Ara

Egzersiz Kanser Riskini Neden Azaltıyor? Şaşırtıcı Derecede Basit Bir Cevap Bulundu!

Düzenli egzersizin kanser riskini azalttığına dair pek çok kanıt bulunuyor. Peki, bu iki durum arasında nasıl bir bağlantı var? Yeni bir fare çalışmasına göre, bu durumun temelinde yatan neden, kas hücrelerine daha fazla enerji yakma imkanı sunarken, kanser hücrelerinin büyümesi için gereken enerjiyi 'kısmen' azaltan metabolik bir değişim olabilir.

Bu yeni araştırma, meme kanseri veya melanom tümörleri olan fareler üzerinde yapıldı. Fareler, beslenme ve egzersiz seviyelerine göre gruplara ayrıldı. Bilim insanları, moleküler izleyiciler kullanarak glikozun farelerde nasıl metabolize edildiğini inceledi. Sonuçlar, düzenli egzersiz yapan farelerin enerjiyi ve yakıtı kanser hücrelerinden kaslara yönlendirdiğini gösterdi.

Dört hafta sonunda, yüksek yağlı diyetle birlikte düzenli egzersiz yapan farelerde, aynı diyeti uygulayan ancak aktif olmayan farelere kıyasla tümör boyutlarında önemli ölçüde küçülme gözlemlendi. Farelerin gönüllü olarak tekerlekli koşu bandında egzersiz yapmasıyla tümör boyutlarında yaklaşık %60'lık bir azalma kaydedildi.

Araştırmacılar ayrıca, aktif farelerde sedanter (hareketsiz) ancak zayıf farelere kıyasla 417 farklı metabolizma ile ilişkili genin farklı şekilde ifade edildiğini belirledi. Bu moleküler değişikliklerin, tümörlerin yüksek stresli bir hayatta kalma moduna girdiğini gösterdiği düşünülüyor.

Egzersizin, tümörlerde 'mTOR' adı verilen ve büyümesini sınırlayabilecek bir proteini özellikle baskıladığı anlaşıldı. Bu bulgu, yeni tedavi yöntemlerinin araştırılmasına ışık tutabilir. Araştırmacılara göre, bulgular glikozun, egzersizin tümör baskılayıcı etkilerinin 'temel bir metabolik aracısı' olduğunu gösteriyor.

Ancak, bilim insanları bu metabolik ilişkinin ve egzersizin tümör büyümesini yavaşlatma yeteneğinin, egzersizin süresine bağlı olabileceğine de dikkat çekiyor.

Kanser, tümörlerin büyümesi ve yerleşmesiyle ilgili birden fazla mekanizmanın dahil olduğu karmaşık bir hastalıktır. Sadece spor salonuna giderek kanserden tamamen korunmak mümkün olmayabilir. Ancak fiziksel aktivite, hastalığın ortaya çıkmasını önleme şansını en üst düzeye çıkarmada önemli bir faktör olabilir. Araştırmacılar, egzersiz yapan obez farelerde tümörler enjekte edilmeden iki hafta önce daha küçük tümörler olduğunu da buldu.

Bu veriler, egzersizin metabolik etkilerine yönelik 'dengeli ve sistemik bir bakış açısının' önemini vurguluyor. Aynı mekanizmaların iki farklı tümör türünde de etkili olması, egzersizin faydalarının tek bir kanser türüyle sınırlı olmadığını düşündürüyor.

Ancak, bu süreçlerin insanlarda da aynı şekilde işleyip işlemediğini görmek için daha fazla çalışmaya ihtiyaç var. Bu nedenle araştırmacılar, insan kanser tümörleri üzerinde ve farklı egzersiz türleri ile süreleri belirlenerek daha yapılandırılmış çalışmalar yapmaya istekli. Bu, aktif kalmanın kansere karşı korunmaya tam olarak nasıl yardımcı olduğunu daha net ortaya koyacaktır.

Araştırmacılar, 'egzersizin değiştirdiği moleküler yolların fitness üzerindeki rolünün incelenmesinin, özellikle egzersiz tolere edemeyen hastalarda, hassas onkolojide yeni terapötik hedefler ortaya çıkarabileceği' sonucuna varıyor. Bu çalışma, PNAS dergisinde yayınlandı.

Önceki Haber
Şaşırtıcı Gerçek: iPhone 16e, Yeni iPhone 17 Modellerini Geride Bıraktı!
Sıradaki Haber
Domuz Organ Nakli Etik Paradoksu: Neden İnsan İçin Uygun, Hayvan İçin Değil?

Benzer Haberler: