Ara

Bilim Dünyasında Heyecan Yaratan Keşif: Sadece Bir Kişide Bulunan Yepyeni Bir Kan Grubu Ortaya Çıktı

Bilim insanları, bugüne kadar sadece Fransa'ya bağlı denizaşırı bir bölge olan Guadeloupe adalarında yaşayan 68 yaşındaki bir kadında tespit edilen tamamen yeni bir kan grubu keşfetti. Kadın, bu eşsiz kan grubuna sahip bilinen tek kişi.

“Gwada negatif” adı verilen bu yeni kan grubu, keşfin arkasındaki araştırmacılar tarafından Milano'da düzenlenen Uluslararası Kan Transfüzyonu Derneği Kongresi'nde duyuruldu.

Araştırma ekibi, bu özel kadınla ilk olarak 2011 yılında, Paris'te rutin ameliyat öncesi testler sırasında karşılaştı. O dönemdeki testler ne kadının kan grubunu belirleyebiliyor ne de uyumlu bir kan bulabiliyordu.

Analiz teknolojisinin yeterli düzeyde olmaması nedeniyle dava sekiz yıl boyunca çözülememişti.

Ancak 2019'da araştırmacılar, DNA'nın daha hızlı ve derinlemesine analizini sağlayan yüksek kapasiteli gen dizileme teknolojisini kullanarak kadının kanını yeniden inceledi. İki yıl süren detaylı araştırmada, kadının tüm genomu dizilendi.

İnsan kan grubu sistemleri düşündüğünüzden çok daha karmaşıktır. Bu sınıflandırmalar, alyuvarların yüzeyinde bulunan ve bağışıklık sistemimiz tarafından tanınan antijen adı verilen protein ve şekerleri ifade eder. İlk ve en bilinen kan grubu sistemi olan ABO'yu 1901'de tanımlayan Avusturya-Amerikalı biyolog Dr. Karl Landsteiner, bu çalışmasıyla 1930'da Nobel kazanmıştı. En bilinen ikinci sistem ise Rh faktörü (pozitif veya negatif) olarak bilinen rhesus sınıflandırmasıdır.

ABO ve Rh sistemlerinin kombinasyonları sekiz ana kan grubunu oluştursa da, düzinelerce daha az bilinen kan grubu sistemi bulunmaktadır. Uluslararası Kan Transfüzyonu Derneği (ISBT) tarafından 2024 itibarıyla 45 kan grubu sistemi tanınıyordu. Şimdi “Gwada negatif”, 48. sistem olarak kayıtlara geçti.

Kadının sıradışı laboratuvar sonuçları, PIGZ adı verilen bir gende meydana gelen bir mutasyonu ortaya çıkardı. Bu mutasyon, proteinlerin kan hücrelerinin yüzeyine nasıl bağlandığını değiştiriyor. Araştırmacılar, kadının sahip olduğu bu benzersiz mutasyonlar nedeniyle “kendisiyle uyumlu tek kişi” olduğunu belirtiyor.

Kan transfüzyonları için kan grubu sistemleri hayati öneme sahiptir, çünkü vücudumuz yabancı olarak algıladığı kan grubu antijenlerini reddeder. ABO sistemine dönersek, hem A hem de B antijenine sahip kişiler herkesten kan alabilirken, ne A ne de B antijeni olan O kan grubuna sahip kişiler sadece O tipi donörlerden kan alabilir.

ABO ve Rh sistemleri hala transfüzyonlar için en kritik sistemler olarak kabul edilse de, daha nadir sistemler de bir bireyin kimden kan alabileceğini etkileyebilir.

Araştırma ekibinin bir sonraki hedefi, bu eşsiz yeni kan grubuna sahip başka insanlar olup olmadığını keşfetmek. Kan grupları genetik olduğu ve genellikle benzer kökenlere sahip popülasyonlar tarafından paylaşıldığı için, ekip araştırmaya özellikle Guadeloupe'daki kan donörleri arasında başlamayı planlıyor.

Araştırmacılar, yeni kan gruplarını keşfetmenin, nadir kana sahip hastalara daha iyi düzeyde bakım sunmak anlamına geldiğini vurguluyor.

Önceki Haber
Snapdragon 8 Elite Gen 2 Performans Rekorları Kırabilir: 5 GHz Sınırı Aşıldı İddiası
Sıradaki Haber
Western Digital'ın Yarım Milyar Dolarlık Cezası Şoke Eden Kararla 1 Dolara İndi!

Benzer Haberler: