Ara

Çölün Ortasında Bile Su Üreten Teknoloji: MIT’den ‘Baloncuklu Naylon’ Benzeri Cihaz

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) araştırmacıları, havadaki nemi doğrudan içilebilir suya dönüştürebilen yüksek teknolojili bir 'baloncuklu naylon' benzeri malzeme geliştirdi. Kuzey Amerika'nın en kurak çöllerinden biri olan Ölüm Vadisi'nde bile başarılı olan bu yeni su toplama teknolojisi, dünya genelinde temiz suya erişim sorununa önemli bir çözüm sunma potansiyeli taşıyor.

Geliştirilen cihaz, hidrojellerden (suyu yüksek oranda emebilen malzemeler) oluşuyor ve iki cam katmanı arasına yerleştirilmiş. Tıpkı bir pencere gibi görünen bu sistem, geceleri atmosferdeki su buharını emiyor. Gündüz olduğunda ise camın üzerinde özel bir kaplama sayesinde yüzey soğuk kalıyor, bu da emilen suyun yoğuşarak sıvı hale gelmesini sağlıyor. Oluşan sıvı su, cam yüzeyden aşağı akarak bir toplama sisteminde birikiyor.

Hidrojel malzeme, su buharını emdiğinde şişen, baloncuklu naylonu andıran özel bir şekle sahip. Bu 'kubbe' şeklindeki yapı, malzemenin yüzey alanını artırarak tutabildiği su miktarını maksimize ediyor.

Araştırmacılar cihazı, dünyanın en sıcak ve Kuzey Amerika'nın en kurak yerlerinden biri olarak bilinen Ölüm Vadisi'nde bir hafta boyunca test etti. Testler sonucunda cihazın günde yaklaşık 57 ila 161.5 mililitre arasında su ürettiği gözlemlendi. Bu miktar, böylesine kurak bir ortam için oldukça umut verici. Daha nemli bölgelerde ise cihazın çok daha fazla su üretmesi bekleniyor. MIT temsilcileri, bu tasarımın, havadan içme suyu toplamak için daha önce yapılan denemelere kıyasla çok daha etkili olduğunu ve çalışması için elektrik gerektirmediğini belirtiyor.

Araştırmacılar ayrıca, hidrojel tabanlı tasarımlarda sıkça karşılaşılan bir sorunu da çözdüler: Lityum tuzlarının suya karışması. Su emilimini artırmak için hidrojellere eklenen lityum tuzları, önceki tasarımlarda suya sızarak suyu içilemez hale getirebiliyordu. Bu yeni tasarım, gliserol adı verilen bir tuz dengeleyici içeriyor. Bu madde, sızmayı güvenli içme suyu sınırının oldukça altına indiriyor.

Tek bir panelin tüm bir hane halkını geçindirecek kadar su üretmesi beklenmese de, paneller fazla yer kaplamıyor ve birden fazla panel bir araya getirilerek evsel kullanım için yeterli su sağlanabilir. Araştırmacılar, 1'e 2 metrelik sekiz panelin, temiz suya erişimin zor olduğu her yerde bir hane halkının ihtiyacını karşılayabileceğini tahmin ediyor. Maliyet açısından bakıldığında, cihazın şişelenmiş su masraflarına kıyasla kendi maliyetini kısa sürede amorti edebileceği ve en az bir yıl süreyle kullanılabileceği öngörülüyor.

Araştırmacılar, bu panellerin bir gün bir dizi halinde konuşlandırılarak kullanılabileceğini ve dikey oldukları için ayak izlerinin çok küçük olacağını belirtiyor. Bu panellerin daha da büyütülebileceği veya paralel paneller halinde düzenlenerek insanlara içme suyu sağlanabileceği ve gerçek bir etki yaratılabileceği vurgulanıyor.

Ekip, cihazın farklı koşullar altındaki performansını daha iyi anlamak için panelleri gelecekte kaynakları kısıtlı diğer ortamlarda test etmeyi planlıyor.

Önceki Haber
Beyin İmplantı Sayesinde Düşünceler Anında Konuşmaya Dönüşüyor: İletişimde Devrim!
Sıradaki Haber
Bilim İnsanları Açıkladı: Akdeniz Diyeti Karaciğer Yağlanmasına Karşı Kalkan Olabilir!

Benzer Haberler: