Ara

Hard Disklerin Gizli Hazinesi Ortaya Çıkıyor: Nadir Toprak Elementleri Geri Dönüşümle Kazanılıyor

Modern bilgisayarlar genellikle SSD'lerle hızlanırken, veri merkezlerinde mekanik sabit diskler (HDD) hala yaygın olarak kullanılıyor. Bu diskler kullanım ömrünü tamamladığında genellikle parçalanıyor ve içerdikleri nadir toprak elementleri (NTE) gibi değerli malzemeler elektronik atık haline geliyor.

Bu durum hem çevresel bir sorun yaratıyor hem de bu değerli elementlerin tedarik zincirinde zorluklara yol açabiliyor. NTE'ler, manyetik depolama, motorlar ve jeneratörler gibi birçok teknolojik ürün için hayati öneme sahip. Madencilikleri yüksek sera gazı emisyonlarına neden olurken, bazı önemli NTE kaynakları üzerindeki kısıtlamalar teknoloji endüstrisinin erişimini sınırlayabiliyor.

Bu sorunlara çözüm bulmak amacıyla, sektörün önde gelen isimlerinden Western Digital, teknoloji ve geri dönüşüm alanındaki iş ortaklarıyla birlikte büyük ölçekli bir sabit disk geri dönüşüm programı başlattığını duyurdu. Bu yeni süreç, sabit disklerden disprozyum, neodimyum ve praseodimyum içeren Nadir Toprak Oksitlerinin (NTO) yanı sıra alüminyum, çelik, altın, paladyum ve bakır gibi diğer değerli metalleri de geri kazanmayı hedefliyor.

Gelişmiş Geri Dönüşüm ve Nadir Toprak Malzemesi Yakalama Programı (Advanced Recycling and Rare Earth Material Capture Program) adı verilen bu girişim sayesinde bugüne kadar on binlerce kilogram sabit disk, SSD ve destek birimi, çöplüklere gitmek veya daha az etkili geri dönüşüm süreçlerine dahil olmak yerine değerlendirildi. Western Digital, NTE'ler için yüzde 90'ın üzerinde ve parçalanan tüm malzemeler için yüzde 80 oranında geri kazanım elde etmeyi başardı.

Geri dönüşüm süreci, kullanım ömrünü tamamlayan disklerin ilk olarak parçalanmasıyla başlıyor. Ardından malzemeler ayrıştırılıp işleniyor. Mıknatıslar ve çelik, nadir toprak elementlerinin asit içermeyen özel bir teknolojiyle (ADR) ayrıştırıldığı tesislere gönderiliyor. Bu yöntem, yüzde 99,5 saflıkta NTO elde edilmesini sağlıyor ve zararlı kimyasalların kullanımını önleyerek hem elementlere hem de diğer malzemelere zarar gelmesini engelliyor.

Geri kazanılan nadir toprak elementleri, yeniden teknolojik ürünlerin üretiminde kullanılmak üzere tedarik zincirine geri kazandırılıyor. Şirketin yayınladığı bilgilere göre, bu geri kazanım süreci, aynı malzemeleri sıfırdan çıkarmak için yapılan madenciliğe kıyasla yüzde 95 daha az sera gazı emisyonu üretiyor.

Bu tür programların büyük ölçekte uygulanması, teknoloji endüstrisinin değerli hammadde tedarikinde daha sürdürülebilir bir model benimsemesine olanak tanıyabilir. Özellikle sabit disklerde yaygın olarak bulunan disprozyum gibi elementlerin geri kazanılması, potansiyel tedarik zorluklarına karşı bir çözüm sunabilir.

Veri merkezleri altyapısı için sabit disklerin hayati önem taşıdığını belirten teknoloji firmaları, döngüsel bir tedarik zincirini ilerletmenin temel odak alanlarından biri olduğunu vurguluyor. Western Digital ve ortakları, bu geri dönüşüm programını hayata geçirmek için uzun bir test sürecinden geçti ve başarılı pilot uygulamanın ardından programı diğer büyük müşterileriyle birlikte genişletiyor.

Sabit disk geri dönüşümünün potansiyeli oldukça büyük. Küresel olarak milyonlarca sunucu ve bu sunucularda bulunan yüz milyonlarca sabit disk, ortalama 3-5 yıl gibi kısa bir ömrün ardından elektronik atık haline geliyor. Genel elektronik atık miktarının 2030 yılına kadar 75 milyon tona ulaşması beklenirken, bu tür geri dönüşüm programları hem çevresel sürdürülebilirlik hem de değerli kaynakların korunması açısından büyük önem taşıyor.

Önceki Haber
25 Nisan Sabahı Gökyüzünde 'Gülen Yüz' Şöleni: Nadir Gezegen ve Ay Buluşması Yaklaşıyor
Sıradaki Haber
Intel Arc Ekran Kartlarında İlginç Bir Durum: Eski İşlemcilerle Performans Sorunu Yaşanıyor

Benzer Haberler: