Intel, TSMC'nin eski yöneticisine karşı açtığı davaya yanıt vererek, CEO Lip-Bu Tan'ın, Wei-Jen Lo'nun şirkete katılımını "tamamen desteklediklerini" ve teknoloji transferi iddialarının temelsiz olduğunu belirtti. Bu durum, çip üretiminde iki dev arasında gerilimi artırıyor.
Intel CEO'su Tan, TSMC Eski Yöneticisinin Geçişiyle İlgili Teknoloji Transferi İddialarını Reddediyor
TSMC'nin eski bir yöneticisinin Intel'e geçişiyle ilgili yaşanan gerilim, Tayvanlı devin resmi dava açmasının ardından kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Davaya göre, TSMC'den ayrılan üst düzey bir yönetici Intel'e katılıyor ve Tayvanlı şirket, bu durumun kritik bilgilerin Intel'e sızdırılmasına ve rekabette haksız avantaj sağlanmasına yol açacağından endişe ediyor.
Intel CEO'su Lip-Bu Tan, çalışanlara gönderdiği bir dahili yazıda, TSMC'nin eski yöneticisinin şirkete katılımını tam olarak desteklediklerini vurgulayarak, tüm suçlamaların asılsız olduğunu ifade etti. Tan, bu isimden ilk kez bu kadar net bir şekilde bahsetmesinin, transferin kesinleştiğine işaret ettiğini belirtti. TSMC'nin dünkü dava dilekçesinde, eski yöneticinin Intel gibi rakiplere fayda sağlayabilecek 'gizli bilgilere' erişimi olduğu iddia edilmişti.
Tan, bu iddiaları bir kez daha reddederek, Intel'in fikri mülkiyet yasalarını ihlal etme gibi bir niyeti olmadığını söyledi. Intel'in 18A ve ötesi gibi süreç teknolojilerinin, PowerVia ve RibbonFET gibi uygulamalarda TSMC'den farklılaştığına dikkat çekildi. Ayrıca, Intel'in yüksek NA EUV teknolojisini erken benimseyen bir şirket olduğu ve TSMC'de bu teknolojinin henüz bulunmadığı belirtildi.
Intel Foundry'nin, Lo'nun katılımından fayda sağlayabileceği tek alanın, özellikle ABD'li müşterilerin harici bir üretim tesisi ararken beklentilerini anlama konusundaki tedarik zinciri dinamiklerini kavrama yeteneği olabileceği değerlendiriliyor. Teknoloji transferi olasılığına karşı ise Intel, böyle bir durumun söz konusu olmadığını kesin bir dille reddetti.
Bu gelişmenin nasıl evrileceği merakla bekleniyor. Şimdilik bu durum, hem TSMC hem de Intel için oldukça kritik bir anlaşma niteliği taşıyor.
