Bilim insanları, Güney Atlantik Okyanusu üzerinde Dünya'nın manyetik alanında bulunan bir zayıf noktanın 2014'ten bu yana önemli ölçüde büyüdüğünü keşfetti. Uydu verileriyle desteklenen bu bulgu, kıtalarımızın yarısı büyüklüğünde bir alanı kapsayan bu bölgenin giderek genişlediğini ve özellikle Afrika'ya doğru daha hızlı bir zayıflama gösterdiğini ortaya koyuyor.
Güney Atlantik Anomali olarak bilinen bu bölge, Dünya'nın dış çekirdeğindeki gizemli dalgalanmalarla ilişkilendiriliyor. Yapılan son araştırmalar, bu anomalinin bölgeden geçen uydular için risk oluşturabileceğini belirtiyor. Anomalinin sadece tek bir bütün halinde olmadığını, Afrika yönünde Güney Amerika'ya kıyasla farklı bir şekilde değiştiğini ve bu bölgede manyetik alanın daha yoğun bir şekilde zayıflamasına neden olan özel bir durumun yaşandığını ifade ediyorlar.
Güney Atlantik Anomali ilk olarak 19. yüzyılda tespit edilmişti. Bu bölgenin sınırları içinde, Dünya'nın iç kısmından yayılan manyetik alan, gezegen yüzeyinin yaklaşık 200 kilometre yukarısına kadar alçalıyor. Bu durum, manyetik alanın ortalama 650 kilometre olan yüksekliğinden çok daha düşüktür.
Bu durum, uydular ve diğer uzay araçları için ciddi bir tehdit oluşturuyor. Dünya'nın manyetik alanı, gezegenimizi ve alçak yörüngedeki nesneleri yüklü güneş parçacıklarından, gelen X-ışınları ve ultraviyole radyasyondan korur. Bu nedenle, Güney Atlantik Anomali üzerinden geçen uzay araçları bu etkilere daha fazla maruz kalıyor. Bu durum, donanımda arızalara, hasarlara ve hatta sistem kesintilerine yol açabilir.
Araştırmacılar, Güney Atlantik Anomali'nin, Dünya'nın mantosu ile dış çekirdeği arasındaki ilginç akışlar nedeniyle doğuya doğru büyüdüğünü ve yayıldığını düşünüyor. Dünya'nın manyetik alanının büyük bir kısmı, gezegenin yaklaşık 3.000 kilometre altındaki erimiş demirden oluşan devasa dış çekirdeği tarafından üretiliyor. Sıvı demirin akışı, elektrik akımları oluşturuyor ve bu akımların hareketi, manto yoluyla yükselen ve kutuplara yakın devasa halkalar oluşturan bir manyetik alan üretiyor.
Bilim insanları daha önce, Güney Atlantik Anomali'nin altındaki bazı bölgelerde, dış çekirdek tarafından üretilen manyetizmanın dışarı çıkmak yerine çekirdeğe geri döndüğünü bulmuşlardı. Ters akış yamaları olarak bilinen bu desenler, hareket edip genişleyebilir ve bu da Güney Atlantik Anomali'nin son 11 yıldaki büyümesini açıklıyor.
Bilim insanları, Avrupa Uzay Ajansı'nın (ESA) devam eden Swarm görevi kapsamında elde edilen verilerle bu olağandışı değişimleri tespit etti. Swarm görevi, Dünya'nın içinden ve okyanuslarından kaynaklanan manyetik sinyalleri ölçmek için üç özdeş uydu kullanıyor. Veriler ayrıca Kanada ve Sibirya üzerindeki manyetik alan dinamiklerinde de değişiklikler ortaya koydu; bu bölgelerde manyetizma, Swarm'ın gözlemlere başladığı 2013'ten bu yana ortalamadan daha yoğun görünüyor.
Yeni çalışma, 2014'ten bu yana Kanada üzerindeki manyetik alanın hafifçe zayıfladığını, Sibirya üzerindeki manyetik alanın ise güçlendiğini gösteriyor. Kanada üzerindeki güçlü bölge Hindistan büyüklüğünde bir alan kadar küçülürken, Sibirya üzerindeki güçlü bölge Grönland büyüklüğünde bir alan kadar büyüdü. Araştırmacılar, bu değişimleri son yıllarda Dünya'nın kuzey manyetik kutbunun Sibirya yönünde kaymasına bağlıyor, ancak bu dinamiklerin nasıl geliştiğini görmek için daha fazla izleme gerekiyor.
Bu durum, dinamik Dünya'mızın büyük resmini görmek açısından oldukça heyecan verici. Uydular sağlıklı bir şekilde veri sağlamaya devam ediyor ve bu gözlemlerin 2030'un ötesine uzanması umuluyor.