Apple'ın en yeni iPhone modelleri, şirketinin sunduğu en üst düzey teknolojiyi barındıran A19 ve A19 Pro çiplerine ev sahipliği yapıyor. Bu çipler, mobil dünyada performansın sınırlarını zorluyor. Özellikle PassMark'ın tek iş parçacıklı (single-threaded) performans testinde A19, masaüstü bilgisayarların işlemcileri de dahil olmak üzere piyasadaki tüm çiplerden daha yüksek skorlar elde etmeyi başardı.
Bu başarıyı etkileyici kılan en önemli faktörlerden biri ise A19'un bunu olağanüstü düşük güç tüketimiyle ve harici bir soğutma sistemine ihtiyaç duymadan, yani pasif soğutma ile gerçekleştirmesi. Bu, Apple'ın mobil işlemci tasarımındaki mühendislik harikasını gözler önüne seriyor.
A19 ve A19 Pro arasındaki performans farkı neredeyse ölçülemeyecek kadar az olsa da, standart A19 modeli 5.149 puan alarak tek iş parçacıklı performans tahtına oturdu. A19 Pro ise 5.088 puanla onu yakından takip etti. Bu durum, iki çipin aynı çekirdek mimarisine sahip olmasından, yalnızca çekirdek sayılarındaki farklılıklardan kaynaklanıyor.
A19, Apple'ın kendi masaüstü sınıfı M3 Ultra işlemcileri (hem 28 çekirdekli hem de 32 çekirdekli versiyonları), Intel'in Core Ultra 9 285K'sı ve hatta AMD'nin EPYC 4585PX'i gibi güçlü rakiplerini geride bırakmayı başardı. Bu karşılaştırılan çiplerin tümü, yüksek performans için aktif soğutmaya ihtiyaç duyan modeller.
Her ne kadar bu testlerde nominal TDP değerleri belirtilse de, tek iş parçacıklı bir yükte gerçek güç tüketimi bu değerlerden oldukça farklı olabiliyor. PassMark'ın tahminlerine göre, A19'un tek iş parçacıklı yükte yaklaşık 4W güç tüketirken, Intel Core Ultra 9 285K'nın 44W ve AMD EPYC'nin ise 56W civarında güç tükettiği düşünülüyor. Bu devasa fark, A19'u verimlilik açısından açık ara öne geçiriyor.
Elbette A19'un çoklu iş parçacıklı (multi-threaded) performansta diğer üst düzey masaüstü işlemcilerle yarışması beklenemez. Bunun temel nedeni, mobil bir çip olması ve doğal olarak daha az çekirdeğe sahip olması. Ayrıca, A19'un yer aldığı iPhone 17'nin bu denli yüksek skorlar elde etmesi, hatta buhar odası (vapor chamber) gibi gelişmiş bir soğutma çözümüne sahip olmaması düşünüldüğünde daha da dikkat çekici hale geliyor. Ancak bu testlerin bilimsel bir makale olmadığını ve sonuçların bu bağlamda değerlendirilmesi gerektiğini unutmamak gerekir.
