Antik Roma'nın dünyayı birbirine bağlayan inanılmaz yol ağına dair bildiklerimiz, yapılan yeni bir harita çalışmasıyla adeta kabuk değiştirdi. Daha önce yaklaşık 190.000 kilometre olarak bilinen antik Roma yol ağı, yeni haritada 300.000 kilometreye ulaşarak neredeyse iki katına çıktı. Bu devasa ağın önemli merkezlerinin ise Roma'dan çok uzakta olduğu ortaya kondu.
Arkeologlar tarafından geliştirilen ve kamuya açık hale getirilen 'Itiner-e' adlı bu yeni harita, Roma yol ağının tamamının yalnızca yüzde 3'ünü temsil ediyor. Arkeolog Tom Brughmans liderliğindeki ekip, Roma yollarının bu denli yaygın olmasına rağmen elimizdeki kesin konum bilgilerinin bu kadar az olmasına şaşırdıklarını belirtiyor. Bu durumun, antik Roma yollarının arkeolojisi ve tarihi açısından üzerinde daha fazla çalışılması gereken gizemli bir alan olduğunu gösterdiğini vurguluyorlar.
Antik Roma İmparatorluğu, tarihte derin izler bırakan, siyasi ve kültürel etkileri günümüze kadar ulaşan bir medeniyetti. Sadece edebiyatı, sanatı ve mimarisiyle değil, aynı zamanda ulaşım altyapısıyla da öne çıkıyordu. Bu yol ağı, imparatorluğun genişlemesinde, sınırlarının korunmasında ve halklar arasındaki ticaretin gelişmesinde kritik bir rol oynamıştı. Binlerce yıl sonra bile bu antik yolların izlerine rastlanabiliyor.
Bu yollar, antik Romalıların nasıl seyahat ettikleri, ticaret yaptıkları, imparatorluğun ne kadar geniş bir alana yayıldığı ve hatta hastalıkların nasıl yayıldığı gibi konularda önemli bilgiler sunuyor. Ancak bugüne kadar bu konuda elde edilen veriler eski ve parçalıydı.
Brughmans ve ekibi, tüm bu dağınık araştırmaları tek bir çatı altında toplamak ve bu bilgiyi herkesin erişimine açmak amacıyla Itiner-e projesini başlattı. Projenin en büyük katkısı, her yol segmentinin kaynağını ve konumunun ne kadar kesin olduğunu belirten şeffaf bir veri tabanı sunması. Bu, 200 yılı aşkın süredir incelenen Roma yolları hakkında güvenilir bir kaynak oluşturmayı hedefliyor.
Çalışmada, kazı bulguları, edebi kaynaklar, tarihi rotalar, Roma dönemi yol taşları ve eski haritalar gibi çeşitli veriler bir araya getirildi. Hatta günümüzde baraj gölleri altında kalmış yolların bile, baraj yapımından önceki uydu görüntüleri sayesinde tespit edilebildiği belirtildi.
Elde edilen sonuçlar, 40 ülkeyi kapsayan bir alanda bilinen Roma yollarının uzunluğunu 188.554 kilometreden 299.171 kilometreye yükseltti. Bu uzunluk, Dünya'nın çevresinin yedi katından daha fazlasına denk geliyor. Bu yol ağı, sanayi devrimine kadar bölgede benzeri görülmemiş bir ulaşım altyapısı dönüşümünü temsil ediyor.
İlginç bir şekilde, Roma yollarının iki bin yıl boyunca kullanıma devam eden bir devamlılık gösterdiği de dikkat çekiyor. İmparatorluk ortadan kalkmış olsa da, bu yollar günümüzdeki pek çok karayolunun temelini oluşturuyor.
Haritaya göre, Roma'nın kara yolu ağındaki ana merkezleri Po Vadisi ve Kuzey İtalya'daki Alp koridoru olarak belirlendi. Roma'nın bir yarımada üzerinde yer alması, kara yolu bağlantıları açısından onu bir nevi çıkmaz sokak haline getirmiş. Roma'nın imparatorluğun merkezi olarak konumlanması, ancak deniz ve nehir yolları da hesaba katıldığında anlam kazanıyor.
Ekip, Itiner-e projesini genişletmeye ve dünyanın en kapsamlı Roma yolu haritasını oluşturmaya devam etmeyi planlıyor. Brughmans, mevcut 300.000 kilometrenin buzdağının sadece görünen kısmı olduğunu ve daha fazla araştırmanın yapılmasını teşvik etmeyi umduklarını belirtti.