Amerika Birleşik Devletleri tarafından uygulanan ticari kısıtlamalar, Huawei gibi Çinli teknoloji devlerini kendi kendine yeterli olma yolunda önemli ölçüde motive etti. Bu yolculuk, Huawei'nin Mate 60 serisi için Kirin 9000S yonga setini tanıtmasıyla başladı ve şirketin en yeni katlanabilir dizüstü bilgisayarı için Kirin X90'a kadar uzandı.
Huawei'nin bu hızıyla ilgili konuşan şirketin CEO'su Ren Zhengfei, kendi çiplerinin ABD'den yalnızca bir nesil geride olduğunu ve bu teknolojik farkı kapatmak için alternatifler aradıklarını belirtti. Ancak, bu açıklamanın tam olarak ne kadar doğru olduğunun tartışmalı olduğunu da eklemek gerekir.
Huawei, 25 Milyar Dolarlık AR-GE Bütçesiyle Teknolojiyi Yakalamayı Hedefliyor
Çin Komünist Partisi'nin yayın organlarından birine verdiği röportajda konuşan CEO Ren Zhengfei, şirketin çiplerinin performansını artırmanın farklı yollarını aradıklarını söyledi. Bu yöntemler arasında kümeleme (cluster computing) gibi yaklaşımlar bulunuyor. Huawei, araştırma için yıllık 25,07 milyar dolar gibi devasa bir harcama yaparak, bu hedeflerini gerçeğe dönüştürecek büyük bir finansal güce sahip.
Ren Zhengfei, çip sorunu hakkında endişelenmeye gerek olmadığını belirterek, ABD'nin Çin'e uyguladığı ticari kısıtlamalara ilişkin endişeleri gidermeye çalıştı. Ayrıca, ülkenin kendi başarılarını abarttığını da ifade etti.
Gelecekte olası tedarik zinciri sorunlarından kaçınmak için Huawei'nin Çin genelinde 11'den fazla tesisi işlettiği söyleniyor. Şirketin çip üretimi ortağı SiCarrier'ın ise, gelişmiş EUV (aşırı ultraviyole) litografi makineleri geliştirmek ve ASML gibi sektör liderleriyle rekabet etmek amacıyla finansman arayışında olduğu daha önce bildirilmişti.
CEO Ren Zhengfei, Huawei'nin yıllık araştırma harcamasının yaklaşık üçte birinin teorik araştırmalara, geri kalanının ise ürün araştırma ve geliştirmeye ayrıldığını belirtti. Ren'e göre teorik araştırma olmadan hiçbir teknolojik ilerleme kaydedilemez ve Çin bu alanda ABD'yi asla yakalayamazdı.