Arama motoru dünyasının devi Google'ın pazar payı, geçtiğimiz yılın sonlarında ve 2025'in ilk aylarında dikkate değer bir düşüş yaşayarak neredeyse on yıl sonra ilk kez %90'ın altına geriledi. Piyasa verilerine göre, Google Arama'nın payı 2024'ün son çeyreğinde %89.34'e düştü. Şirket, Şubat 2025'te kısa bir süre %90.15'e yükselse de, Mart ayında tekrar %89.71'e inerek düşüş eğilimini sürdürdü.
Bu düşüş, yapay zekanın (YZ) yükselişiyle aynı döneme denk gelmesi açısından dikkat çekici. Ünlü girişimci Elon Musk, konuyla ilgili bir paylaşımı alıntılayarak kendi YZ şirketi Grok'a atıfta bulundu ve iddialı bir yorum yaptı: "Yapay zeka, aramayı gereksiz kılacak."
Musk'ın bu yorumu, YZ tabanlı arama deneyimlerinin geleneksel arama motorlarına kıyasla daha kullanışlı olabileceği düşüncesine dayanıyor. Gerçekten de, YZ destekli sistemler, internet siteleri arasında gezinmek yerine doğrudan ve özetlenmiş bilgiler sunarak zamandan tasarruf sağlayabilir. Geleneksel arama motorlarında ise SEO uzmanlarının sistemleri manipüle etmesi veya sponsorlu sonuçların en doğru cevabı bulmayı zorlaştırması gibi sorunlar yaşanabiliyor.
Ancak YZ destekli arama henüz kusursuz değil. Yapay zekanın yanlış veya garip cevaplar ürettiği, hatta 'hallüsinasyon' olarak tabir edilen tamamen uydurma bilgiler verebildiği biliniyor. Bu nedenle YZ'den alınan bilgilere sorgusuz sualsiz güvenmek riskli olabilir. Kullanıcıların her zaman YZ'den kaynaklarını talep etmesi ve bilgiyi doğrulaması büyük önem taşıyor. Ancak her kullanıcının bu doğrulama adımını atmayabileceği de bir gerçek.
Daha da önemlisi, hiçbir teknoloji tamamen bedava değildir. YZ şirketleri araştırma ve geliştirmeye milyarlarca dolar yatırım yapıyor. Bu yatırımların bir şekilde geri dönmesi gerekiyor. Eğer YZ tabanlı arama yaygınlaşırsa, YZ abonelikleri dışında, operasyonel maliyetleri karşılamak için YZ sonuçlarının da reklamlarla dolması şaşırtıcı olmaz.
Ayrıca, YZ sistemlerinin de 'oyun dışı' bırakılamayacağını kim söyleyebilir? İnternet ortamında şimdiden içeriklerini 'YZ dostu' hale getirmenin yollarını anlatan kişiler ortaya çıkmaya başladı. Sayfalarının daha geniş kitlelere ulaşmasını isteyen site sahiplerine hizmet sunanları eleştiremeyiz belki ama YZ teknolojisi, belirli bir kişinin aradığı en iyi cevabın hangi sayfada olduğunu gerçekten ayırt edebilecek kadar akıllı olabilecek mi?
Yapay zekanın gelişimi, eğitim verilerinde fikri mülkiyetin yasa dışı kullanımı gibi pek çok iddia ve dava nedeniyle zaten tartışmalı bir konu. Eğer YZ araması yaygınlaşır ve geleneksel aramanın yerini almaya başlarsa, bu durum çözülmesi gereken yeni bir sorun yumağı yaratacaktır. Aksi takdirde, YZ modellerinin eğitim verisi olarak kullandığı yaratıcı içeriklerin üretiminin sekteye uğraması ve YZ aramalarından elde edilen sonuçların da kalitesizleşmesi riskiyle karşı karşıya kalabiliriz.