Güneş, bilim insanlarının tahminlerinin aksine, uzun süreli bir sakinlik döneminden 'uyanıyor' olabilir. Bu durum, önümüzdeki onlarca yıl boyunca daha yoğun ve potansiyel olarak tehlikeli uzay hava olaylarının yaşanabileceği anlamına geliyor.
Güneş, yaklaşık 11 yıllık bir aktivite döngüsü izler. Bu döngü, 'güneş minimumu' adı verilen sakin bir dönemle başlar ve 'güneş maksimumu' adı verilen patlayıcı bir zirveye ulaşır. Güneş maksimumu sırasında yıldızımız, güçlü güneş fırtınalarını uzaya yayar. Bu döngü, güneş lekelerinin sayısındaki değişimlerle de ilişkilidir. Daha uzun vadede ise 22 yıllık 'Hale Döngüsü' adı verilen bir döngü vardır ki bu süreçte güneşin manyetik alanı tamamen tersine döner ve tekrar eski haline gelir.
Ancak, güneş lekesi ve Hale döngülerinin yanı sıra, güneşin onlarca yıl sürebilen ve tahmin edilmesi zor olan uzun vadeli aktivite dalgalanmaları da mevcuttur. Bu dönemlere örnek olarak 1645-1715 yılları arasındaki Maunder Minimum ve 1790-1830 yılları arasındaki Dalton Minimum gösterilebilir. Bu zaman dilimlerinde güneş aktivitesi genel olarak daha düşüktü.
2000'lerin başında, düşüş eğilimindeki güneş aktivitesi bazı bilim insanlarını yeni bir 'derin güneş minimumu'na girdiğimiz yönünde tahminlerde bulunmaya itmişti. Son güneş maksimumunun 2013-2014 yıllarında önceki döngülere göre daha zayıf olması bu teoriyi destekler nitelikteydi. Ancak, zirveye ulaşan mevcut güneş lekesi döngüsü, bu teoriyi tamamen altüst etti.
Gelişmiş bir çalışmada, araştırmacılar güneş rüzgarı, manyetik alan gücü ve güneş lekesi sayıları gibi birçok güneş aktivitesi ölçümünü inceledi. Elde edilen bulgular, 2008 yılından bu yana bu metriklerde bir artış eğilimi olduğunu ve gelecekteki döngülerde daha da yükselebileceğini gösteriyor. Bu da derin güneş minimumu teorisinin geçerliliğini yitirdiğini ortaya koyuyor.
'Tüm işaretler güneşin uzun süreli düşük aktivite evresine gireceği yönündeydi,' diyen çalışmanın baş yazarı Jamie Jasinski, 'Bu nedenle eğilimin tersine döndüğünü görmek sürpriz oldu. Güneş yavaş yavaş uyanıyor,' şeklinde konuştu.
Mevcut güneş lekesi döngüsü 2019'un sonlarında başladığında, uzmanlar güneş maksimumunun 2025 civarında başlayacağını ve önceki zayıf döngüye benzer olacağını tahmin ediyorlardı. Ancak döngü ilerledikçe, durumun böyle olmadığı ve güneş maksimumunun daha erken ve çok daha aktif olacağı anlaşıldı. Uzmanlar, bu tahminlerindeki hatayı kabul ederek ilk güncellenmiş tahminlerini yayınladılar.
O zamandan bu yana güneş, 20 yılı aşkın süredir en yüksek güneş lekesi sayısına ulaştı ve güneşin üretebileceği en güçlü patlama türü olan X-sınıfı güneş patlamalarının rekor sayıda kaydını kırdı. Bu maksimum dönemde Dünya, birkaç büyük jeomanyetik fırtına yaşadı. Bunların en dikkat çekicisi, Mayıs 2024'teki 'aşırı' bir olaydı. Bu fırtına, yüzyıllardır görülen en canlı kutup ışığı gösterilerine neden oldu ve çiftçilere 500 milyon dolardan fazla zarara yol açtı.
Yeni çalışma, son yıllarda tanık olduğumuz durumun önümüzdeki on yıllar boyunca 'normal' haline gelebileceği konusunda uyarıyor. Bu, teknolojiye olan bağımlılığımızın arttığı bir dönemde özellikle sorunlu olabilir. Enerji şebekeleri, GPS kontrollü makineler ve yörüngedeki uydular gibi uzay hava olaylarından kolayca etkilenebilen teknolojiler, güneş fırtınaları tarafından zarar görebilir.
Güneşin son birkaç on yıldaki aktivite dalgalanmasının neden olduğu veya mevcut yükselişini neyin tetiklediği henüz tam olarak anlaşılamamış durumda. Uzun vadeli eğilimlerin daha az öngörülebilir olduğu ve henüz tam olarak anlaşılmadığı belirtiliyor.
Bu yılın başlarında yapılan başka bir çalışma, son aktivite artışının, Yüz Yıllık Gleissberg Döngüsü olarak bilinen ve daha az bilinen 100 yıllık bir güneş döngüsünün parçası olabileceğini öne sürmüştü. Ancak en yeni çalışma bu konuya değinmiyor.