Teknoloji devi ASML'in, Çin'e yaptığı DUV (derin ultraviyole) litografi makinesi satışları konusunda ABD ile yaşanan gerilim sonrası, Pekin'deki faaliyetleri hakkında ABD'ye bilgi sağlama teklifinde bulunduğu iddia edildi. Yeni bir kitaba göre, şirket ABD için adeta 'Çin'deki göz ve kulak' olmayı önerdi.
İddialara göre, ASML, Çin'e satılan ve hem EUV (aşırı ultraviyole) hem de DUV makinelerini kapsayan bir anlaşmayı ihlal ettikten sonra bu teklifi sundu. Hollanda ve ABD arasında Ocak 2023'te yapılan bir anlaşma gereği, Hollandalı şirket, DUV litografi makinelerinin Çin'e satışını ve ihracatını durduracaktı. EUV makinelerinin satışı ise daha önce yasaklanmıştı. Eylül 2023'ten itibaren geçerli olması planlanan bu yasak, Ocak 2024'te tam olarak yürürlüğe girecekti. Bu süreçte, ASML'in sözleşmesel yükümlülüklerini yerine getirmek üzere sınırlı sayıda DUV makinesi sevk edeceği ve bu cihazların daha fazla satışını durduracağı konusunda iki ülke arasında bir centilmenlik anlaşması bulunuyordu.
Ancak, eski Bloomberg gazetecileri Diederik Baazil ve Cagan Koc tarafından yazılan ve 'Dünyanın En Önemli Makinesi' anlamına gelen bir kitaba göre, ASML CEO'su Peter Wennink, iki ülke arasındaki bu anlaşmayı ihlal ederek, ara dönemde anlaşılanın üzerinde makine sattı. Eski Hollanda Başbakanı Mark Rutte'nin, Wennink'e şirketinin 'tehlikeli bir alana girdiğini' söylediği ve Hollanda hükümetinin yanıltılmış ve küçük düşürülmüş hissettiği belirtiliyor. Rutte'nin ayrıca, Washington'ın güvenini yeniden kazanma talebinde bulunduğunu ve bunun şirketin kendi çıkarına olacağını ifade ettiği aktarılıyor.
ABD, ASML'in ekipman satışlarını kısıtlamanın yanı sıra, Çin'de zaten kurulu olan makinelerin servisinin de engellenmesini talep etti. Ancak ASML CEO'su, doğrudan bir yasak yerine, şirketinin Çinli müşterilerine hizmet vermeye devam etmesine izin verilmesi ve mühendislerinin bu şirketlerdeki gelişmeler hakkında rapor sunması önerisinde bulundu. ASML çalışanlarının Çin'deki fabrikalara düzenli erişimi ve Çinli mühendislerle sık sık çalışması sayesinde, perde arkasında neler olup bittiğine dair benzersiz bir içgörüye sahip oldukları belirtiliyor. Kitapta, üst düzey bir ABD hükümet yetkilisinin, "ASML, Washington'ın Çin'deki gözü ve kulağı olabilir" dediği aktarılıyor. ASML ise bu teklifi reddettiğini ve sözcüsünün bu iddiaların yazarlar tarafından yanlış aktarıldığını belirttiğini açıkladı.
Bu tür iddialar, devletlerin şirketler aracılığıyla müşteri bilgilerini elde etmeye çalışması endişelerini artırıyor. Eğer bu iddia doğruysa, ASML için ciddi güven sorunları doğurabilir. Dünyanın en gelişmiş litografi makinelerini üreten şirketin, sırlarının kamu veya özel kurumlarla paylaşılacağı korkusuyla müşterilerini kaybetme riski bulunuyor. Ayrıca, herhangi bir şirketin müşteri verilerini bir devlete bile olsa sunması, veri gizliliği yasalarını ihlal edebilir ve kamu güvenini sarsabilir.
ABD hükümetinin, Çinli şirketlerin kendi sınırları içindeki hakimiyetinden endişe duymasının nedenlerinden biri de bu olabilir. Pekin'in 2017'de çıkardığı Ulusal İstihbarat Yasası, tüm kurum ve bireyleri Çin istihbarat teşkilatlarıyla işbirliği yapmaya zorluyor. Bu yasa, Washington'ın 2019'da Huawei'ye uyguladığı yasağın arkasındaki faktörlerden biri olarak gösteriliyor. Drone üreticisi DJI ve ağ donanımı üreticisi TP-Link gibi diğer büyük teknoloji şirketlerinin de benzer şekilde yaptırımlarla karşı karşıya kalması bu endişeleri pekiştiriyor.