyecanlanınca Gözbebekleri Neden Büyür?

Benzer Haberler: