Ara

İnsanlık Tarihini Yeniden Yazabilir: Homo Naledi Ölülerini 120.000 Yıl Önce Gömüyor Olabilir mi?

İnsan türü Homo sapiens'in ölülerini gömen ilk tür olup olmadığına dair süregelen tartışma, yeni iddialarla birlikte yeniden alevlendi. Bilim insanları, Güney Afrika'da bulunan ve az gelişmiş beyinli bir insan türü olan Homo naledi'nin, modern insanlardan çok daha önce ölülerini gömdüğüne dair yeni kanıtlar sundu. Bu bulgu, insan evrimi anlayışımızı kökten değiştirebilir.

On yıldır süren bilimsel tartışmalarda, antropologlar Homo naledi'nin kültürel gömme pratiklerine sahip olduğu hipotezini savunuyor. Son yayımlanan hakemli bir makale, Güney Afrika'daki 'insanlığın beşiği' olarak bilinen bölgede bulunan bir hominin mezarlığının yeniden incelenmesini sunuyor. Bu çalışma, önceki eleştirilere yanıt vererek, bölgenin en eski cenaze töreni kanıtlarından bazılarına ev sahipliği yaptığı iddiasını güçlendiriyor.

Ekip, çok sayıda Homo naledi kemiğinin Johannesburg yakınlarındaki bir mağara sisteminin derinliklerinde nasıl bulunduğuna dair en basit açıklamanın bu kültürel pratikler olduğunu belirtiyor. Bu homininlerin 240.000 yıldan daha uzun bir süre önce yaşadığı düşünülüyor. Oysa modern insanlar ve kuzenleri Neandertallerin ölülerini gömmeye yaklaşık 120.000 yıl önce başladığı tahmin ediliyor.

Homo naledi'nin kendi türümüzden 120.000 yıldan daha önce ölülerini gömmüş olabileceği iddiası oldukça çarpıcı. Bu nedenle, diğer bilim insanlarının bu iddiayı kesinleştirmek için güçlü kanıtlar istemesi doğal. Bu hipotez ilk olarak 2015 yılında ortaya atılmış, Güney Afrika'daki bir mağarada daha önce bilinmeyen bir hominin türüne ait en az 15 bireyin fosil kalıntılarının bulunduğu duyurulmuştu. Duvarlardaki oyuklar ve kömür parçaları, bilim insanlarını buranın kasıtlı bir mezar yeri olduğu düşüncesine itmişti. Ancak, kanıtlar dolaylıydı ve kültürel gömmenin ne anlama geldiği ve nasıl kanıtlanacağı konusunda büyük bir tartışma yaratmıştı.

2023 yılında yayımlanan ve son kazılara ilişkin ön baskı makaleleri, birçok bilim insanını ikna etmedi. Kömürlerin doğru tarihlendirilmediği, mezar çukurlarının net olmadığı ve duvarlardaki oymaların insan yapımı olmayabileceği gibi eleştiriler yapıldı. 2024'te yayımlanan dikkatli bir inceleme ise, bu çalışmanın Homo naledi'nin kasıtlı cenaze törenleri için yeterli kanıt sunmadığını belirtti.

Ancak, bu eleştirilere rağmen ekip çalışmalarına devam etti. En son yayımlanan makalelerinde, en az üç lokasyonda vücutların mağara sistemine girdikten kısa bir süre sonra tortu ile kaplandığını açıklıyorlar. Bu durum, kemiklerin mağaraya düşüp zamanla tortu ile kaplandığı fikrini çürütüyor. Yazarlar, "Burada sunduğumuz çalışma, ne yerçekimi ve bunun sonucundaki tortu yığılmasının, ne eğimli yüzeydeki vücutların aşağı doğru hareketinin, ne yavaş, kademeli tortulanmanın, ne de daha önce hipotezleştirilmiş herhangi bir 'doğal' sürecin Homo naledi'nin bulunduğu yer ve bağlamı açıklayamayacağını gösteriyor" diyor. "Burada ilk kez, Homo naledi'nin bedenlerin gömülme sürecine doğrudan dahil olduğu hipotezini değerlendirdik."

Bu yılın başlarında makalenin ortak yazarlarından antropolog, ekibin sonuçlarını hakemli incelemeden önce neden açıkça yayımladığını eleştirmenlere açıkladı. Bu süreçte tüm incelemelerin kamuya açık ve şeffaf olmasının bir avantaj olduğunu belirten Hawks, "Paleoantropolojide uzun zamandır bulunuyorum. İlginç bir şey yapmadan zorlu incelemelerle karşılaşamazsınız. Bilim insanları olarak gözlemden yoruma kadar işin mümkün olduğunca şeffaf olmasını desteklemeliyiz. Yeni araştırmaları ve verileri yayınlama konusundaki korku kültürünü ortadan kaldırabilirsek, bu araştırmayı daha güvenilir hale getirmeye büyük katkı sağlar" dedi.

Bu yeni argümana pek çok tepkinin geleceği şüphesiz. Ön baskı makalesi eLife'ta incelenebilir.

Önceki Haber
Intel'de Şok Ayrılık: Xeon'un Baş Mimarı 8 Ay Sonra İstifa Etti!
Sıradaki Haber
Yeni Nissan Leaf Geliyor: Uygun Fiyatlı, Verimli ve Yenilikçi Bir Elektrikli Otomobil Deneyimi

Benzer Haberler: