Azerbaycan'da yapılan arkeolojik kazılarda, 3.800 yıl öncesine ait devasa bir savaşçının mezarı ortaya çıkarıldı. Savaşçı, elinde dört uçlu bir mızrak ucuyla birlikte gömülmüş halde bulundu.
Mezar, Gürcistan ve Ermenistan sınırlarına birkaç kilometre uzaklıktaki Ceyranchol'un ıssız ve rüzgarlı ovalarında keşfedildi. Yerel olarak 'kurgan' olarak bilinen bu mezar höyüğü, doğal ve insan yapımı mağaraları, kaleleri ve erken Hristiyan manastırlarıyla tanınan Keshikchidagh Tarihi ve Kültürel Koruma Alanı'nda yer alıyor.
Erkek iskelet kalıntıları üzerinde yapılan analizler, MÖ yaklaşık 1800'lü yıllarda, Orta Tunç Çağı'nda yaşadığı düşünülen bu kişinin, hayattayken yaklaşık 2 metre boyunda olduğunu gösteriyor.
Yetkililerden yapılan bir açıklamaya göre, antik mezar ve kalıntılar, çapı 28 metreyi ve yüksekliği 2 metreyi aşan yeni keşfedilmiş bir kurganın içinde bulundu.
Mezar odası, duvarlarla üç bölüme ayrılmıştı. Bir bölümde ceset ve silahlar dahil olmak üzere ekipmanlar yer alırken, ikinci bölümde sadece çömlek kaplar, üçüncü bölüm ise boştu. Araştırmacılar, mezardaki bu bölümlemenin ölüm sonrası bir 'öteki dünya' inancını yansıtabileceğini belirtti.
Savaşçının kalıntıları, 'yarı bükülmüş' bir pozisyonda bulundu ve elinde bir bronz mızrak ucu tutuyordu. Adamın ayak bileklerinin çevresinde de bronz süslemeler bulundu. Diğer mezar hediyeleri arasında cam boncuklar, obsidyen aletler ve 'on iki kakmalı ve zengin süslenmiş toprak testi' yer alıyordu. Bazı testilerin, savaşçının ölümden sonra yemesi için pişirilmiş hayvan kemiklerinin kalıntılarını içerdiği belirtildi; bu durum 'öteki dünya için yiyecek' olarak yorumlandı.
Arkeologlar, mezarın stiline bakıldığında, adamın bir savaşçı ve muhtemelen bir askeri lider olduğunu düşünüyorlar. Özellikle elinde tuttuğu bronz mızrak ucu, bölgede nadir rastlanan, belirgin bir 'dört uçlu' tarza sahipti.
Azerbaycan, Tunç Çağı (bu bölgede yaklaşık MÖ 3300-1200) ve Demir Çağı'na (yaklaşık MÖ 1200-600) tarihlenen yüzlerce kurgana ev sahipliği yapıyor. Keshikchidagh Koruma Alanı, arkeolojik açıdan zengin bir bölge olup, son beş yıldır iki binden fazla üniversite akademisyeni, gönüllü ve devlet arkeoloğu tarafından kazılmaktadır. En son kazıyı yöneten kişi, Azerbaycan Ulusal Bilimler Akademisi Arkeoloji ve Antropoloji Enstitüsü'nden arkeolog Şamil Nejafov'dur.
