Apple'ın yeni tanıtılan M5 çipi ile iPhone 17 Pro modellerinde yer alacak olduğu söylenen A19 Pro çipinin mimarisi incelendiğinde, şaşırtıcı benzerlikler göze çarpıyor. M5 çipi "Ya hep ya hiç" felsefesini benimsemiş gibi görünse de, iki çip arasındaki temel mimari yapı giderek daha fazla yakınlaşıyor.
Apple'ın M5 ve A19 Pro Silikonlarının Mimari Yapısı
CPU (Merkezi İşlem Birimi):
- M5 çipi, 4 adet yüksek performans çekirdeği ve 6 adet verimlilik çekirdeğinden oluşan toplam 10 çekirdekli bir CPU'ya sahip.
- A19 Pro çipi ise 2 yüksek performans çekirdeği ve 4 verimlilik çekirdeği ile toplam 6 çekirdekli bir CPU barındırıyor.
GPU (Grafik İşlem Birimi):
- M5 çipi, her çekirdeğinde makine öğrenimi görevlerini doğrudan silikon seviyesinde işleyebilen özel bir Nöral Hızlandırıcı içeren 10 çekirdekli bir GPU'ya sahip. Ayrıca, üçüncü nesil ışın izlemeyi (ray-tracing) destekliyor.
- A19 Pro çipi, yine her çekirdeğinde Nöral Hızlandırıcı bulunan 6 çekirdekli bir GPU ile geliyor. Bu GPU, donanımsal olarak hızlandırılmış ışın izleme yeteneği sunuyor.
Nöral Motor (Neural Engine):
Hem M5 hem de A19 Pro çipleri, 16 çekirdekli bir Nöral Motora sahip.
Bellek (RAM) Bant Genişliği:
- M5 çipi, 9600MT/s hızında çalışan 16GB LPDDR5X birleşik bellek ile 153 GB/s'ye kadar bellek bant genişliği sunuyor.
- A19 Pro çipi ise 9600 MT/s hızında çalışan 12GB LPDDR5X birleşik bellek ile 75.8 GB/s'ye kadar bellek bant genişliği sağlıyor.
Büyük Resim: Apple'ın A19 Pro'su M5'in Küçük Bir Versiyonu
Yukarıdaki detaylarda Apple'ın A19 Pro ve M5 çiplerindeki dikkat çekici benzerlikleri fark ettiniz mi? İki çip arasındaki temel farkların M5'teki çekirdek sayısının fazlalığı ve daha yüksek bellek bant genişliği olduğu düşünülüyor.
Bu durum oldukça çarpıcı bir gözlem. Temel olarak, iPhone 17 Pro ve Pro Max modelleri artık Mac seviyesinde bir silikonla güçleniyor!
Apple'ın Mac ve iPhone seviyesi silikonları arasındaki bu artan yakınsama, geliştiriciler için de büyük bir kolaylık sağlıyor. Artık daha tutarlı bir set üzerinde çalışabilecekler.
Apple için bu temel yakınsama yaklaşımı, silikon tasarım sürecini önemli ölçüde basitleştirdiği ve gereksiz karmaşıklığı ortadan kaldırdığı için mantıklı bir adım olarak öne çıkıyor.
