Kuantum bilgisayarlar, son zamanlarda teknoloji dünyasının en çok konuşulan konularından biri haline geldi. Özellikle Google'ın Willow çipinin yaptığı bir hesaplama, mevcut en hızlı süper bilgisayarların dahi tamamlaması on septilyon yıl sürecek bir görevi sadece 5 dakikada gerçekleştirmesiyle büyük yankı uyandırdı. Bu gelişme, piyasaların ve Elon Musk gibi önde gelen isimlerin de dikkatini çekti.
Google'ın Willow kuantum hesaplama mimarisi, iki önemli özelliğiyle öne çıkıyor. Birincisi, sistem ölçeklendikçe daha fazla kübit eklenerek hataları dinamik olarak azaltıyor. Bu, kuantum hesaplama alanındaki önemli bir engelin aşılması anlamına geliyor.
Bu gelişme, Bitcoin'in geleceği hakkında bazı endişelere yol açtı. Bitcoin'in güvenliği AES şifrelemesi ile sağlanıyor ve kuantum bilgisayarların bu şifrelemeyi teorik olarak kırabileceği düşünülüyor. Ancak, mevcut durumda Bitcoin şifrelemesini kırmak için yaklaşık 1500 kübitin 15-20 yıl boyunca sürekli çalışması gerekiyor. Karşılaştırma yapmak gerekirse, Google'ın Willow çipinin şu anda sadece 105 kübiti bulunuyor.
Yine de, kuantum bilgisayarların zamanla AES şifrelemesini kıracak kadar güçlenmesi oldukça muhtemel. Bu gerçekleştiğinde, mevcut Bitcoin fiyatlarıyla yaklaşık 879 milyar dolar değerinde bir varlığın kontrol altına alınabileceği tahmin ediliyor.
Yapılan yeni bir analize göre, şu anda dolaşımdaki Bitcoin arzının %11 ile %37'si arasında bir miktar, yani 2.3 milyon ila 7.8 milyon Bitcoin, şifre anahtarlarının unutulması veya sahiplerinin vefat etmesi gibi nedenlerle erişilemeyen pasif cüzdanlarda bulunuyor.
Bu durum, kuantum bilgisayarlar AES şifrelemesini çözebildiğinde, bu pasif cüzdanlardaki Bitcoin'lerin erken davrananlar tarafından ele geçirilme ihtimalini doğuruyor. Hatta bu durumun, Bitcoin'de büyük bir düşüş döngüsünü tetikleyebileceği de öngörülüyor.
Kuantum bilgisayarların şifrelemeyi çözdüğü zamana kadar, Bitcoin sahiplerinin büyük çoğunluğunun kuantum saldırılarına karşı güvenli hale getirilmiş cüzdanlara geçiş yapmış olması bekleniyor. Ancak, pasif cüzdanların, özellikle de sahiplerinin vefat etmesiyle kaybedilen coinlerin durumu farklı olacaktır.
Elbette, bu potansiyel büyük kazançlar, kuantum bilgisayarların mevcut sınırlı yetenekleri göz önüne alındığında henüz uzak bir ihtimal olarak görünüyor.
