Ara

Ceres: Asteroit Kuşağı’nın Dev Nesnesi Bir Zamanlar Yaşama Ev Sahipliği Yapmış Olabilir mi?

NASA'nın 2015 yılında Ceres'e ulaşan görevi sayesinde, bu ilginç ve göz alıcı gezegenimsi hakkında ilk ayrıntılı bilgilere ulaşılmış oldu. Asteroit Kuşağı'nın en büyük nesnesi olan ve kuşağın toplam kütlesinin %39'undan fazlasını oluşturan Ceres, kendi yerçekimi etkisi altında küresel bir şekil almış tek cisimdir.

Görevin 2018'de yakıtı tükenene kadar elde ettiği veriler, bu gizemli ve buzlu gezegenimsi hakkında oldukça ilgi çekici bulgular ortaya koydu. Bilim insanları, tıpkı Jüpiter'in uydusu Europa ve Satürn'ün uyduları Titan ile Enceladus gibi, Ceres'in de yaşamı destekleyebilecek sıvı su içeren bir iç katmana sahip olabileceğini, yani bir 'Okyanus Dünya' olabileceğini düşünmekteydi.

Dawn görevinin bulguları, Ceres'in iç kısmının suyun donmasını engelleyecek kadar soğuk olduğunu ve içerdiği herhangi bir sıvının büyük olasılıkla tuzlu su konsantrasyonları olduğunu gösterdi. Ancak NASA'dan gelen yeni araştırmalara göre, Ceres'in bundan yaklaşık 2,5 ila 4 milyar yıl önce tek hücreli yaşam formlarını destekleyecek uygun koşullara sahip olmuş olabileceği belirtiliyor.

Bu çalışma, Arizona Devlet Üniversitesi'nde (ASU) Gezegen ve Dünya Bilimleri Bölümü'nden Samuel W. Courville liderliğinde, NASA'nın Jet İtki Laboratuvarı'nda (JPL) staj yaparken gerçekleştirildi. Courville'e, ASU'dan ve Washington Üniversitesi'nden araştırmacılar eşlik etti. Çalışmanın bulgularını özetleyen makale, bilimsel bir yayında yer aldı.

Dawn'ın verilerine göre, bilim insanları Ceres'in çekirdeğinde radyoaktif elementlerin bozunmasından kaynaklanan ısının, bir iç okyanusu sürdürmek için yetersiz olduğu sonucuna varmıştı. Europa, Enceladus ve diğer 'Okyanus Dünya'lardan farklı olarak, büyük bir gezegenin kütleçekimsel etkisinin neden olduğu gelgit ısınmasından yararlanamıyor.

Dawn görevinin daha önceki verileri, Ceres yüzeyindeki parlak ve yansıtıcı lekelerin büyük ölçüde yüzeyin altındaki devasa bir rezervuardan sızan sıvı sudan geriye kalan tuzlardan oluştuğunu göstermişti. Diğer araştırmalar ise yüzeyinde organik karbon içeren moleküllerin varlığına dair kanıtlar bulmuştu.

Çalışma yazarları, zaman içinde Ceres'in iç kısmının sıcaklığını ve bileşimini taklit eden termal ve kimyasal modeller oluşturdular. Bu modeller, yaklaşık 2,5 ila 4 milyar yıl önce (oluşumundan yaklaşık 500 milyon ila 2 milyar yıl sonra), Ceres'in yüzey altı bölgesinin sürekli bir sıcak su kaynağına sahip olabileceğini ortaya koydu.

Bu su, gezegenimsi gençken, kaya ve metal çekirdeğindeki radyoaktif elementlerin bozunmasıyla ısınmış. Analizler ayrıca, bu suyun çekirdek-manto sınırındaki başkalaşmış kayaçlardan yükselen gazları içerdiğini de gösterdi.

Bu sonuçlar, Ceres'in geçmişte yaşam için gereken üçüncü ve son unsura sahip olduğunu ve Güneş Sistemi'ndeki diğer su açısından zengin cisimler için de önemli çıkarımları olduğunu gösteriyor. Ceres boyutundaki (~940 km) birçok gezegenimsi, radyoaktif bozunmadan veya dev gezegenlerin kütleçekimsel etkisinden kaynaklanan yeterli iç ısınma mekanizmalarına sahip değildir. Bu bulgular, bu cisimlerin bugün yaşanabilir olmasa da geçmişte yaşanabilir olmuş olabileceğini ortaya koyuyor.

Önceki Haber
OKB'li Beyinlerde Ortaya Çıkan Belirgin Aktivite Modeli: Yeni Tedavilere Yol Açabilir mi?
Sıradaki Haber
Efsanevi 'Wow!' Sinyali Sanılandan Daha Güçlü Çıktı: Yeni Analiz Işık Tutuyor

Benzer Haberler: