Ara

Kurtların Dönüşü Yellowstone’da Aspen Ormanlarını Yeniden Canlandırdı: Bilim Dünyası Şaşkın!

Yellowstone Ulusal Parkı'nda uzun yıllar süren tartışmaların ardından ekosisteme kurtların geri dönmesi, bölgedeki aspen ormanlarının yeniden canlanmasını sağladı. Bu, parkın ekosistemlerinin kendi kendini sürdürebilirliğini korumasında yırtıcıların rolünü savunan doğa korumacılarının çabalarını doğrulayan önemli bir gelişme olarak kayıtlara geçti.

Kurtların (Canis lupus) ve titrek kavak ağaçlarının (Populus tremuloides) arasındaki kritik bağlantı, 1920'lerde kurtların parktan yok edilmesiyle belirginliğini yitirmişti. Bu durum, hükümetin kurt, çakal ve puma gibi yırtıcıları avlamayı teşvik eden kontrol programlarının bir sonucuydu.

Kurtların avları arasında, kavak ve pamukçuk fidanlarını kemiren ve toprağı tırnaklarıyla ezen geyikler (Cervus canadensis) bulunuyor. Doğal yırtıcılar tarafından kontrol edilen geyik popülasyonları, dolayısıyla da ağaçlara verilen zarar sınırlı kalıyor. Ancak kurtların yokluğunda, geyik sayısı artıyor ve fidanlara olan düşkünlükleri aşırı otlamaya yol açıyor.

1934 gibi erken bir tarihte, bir bilim insanı ekibi parkın ilk görüldüğünde "içler acısı durumda olduğunu" ve "o zamandan beri sürekli bozulduğunu" belirtmişti. Eski kavaklıklar kururken, yerlerine yeni ağaçlar dikilemedi. Olgun kavaklara bağımlı kunduzlar ve oyuklarda yuvalanan kuşlar gibi türler, yaşam alanlarını kaybetti. Kurtların yokluğu, ekosistemin çöküşüne neden oluyordu.

On yıllarca süren başvuruların ardından, 1995 yılında kurtlar parka yeniden salındı. Kanada'daki Jasper Ulusal Parkı'ndan getirilen bir popülasyon, yer edindikten sonra geyikleri avlama ve dolaylı olarak genç ağaçları koruma rollerini üstlendi. Günümüzdeki kavaklıkların çoğu, ağaçların fidanlık evresini geçemeyeceği endişesiyle, gelecekte ağaçların yok olması bekleniyordu.

Ancak otuz yıl sonra, bu kurtlar parkta 1940'lardan bu yana ilk kez üst bir örtü oluşturan yeni bir nesil kavak ağacını hayata döndürdü. Kırılgan fidanlık evresini başarıyla atlatan bu ağaçlıklar, kurtların yeniden salınması programının başarısının ve en üst yırtıcıların sağlıklı bir ekosistemi korumadaki öneminin bir kanıtı olarak öne çıkıyor.

Oregon Eyalet Üniversitesi'nden ekolojist Luke Painter, çalışmanın liderliğini yaparak "Büyük etçil hayvanların yeniden salınması, on yıllardır durmuş olan bir iyileşme sürecini başlattı" açıklamasında bulundu. Painter ve ekibinin incelediği 87 kavaklık alanının yaklaşık üçte birinde bol miktarda uzun fidan bulunduğunu, bunun da 1990'larda hiç fidan bulunmadığına dair bulgularla karşılaştırıldığında dikkate değer bir değişiklik olduğunu belirtti.

Painter ve ekibi tarafından tanımlanan fidanlar, 2 metreden kısa olanlar veya göğüs hizasında çapı 5 santimetreden ince olan gövdelere sahip olanlar olarak belirtildi. İncelenen alanların yüzde 43'ünde, bu çap sınırını aşan yeni ve küçük ağaçlar bulundu. 1998'den bu yana, 2 metreden uzun fidanların yoğunluğu 152 kat arttı, bu da uzun vadeli hayatta kalma şansının önemli ölçüde yükseldiği anlamına geliyor.

Bu etkinin, iklim gibi başka faktörlerden değil, kurdun parka dönmesinden kaynaklandığından emin olmak için ekip, geyiklerin ağaçları yeme oranlarını da ölçtü. Bol miktarda uzun fidan barındıran kavaklıkların, otlanma oranlarının çok daha düşük olduğu, geyikler tarafından sürekli kemirilen diğer alanların ise bu yeni orman örtüsünü üretemediği tespit edildi.

Painter, bunun ağaçların iyileşmesinin bir "üstten alta trofik kaskatın" bir parçası olduğunun kesin bir işareti olduğunu söyledi. "Bu, olağanüstü bir ekolojik restorasyon örneği" diyen Painter, "Kurtların yeniden salınması, biyoçeşitliliğin ve habitat çeşitliliğinin artmasına katkıda bulunan uzun vadeli ekolojik değişiklikler getiriyor" şeklinde konuştu.

Önceki Haber
AMD'den PC'lere Yapay Zeka Devrimi: Dev Modeller Artık Yerel Olarak Çalışıyor!
Sıradaki Haber
İş İstasyonlarının Sınırları Zorlanıyor: V-Color'dan Threadripper Pro 9000 Serisi İçin Dev RAM Modülleri!

Benzer Haberler: