Sahil şeritlerinde milyarlarca deniz yıldızının gizemli bir şekilde jöleye dönüştüğü okyanus salgınının nedeni nihayet çözüldü. Bilim insanları, uzun süren araştırmalar sonucunda beklediklerinden farklı bir sonuçla karşılaştı.
2013 yılından bu yana deniz yıldızlarını etkisi altına alan ve ekosistemlerde yıkıcı hasara yol açarak en büyük deniz yıldızı türlerini yok oluşun eşiğine getiren 'deniz yıldızı israf hastalığı'nın kökeni yıllarca merak konusuydu. Bilim insanları başlangıçta bir virüsün sorumlu olabileceğini düşünüyordu ancak dört yıl süren titiz bir çalışma sonucunda, hastalığın kaynağının bir bakteri türü olduğu ortaya çıktı.
Araştırmacılara göre, bu patojenik bakteri Vibrio pectenicida adını taşıyor. Bu bakteri, koleraya neden olan V. cholerae ile aynı cinsin bir parçası olup, daha önce mercan ve kabuklu deniz canlısı popülasyonlarında da yıkıcı etkilere neden olmuş bir bakteri.
Bulgularını uluslararası saygın bir bilimsel dergide yayınlayan ekip, DNA dizileme yöntemlerini kullanarak enfekte olmuş deniz yıldızlarında sağlıklı bireylerde bulunmayan mikroorganizmaları tespit etti. Yoğun incelemeler sonucunda, enfekte deniz yıldızlarının 'kanında', yani koelom sıvısında yüksek miktarda V. pectenicida tespit edildi.
Araştırmanın üst düzey yazarlarından birinin belirttiği üzere, "Sağlıklı ve maruz kalmış deniz yıldızlarının koelom sıvıları arasındaki tek belirgin fark Vibrio idi. Bu noktada hepimiz çok heyecanlandık. 'İşte bulduk, hastalığa neden olan bu!' dedik."
Deniz yıldızı israf hastalığı, 20'den fazla farklı deniz yıldızı türünü etkilemiş olsa da, özellikle güneş yıldızı deniz yıldızları (Pycnopodia helianthoides) için büyük bir tehdit oluşturuyor. Bu devasa deniz yıldızları, bazen bir metreye kadar büyüyebiliyor ve ABD'nin güney kesimlerindeki yaşam alanlarında neredeyse tamamen yok olmuş durumda. Daha kuzeyde ise popülasyonlarında %87'nin üzerinde kayıplar yaşanmış.
Bu durumun, yaşadıkları ekosistemler üzerinde felaket boyutunda sonuçları olduğu belirtiliyor. Güneş yıldızı deniz yıldızları, denizkestanesi popülasyonunu kontrol altında tutan avcılardır. Denizkestanesinin kontrolsüz artması ise büyük miktarda yosunun yenmesine neden oluyor. Deniz yıldızlarındaki bu büyük kayıplar, bilim insanlarının denizkestanesi popülasyonlarında bir patlama görmesine ve sonuç olarak yosun ormanlarında büyük bir gerilemeye yol açtı. Yosun ormanları, binlerce farklı türe ev sahipliği yapmanın yanı sıra balıkçılık ve turizm aracılığıyla yerel ekonomileri destekliyor, kıyıları fırtınalardan koruyor ve karbondioksiti depoluyor.
Araştırmanın ilk yazarlarından biri, "Milyarlarca deniz yıldızını kaybettiğimizde, bu durum ekolojik dinamikleri tamamen değiştiriyor. Bir deniz yıldızının kaybı, tek bir türün kaybının çok ötesine geçiyor" ifadelerini kullandı.
Bilim insanları, israf hastalığının nedenini bulmakta zorlanıyordu. Hastalık, deniz yıldızının vücudunda lezyonlar olarak başlıyor ve yaklaşık iki hafta içinde dokuları eriterek canlıları jöleye dönüştürüyor. Ancak deniz yıldızlarının bu belirtileri, çevresel stres faktörleri ve diğer hastalıklara benzerlik gösterebildiği için kesin nedenin belirlenmesi oldukça güçleşiyordu. Araştırma ekibi, sorumlu olabilecek birçok patojen üzerinde incelemeler yaptıktan sonra nihayet FHCF-3 olarak bilinen V. pectenicida türünü belirledi.
Ekip, belirlenen bakteri türünden örnekler alarak sağlıklı deniz yıldızlarına verdiğinde, enfekte olan deniz yıldızlarının neredeyse tamamının ölmesiyle sonuçlandı. Bu deney, FHCF-3'ün israf hastalığına neden olduğunu kesin olarak kanıtladı. Bilim insanları, hastalık hakkında hala öğrenilmesi gereken çok şey olduğunu belirtirken, artık hastalığın tetikleyicilerini ve en iyi mücadele yöntemlerini araştırmaya odaklanabileceklerini vurguluyor.
Araştırmada yer alan bir kurumun okyanus bilimi direktörü, "Güneş yıldızı deniz yıldızının kaybına neyin yol açtığını anlamak, bu türü ve yosun ormanı ekosistemlerinin sağladığı tüm faydaları yeniden canlandırmak için kritik bir adımdır" dedi.