Rönesans'ın dahi ismi Leonardo da Vinci'nin, zamanının çok ötesinde geometrik anlayışa sahip olduğu biliniyor. 1490 yılında çizdiği ve 'ideal insan vücudu'nu temsil eden ikonik eseri Vitruvian Adam'ın oranları, 19. yüzyılda resmi olarak tanımlanan bir matematiksel orana dayanıyor olabilir. 500 yılı aşkın süredir sanat tarihçileri ve bilim insanlarının aklını kurcalayan bir soru vardı: Da Vinci, neden kolları ve bacakları için bu kadar özel oranlar seçmişti?
Sonunda bu gizemin çözüldüğüne inanılıyor. Bir Londra diş hekimi tarafından yapılan yeni bir araştırma, Vitruvian Adam'ın çiziminde, özellikle bacak arasından gizlenmiş önemli bir detayı ortaya çıkardı: Eşkenar bir üçgen. Araştırmacı, bu üçgenin, sanat tarihinin en çok analiz edilen ama bir o kadar da şifreli eserlerinden biri için bir açıklama getirebileceğini öne sürüyor.
Vitruvian Adam, antik Romalı mimar Vitruvius'un yazılarından ilham alıyor. Vitruvius, mükemmel insan vücudunun bir daire ve kare içine sığması gerektiğini savunuyordu. Da Vinci'nin çiziminde, kollarını iki yana açıp bacaklarını birleştirmiş bir figür, bir kare içine kusursuzca yerleştirilmiş. Daire ise, kollar yukarıda ve bacaklar açık bir duruşu kapsıyor.
Yaygın bir açıklama, Da Vinci'nin Vitruvian Adam'ın oranlarını Altın Oran'a dayandırdığı yönündeydi. Ancak bu oranlar, çizimdeki ölçülerle tam olarak örtüşmüyordu.
Araştırmacının belirttiğine göre, bu geometrik gizemin çözümü 'basit bir şekilde göz önünde duruyormuş'. Da Vinci'nin kendi notlarında belirttiği gibi: "Bacaklarınızı açtığınızda ve ellerinizi başınızın üst çizgisini değecek kadar kaldırdığınızda, bacaklarınız arasındaki boşluk eşkenar bir üçgen oluşturacaktır."
Bu üçgenin matematiksel hesaplamaları yapıldığında, adamın ayaklarının açıklığı ile göbeğinin yüksekliği arasındaki oranın yaklaşık 1.64 ile 1.65 arasında olduğu bulundu. Bu oran, 1.633'lük tetrahedral oranına oldukça yakın. Tetrahidral oran, en yakın şekilde paketlenmiş dört kürenin merkezlerinin yüksekliğinin tabanına oranı gibi, benzersiz bir dengeye sahip geometrik bir form olarak biliniyor ve 1917'de resmi olarak tanımlandı.
Bu oranın önemi, diş hekimliğinde kullanılan ve 1864'ten beri var olan benzer bir üçgen prensibinden de anlaşılabilir. İnsan çenesinde düşünüldüğünde, Bonwill Üçgeni, çenenin en uygun işlevsel konumunu belirliyor ve bu üçgenin oranı da yine 1.633.
Araştırmacı, bu tesadüf olmadığını düşünüyor. Doğada bulunan mineraller, kristaller ve diğer biyolojik paketleme sistemlerine benzer şekilde, insan çenesinin tetrahedral geometriler etrafında doğal olarak organize olduğunu ve bu durumun mekanik verimliliği en üst düzeye çıkardığını öne sürüyor.
Eğer bu görüş doğruysa, Da Vinci, Vitruvian Adam'ı çizerken evrensel bir prensibe rastlamış olabilir. Araştırmacı, "Optimal kristal yapılarında, biyolojik mimarilerde ve Fuller'ın koordinat sistemlerinde görülen aynı geometrik ilişkilerin, insan oranlarına kodlanmış göründüğünü" belirtiyor. Bu durum, Leonardo'nun gerçekliğin matematiksel doğası hakkında temel doğruları sezgisel olarak anladığını düşündürüyor.
Diğer bilim insanlarının bu görüşe katılıp katılmayacağı henüz bilinmiyor, ancak Da Vinci'nin eşkenar üçgeni notlarında belirtmiş olması, Vitruvian Adam'ın bacakları arasındaki geometrinin önemli olduğunu gösteriyor.
