Kolon ve rektum kanseri tedavisi gören hastalar için umut verici bir gelişme yaşandı. Yapılan yeni bir klinik araştırmaya göre, düşük dozda aspirin kullanımı, belirli genetik mutasyonlara sahip hastalarda kanserin nüks etme riskini önemli ölçüde azaltabiliyor.
İsveç'teki Karolinska Enstitüsü ve Karolinska Üniversite Hastanesi'nden araştırmacıların liderliğinde gerçekleştirilen çalışmaya, evre 1 ila 3 kolon veya rektum kanseri teşhisi konmuş ve kanserli tümörlerinde belirli genetik mutasyonlar bulunan 626 hasta katıldı. Bu mutasyonların PIK3 sinyal yolunda olduğu belirlendi. Daha önceki araştırmalar, bu mutasyonlara sahip kanserlerin aspirin ile hedeflenebileceğini öne sürse de, bu hipotez ilk kez randomize bir klinik çalışmada test edildi.
Çalışmaya katılan ve günlük olarak aspirin verilen hastaların, üç yıl içinde kanserlerinin geri dönme olasılığının, plasebo alan hastalara göre yüzde 55'e kadar daha düşük olduğu görüldü. Aspirin grubunda kanserin üç yıl içinde geri dönme ihtimali yüzde 7.7 iken, plasebo grubunda bu oran mutasyon türüne bağlı olarak yüzde 14.1 ila 16.8 arasında değişti.
Karolinska Enstitüsü cerrahlarından Anna Martling, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Aspirin, küresel olarak kolayca temin edilebilen ve birçok modern kanser ilacına kıyasla son derece ucuz bir ilaç olması açısından çok olumlu," ifadelerini kullandı.
Araştırmacılar, bu deneye ve daha önceki bulgulara dayanarak, aspirinin kanserle üç şekilde mücadele ettiğini düşünüyor: İltihabı azaltıyor, tümör büyümesini sınırlıyor ve kanser hücrelerinin yayılırken kalkan olarak kullanabileceği trombositlerin (kan hücreleri) işlevini kısıtlıyor. Ayrıca aspirinin, kanser tümörlerinin büyümesine yardımcı olduğu hipotezi bulunan PIK3 sinyal yolunu bozabileceği de düşünülüyor.
Daha fazla araştırma, aspirinin kolon kanseri riskini azaltmadaki kesin mekanizmasını belirlemeye yardımcı olabilir. Martling, "Henüz tüm moleküler bağlantıları tam olarak anlamasak da, bulgular biyolojik gerekçeyi güçlü bir şekilde destekliyor ve tedavinin genetik olarak tanımlanmış hasta alt gruplarında özellikle etkili olabileceğini gösteriyor," dedi.
Her yıl teşhis konulan yaklaşık 2 milyon kolon kanseri hastasının yüzde 30 ila 40'ında hastalığın nüks ettiğini düşünürsek, riski azaltmanın basit bir yolu çok sayıda hayat kurtarabilir.
Düşük doz aspirinin daha önce kalp krizi ve felç riskini azalttığı gibi başka sağlık faydalarıyla da ilişkilendirilmişti. Aynı zamanda, aspirin ile bazı sağlık sorunlarının (örneğin iç kanama) riskinin artması arasındaki bağlantıları gösteren araştırmalar da bulunuyor.
Ancak bu çalışmada, kanser taramalarında kritik mutasyonlar için zaten testler yapılıyor. Bu mutasyonlar, çalışmaya göre kolon kanserlerinin üçte birinden biraz fazlasını oluşturuyor; bu da potansiyel olarak hedeflenebilecek önemli bir vaka sayısı anlamına geliyor.
Martling, "Aspirin burada tamamen yeni bir bağlamda, hassas tıp tedavisi olarak test ediliyor. Bu, genetik bilgiyi tedaviyi kişiselleştirmek ve aynı zamanda hem kaynakları hem de acıyı azaltmak için nasıl kullanabileceğimizin açık bir örneğidir," diye ekledi.
Araştırma, New England Journal of Medicine'da yayımlandı.
